Turizm ve Kültür Bakanlığının; Bu yıl üçüncüsünü düzenlediği Türkiye Kültür Yolu Festivalinin, Diyarbakır organizasyonunda Diyşad - Diyarbakır yazarlar ve şairler derneği yine yerini aldı.

Dört gün, dört farklı program Diyşadın evi olan Şuara Mekn da gerçekleştirildi.

12 Ekim Cumartesi günü üstatların izinden Diyşad şiir şöleni ile;

Edebiyatımızda iz bırakmış şairlerimizin eserlerini, üstatların yolunu takip eden kendi şair kadrolarıyla yad ettiler. Hemşerimiz Cahit Sıtkı Tarancının ölüm yıldönümüne denk gelmesi hasebiyle Tarancı duygu dolu mısralarla uzun uzun anıldı.

On iki yorumcu kah Turgut Uyarı kah Can Yüceli hatırlattı.

Satırların temaşasından haz alan seyircilere, dingin, şiir ve mana dolu bir gün yaşatıldı.

13 Ekim Pazar günü yolu Diyarbakıra düşmüş Seyyahlar ve Divan Şairleri konulu söyleşi ile alanında uzman konuşmacılar ağırlandı.

Tüm izleyicilerin söyleşi boyunca can kulağıyla dinlediklerine şahitlik etmek ekip olarak Diyşad kadrosunun ruhunu okşadı.

1200lü yıllarda Diyarbakır valiliği görevini üstlenmiş Esat Paşanın anıları, seyyahların Diyarbakır için yazdıkları dile getirildi. Ancak ansiklopedilerde bulabileceğimiz tarihin tozlu sayfalarındaki bilinmeyen hikayeler konuşmacıların dilinden dinlenildi.

Öyle ki sohbet ve söyleşi bittiğinde izleyenler keşke program süresi uzun olsaydı da daha çok kapı aralasaydık dediler.

19 Ekim Cumartesi günü Kulaktan Kalbe Diyarbakır Türküleri ile kendi kültümüzden ezgilerle eğlenceli çoşkulu dakikalar yaşandı.

Ekip olarak herkesin bir tuğla taşıdığı programda sesi güzel, gönlü geniş yetenekli Müzisyen ekibi hem Diyşad ekibinin hem izleyicilerin takdirini kazandı.

20 Ekim Pazar gününü Mihri Hatundan Şair Sırrı Hanıma Şiir sesli kadınlar sloganıyla kadınlara ayrıldı.

Yine on iki yorumcu ruhları doyurdu. Didem Madakın içli satırlarında, Gülten Akının ruhunu bize açtığı cümlelerinde, Mihri Hatunın düşündüren kelimelerinde kayboldu dinleyenler.

Arka fonda dört Program akışının hazırlanışı, ses sisteminin kurulumu, yorumların provası, kamera kayıt çekimleri, programların sunumu, meknın hazırlanması gibi tatlı yorgunluklar da başarılı geçen organizasyonlarla unutuldu.