ENTRİKALI YAŞAM KOŞUSU!..

Dünkü yazımın başlığı “İffetsizliği egemenleştiriyorlar!” idi.. Yazıma çok yüksek derecede pozitif yönlü, tepkiler aldım.. Ah ki ah ile başlayan veryansın kabilinde gelen tepkilerde,  şirazesinden çıkmış, entrikalı bir yaşama mahkum edilir hale geldik sitemi öncü oldu!.. Ne yazık ki, ülkenin hal-i pür melali de, böylesi bir seyir içerisinde, girdapta boğuluyor!!..

***

Enva-i iğrençliği, rezilliği, iffetsizliği barındıran hadiseler sıradanlaştı!.. Artık, bağımlı hale gelindi!.. Ahlaki değerleri tar-u mar eden, insani ve vicdani duyguları atıla düşüren entrikalı olaysız gün geçirmez olduk.. Her gün bir lağım patlıyor.. Ve içerisinden çıkan çürük, kokuşmuş kişi ve kurumlar, dehşetengiz bir şekilde yıkıma uğratıyor!.. Yok daha neler sözünü anlamsızlaştırarak, klasikleşti!.

***

Vaki mi ülkemizin dışında bir başka ülkede böylesi, olayların rutin bir şekilde vuku bulması!.. Sanmıyorum!.. Balta girmemiş ormanlarda bile yaşanılmıyor.. Ama bizde eşi-benzeri görülmemiş, skandallar sıradan şekilde yaşanıyor.. Nitekim bir çok meselede apışıp, kalıyoruz!.. Olur böyle şeyler deyip geçtik? 

***

Büyük bir gözü dönmüşlük var.. Tavuk keser gibi insanlar katlediliyor.. Çoluk, çocuk, kadın, yaşlı, eş, dost, anne, baba, amca, teyze, dayı tanınmaz halde, öldürülüyor.. Çocuk çeteler cirit atıyor.. Öldürme, yaralama, gasp, tehdit artık sektörel şekilde raiş bedelli biçiliyor!..  Sokak mafyacılığı.. Eli silahlı, kurtarılmış bölge ilanları!.. Devlet biziz demenin ötesinde, her köşe başında varlık gösteriyorlar!..

***

Yolsuzluk, usulsüzlük, rüşvet, ihale peşkeşi, mafyacılığı!? Bahis.. Şike.. Hırsızlık!.. Soygun..  Öyle ki, Adli Emanet bile yol geçen hanı misali soyuluyor.. Dolandırıcılık..Uyuşturucu.. Taciz, tecavüz!. Aile içi şiddet.. Sahte diploma mı? Sahte doktor, imam, müdür?! Akıl kilitlenmesine yol açabilecek çürümüşlük, artık sıradanlaştığı gibi!.. Ayıp olmaktan da, ar kesilmekten de çıktı!..

***

Meclis çatısı altında bile; taciz ve tecavüz yaşanır olundu!.. Yani entrikanın, bini bir para misali! Dün de ifade ettiğim gibi!.. İnsani ve vicdani yöndeki büyük çürümüşlük, tüm değerleri ahlaki yönde dejenere ederek, iffetsizleştirdi.. Utanma duygusu denilen olgunun artık zerre-i miskali, toplum içerisinde varlık içermiyor!..

***

Uyuşturucu yaşının 9’a düştüğü, 2 yaşındaki bebeğe bile tecavüz edilebilecek kadar sapıklığın, yaşanılır olması!..  İhanet, yalan, dolan, iftira, kumpas, belden aşağı vurmak yaşamın rutini!.. Ahlaki erozyonun inşa ettiği felaketler zincirinden, bir demet!.. Son günlerde gazete manşetlerine yansıyan, her türlü iffetsizliği barındıran, olaylar serisi!..

***

Ürkütücü olan ne biliyor musunuz?.. Tüm bu kepazeliklerin, entrikaların görülüp, bilinmesine rağmen, hiçbir şey olmamış, gibi tavır takınılır olunması!.. İnsanı dehşete düşüren, yarınlara dair korkuları ikmal eden de, bu hal-i duruma fransız takınılıyor!..

***

MECLİSTE TACİZ.. Yazdık, ama hala yankısı büyük. Meclis lokantasında stajyer olarak çalışan meslek lisesi kız öğrenciler taciz ve tecavüze uğramış.. Yıllardır süre gelen bir iffetsizlik bu.. Şuan 4 kişi tutuklandı.. Soruşturma idari ve adli yönde sürüyor.. Gözaltı, tutuklama devam edeceği konuşuluyor.. Ama ağzını açan “bu kepazelik yeni değil, herkes biliyor” diyor!..

