KARACİĞER YAĞLANMASI
Değerli Söz Gazetesi okurları, hepatit B hastalığının irdelendiği köşemize ilginin bu denli pozitif olması bir hayli sevindirici...
Aldığım çok sayıdaki elektronik postalarda sorulan ve merak edilen bir diğer konuda karaciğer yağlanması ile birlikte seyreden ALT ve AST yüksekliğidir. Hastalarımız karaciğer yağlanması ile hepatit B hastalığının ilişkisini ve farklarını sormaktadır. Bu nedenle bugünkü yazımızda bu konuyu irdelemek istiyorum.
Karaciğer yağlanması (hepatosteatoz) ; karaciğer hücrelerinde aşırı yağ birikmesidir. Yetişkin her dört kişiden birinde görülür. Alkol kullanımı karaciğer yağlanmasının en önemli sebebidir. Alkol kullanmayanlarda da görülen karaciğer yağlanması başlıca nedenleri ise şişmanlık, diabet (şeker hastalığı) ve kan yağlarındaki yükseklikten kaynaklanmaktadır.
Ayrıca şu durumlarda da karaciğer yağlanması görülebilmektedir; Geçirilmiş hepatit (sarılık, Reye sendromu, Wilson hastalığı, hemakromatoz, bilinçsiz diyet yapılması (hızlı kilo kaybı), proteinden fakir beslenme, kortikosteroid (kortizon) kullanımı, tetrasiklin (bir tür antibiyotik) ve diğer bazı ilaçların kullanımı gibi?
Karaciğer
yağlanmasına ek olarak karaciğerde büyüme veya kişide bazı şikayetler de varsa
(karın sağ üst tarafında ağrı, sarılık) veya karaciğer enzimleri (SGOT, SGPT
vs) değerleri yükselmişse önemli olabilir. Karaciğer enzimlerini yükselten
sebeplerden en sık görüleni karaciğer yağlanmasıdır. Karaciğer yağlanmasının
tek başına çok fazla bir klinik değeri yoktur. Genellikle Karaciğer USG
incelemesi sırasında fark edilmektedir. Tanısı için de zaten ultrasonografiden
yararlanılmaktadır.
Karaciğer yağlanmalarının yaklaşık beşte biri iltihap ve/veya fibrozis ile
beraberdir. Bu duruma steatohepatit denir. Alkole bağlı olmayan
steatohepatit'lerin % 20'si siroza kadar ilerleyebilir. Başka bir hastalığın
sonucu oluşmadıkça tek başına kişiye bir zararı yoktur. Çok çabuk düzelebilir.
Ancak aynı zamanda başka hastalıklarla beraber görülebileceğinden, karaciğer
yağlanması olan kişilerde bu hastalıklar mutlaka araştırılmalıdır ve sonuca
göre tedaviye başlanmalıdır. Alkole bağlı olan karaciğer yağlanmalarında,
alkolün kesilmesi ile kısa sürede düzelmektedir. Alkole bağlı olmayanların en
önemli tedavi yöntemi kilo vermektir. Şeker hastalığında şeker seviyesinin iyi
ayarlanması, kolesterol ve yağdan fakir diyet kullanılması gerekir. Bu
önlemlere rağmen karaciğer enzimleri hala düşmemişse antioksidan ilaç kullanımı
yararlı olabilir.
Genel anlamda
karaciğer yağlanmasının herhangi bir özgül tedavisi yoktur. Lakin diyete dikkat
etmek gerekir: İçki içilmemesi gerekir. Kolesterol içeren yiyeceklerin
(tereyağ, kuyrukyağı gibi hayvani yağlar, kuruyemişler, sakatat, yağlı et ve
kıyma, tavuk derisi, yumurta) kullanılmazsa iyi olur. Mümkün olduğunca yağsız
yenmelidir. Parasetamol, kortizon, tetrasiklin gibi karaciğere zararlı ilaçlar
sürekli kullanılmamalıdır.
Peki Hepatit B ile olan ilişkisi nedir
diye sorulabilir. Aslında doğrudan bir ilişki olmamakla birlikte hepatit B
hastalarında, yağlı karaciğer birlikteliği sık görülen bir durumdur. Bu yönüyle
karaciğeri tehdit eden iki farklı hastalığın varlığı karaciğer için sıkıntı
yaratabilmektedir.
Sağlıklı Günler Dilerim