ZARRAB – HAMAS TÜRKİYE

Sayın Cumhurbaşkanımız 25 Ekim 2023 tarihindeki Meclis grubunda yaptığı açıklamada ‘’Hamas Terör örgütü değil ulusal kurtuluş ve mücahitler örgütü ’’ dedi.

Bu açıklamanın arkasından;

*ABD Kongre üyeleri Dış İşleri Bakanı Bilinken’e yazdıkları mektupta Türkiye’den 6 talepte bulunulmasını istediler.

1. Hamas’ı Terör örgütü olarak tanınması

2. Hamas’ın Türkiye’deki ofislerinin kapatılması

3. Hamas yetkililerin TC vatandaşlıklarının iptali

4. Hamas yetkililerinin Türkiye’den sınır dışı edilmesi

5. Hamas’ın finansmanı konusunda Türk Bankalarının incelenmesi

6. Hamas eylemlerinde Türk yetkililerin dahlinin bulunup bulunmadığının araştırılmasını

İstenildi,

*ABD Maliye Bakanlığı tarafından hazırlanan raporlarda Hamas’ın gizli mali gücünün başındaki şirketin ise merkezi İstanbul Kâğıthane’de bulunan ‘’TGYO AŞ olduğunu ve ABD tarafından yaptırım uygulanan listede olduğunu ve Türkiye üzerinde gizli bir çalışmayı sürdükleri netleşti ve

Hemen arkasından,

*29 Ekim 2023 Almanya Welt am Sonntag gazetesinde ‘’ Hamas’ın gizli paraları’’ başlıklı bir haberi Christine Kensche’nin haberi yani ‘’HAMAS’IN GİZLİ PARALARI TÜRKİYE’DE’’ iddiasını ortaya attı. Ve gündeme gelen

İddialara bakalım,

• ABD, İsrail ve Alman İstihbarat örgütleri tarafından elde edilen gizli bilgiler kaynak gösterilmekte.

• Hamsa’ın sahip olduğu mali kaynakları Türkiye üzerinden yönetildiği,

• Hamas’ın Mali sorumlusu Zeher Ali Moussa Jabarin mali işleri Türkiye üzerinden yaptığı,

• Hamas’ın sahip olduğu inşaat ve emlak firmaları Türkiye. Katar, Cezayir, Birleşik Arap Emirlikleri ve Sudanda faaliyet göstermekte

• Hamas’ın yurt dışı hesaplarına 700.000.000 Dolar çeşitli bankalarda bulunduğu,

• Türkiyedeki bankalar ise Al baraka, Kuveyt Türk, ve iki Türk bankası olduğu,

• Bu bankaların mercek altına alınması gerektiğini

• Türk bankalarının ise ‘’teröre mali destek’’ kapsamında önümüzdeki dönem ABD ve AB’de daha fazla kontrol edileceğinin belirtileri gün ışığına çıkmaya başladı…

İsrail, ABD ve Almanya’nın bu girişimlerin arkasını irdelemek gerekir.

Rıza Zarrab olayında Türkiye üzerine ABD de açılan tiyatro sahneli mahkemelerin ve siyasilerin sürecini hep birlikte izledik

Şimdi ise yeni yol haritalarında davanın isminin sadece değişerek suç içerikli ideaların aynı mahiyette olduğunu ve önümüzdeki süreçte Türkiyemizi ve özelikle sayın Cumhurbaşkanımızın hedeflerinde olduğunu bu nedenle 11 Eylül sonrası islam ülkelerine yapılan saldırıların temel hedefi islam terördür denilerek Haçlı Seferleri saldırıları olarak bu ülkelerde milyonlarca insanın ölmesi, yaralanması ve milyonlarca insanın göç etmesi yerinden yurdundan edinmenin yanında bu ülkelerin merkez bankalarındaki paraların ve altınların çalındığı ve bu ülkelerin ekonomi gelir getiren yer altı yer üstü kaynaklarına el konulmuştur ve tarih yağmalanıp yok edilmiştir bunun ismi Demokrasi getirmek bunun ismi özgürlük getirmek bunun ismi hukuk devletinin oluşması idi

Yine dikkat edilirse 11 Eylül sonrası islam ülkelerinin isimleri açıklandığında İran ve en son Türkiye denildi

Evet iki ülke kaldı İran ve Türkiye

Hamas üzerinden Türkiye’ye gelmek istedikleri ve bunun için bu yolda  başta ABD ve İsrail sonra AB ülkeleri olmak üzere sözde taşları dizmeye başladıklarını görüyoruz

Neler yapılmalı?

1. Bu iddiaları çürütecek yetkili kişi veya kurumlar bu iddiayı ciddiye alarak değilde kurumlarda şirketlerde böyle bir olgu yoktur denilmelidir

2. Türk bankalar ise zaten dünya bankası bankaların verilerini görmekte bunun yanında merkez bankası her 1 tl ile ilgili tasarruftan bilgi sahibidir

3. Türkiye ise 85 milyon kenetlenmelidir gür sesle dünyaya sesimizi çıkarmamız gerekir

Dip not :

Kişi veya kurum ile Türk bankaların isimleri raporda açıklanmıştır Ben yazımda isimlerden kaçındım