***

MİRAS ZEHRİ.. Sanatçı Güllü.. Şarkıları kadar yaşamı da gündem!.. Yalova’daki evinin penceresinden düşerek öldü.. Kaza denildi.. Ama sonra işin entrikalı boyutunda, cinayet çıktı.. Katil bizatihi Güllü’nün kızı, Tuğyan Ülkem Gülter.? Şimdi “kasten öldürme” suçundan tutuklu.. Neden, “miras” ve cinayete yönlendirmeyi tetikleyen uyuşturucu!.. Nihai sonuç; veled-i zina!..

***

ADLİYE’NİN MAHREMİYETİ.. Hiç kuşkusuz ki, her kurumun mahremiyet bölgesi var, Adliyelerin de “emanet bürosudur?”.. İstanbul Büyükçekmece Adliyesinde yaşanan soygun.. 25 kilo altın, 50 kilo gümüş!.. Piyasa değeri 150 milyon lira.. Çalan eşiyle İngiltere'ye kaçmış.. Ki Diyarbakır'ımızda da “mermi soygunu” patlak verdi.. Daha önce de uyuşturucu!. Adli emanet, kişilere değil, artık Allah’a emanet!..

***

FUTBOLDA BAHİS VE ŞİKE!… Futbolu tüm değer ölçülerinden ıraklaştıran bu hadise, aslında ilk değil.. Ancak işin içerisine, A’dan Z’ye tüm katmanlar dahil olunca, işin fecaat boyutu şunu söylüyor; balık baştan kokar.. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının yürüttüğü soruşturma; kimler yok ki?! Kulüp başkanları, ünlü futbolcular ve Süper lig hakemleri!.. Bir de işin teşvikçisi kesilen paravan medya!.. Artık arsız bir futbol otoritesi egemen!

***

MEDYADAKİ UYUŞTURUCU.. Medyadaki ahlaki tahribat mızrak çuvala sığmaz kabilinde, her gün bir yerde patlak veriyor.? İşte Habertürk TV’nin Genel Yayın yönetmeni Akif Ersoy.. Cezaevinde.. Suç; uyuşturucu madde kullanımını kolaylaştırmak ve suç işlemek amacıyla örgüt kurmak..  Vay ki vay, tahkikatın devamı geldi.. Yeni gözaltılar, ünlü spikerlerin Adliye koridorlarını podyuma çevirme halleri!..

***

KUMARA DEVLET İZNİ!.. Mevcut çürümüşlük bugüne özgü değil.. Yılların birikiminin artık virüs misali her tarafı sarmasıdır..  Bir devlet mekanizması, kendi milletinin değer ölçüleriyle örtüşmeyen, inancına ve medeniyetine, kültürüne halel getirici, kumara, sanal oyunlara, bahise teşvik edici olur mu?! Ne yazık ki, bizatihi izin verici.. Baksanıza 2024’e göre Milli Piyango’nun tekelinde özel sektöre oynatılan bahis hasılatı 580 milyar!.. Ki bunun bir de yasadışı var, o beş misli!.. Eee kumardan menü toplayan en büyük kumarbaz o denilmez mi?!

***

Ve daha nice, hadiseler.. Kocaeli’de kozmetik fabrikasında çıkan yangında, 7 kişinin ölümü.. Ki, 6’sı sigortasız.. Yanan fabrikanın yanı başında, İŞKUR var iken.. Peki tek sorumlu o firma mı, yoksa bunun bir de denetim mekanizması yok mu?.. Mesleki Eğitim Merkezlerindeki “güvenli çalışma” ortamı.. O da hak getire.. Sadece bu yıl içerisinde, 85 öğrenci öldü.. İş kazası değil, iş cinayeti.. Hesap veren, ceza alan var mı; yok?!

Velhasıl!.. Ülkenin hal-i pür melali, İstanbul Büyükşehir Belediyesinde patlak veren hadiseler zincirinden, beter bir hal içeriyor!. Patlayan lağım dört bir tarafı kokutuyor!.. Eee, ülkenin idaresine, milleti yönetmeye yol koşanlar, enva-i entrikaların odağında oturuyorsa, söylenecek söz kalmıyor.. Hele ki kabristanda çilingir sofrası kurup, “rakı kadehleri” tokuşturma faslında bulunuyorsa, toplumun yaşamında entrikalar kaçınılmaz olur…

***

GÜNÜN SÖZÜ..

Şıracının şahidi bozacı olursa, entrikalar mekan işgal eder!..