İLGİLİLERE DUYURULUR..

Malum, yaz geldi.. Bunaltıcı ve kavurucu sıcaklar da, kendisini iyice hissettirmeye başladı.. Ki küresel ölçekteki sıcaklık, bir önceki yılın 4 Temmuz’una göre, rekor kırdı.. Ölçümler “vaziyet tehdit edici uyarısını yapıyor?”…

***

Hal-i vaziyet bu iken.. Diyarbakır’ın sıcaklığı da, herkesin malumu!.. Gölgede 40-45’i buluyor.. İşte böylesi zamanlarda, günlük yaşamı etkileyen bir çok faktör öne çıkmaktadır.. Gerek temizlik, gerekse hijyenik ortam ve tabi ki, toplu ulaşım araçlarındaki klimalar, önem arz ediyor…

***

Son günlerde aldığım yoğun şikayetler var.. Özellikle de, günün belirli saatlerinde, oluşan çöp yığınları çirkin görüntüler oluşturuyor.. Sıcak havanın etkisiyle, kötü kokuların yayılmasına neden oluyor. Ayrıca sineklerin, haşerelerin de üreme merkezine dönüyor…

***

Gerek ana cadde ve sokaklar olsun, gerekse de iç mahalleler olsun; yeterli düzeyde temizliğe önem verilmediği konuşulup, şikayet konusu edildiği gibi, gözlemliyoruz… Vatandaşın ifadesiyle “daha önce temizlik elemanları gezerdi, şimdilerde yok!..” Neden yok?

***

Burada, vatandaş olarak da bize düşen görev ve sorumluluk var.? Ne demişler; “yaşadığın şehri ve sokağı, evin bileceksin, evde temizliğe nasıl önem veriyorsan, sokakta da öyle olacaksın?”… Diyarbakır’ın kültüründe vardır bu hassasiyet.. Eskiden herkes evinin önünü süpürürdü, ama şimdi yok!..

***

Yani biraz da; kendimizi sorgulamalıyız.. Sigara izmaritinden tutun da, tükettiğimiz herhangi bir gıdanın, ürünün artığı veya poşetini, gelişi güzel atıyor değiliz?!.. İşte bu keyfiyet, yaşadığımız alanı da çöplüğe çeviriyor.. Evet, hem ilgili ve yetkilileri uyarıyoruz, “temizliğe önem verin, hem de vatandaş olarak, sorumluluğa önem verelim?”…

***

Eğer ki, Diyarbakır’ı Güneydoğu’nun incisi ve Parisi diye adlandıracaksak.. Bu yıl 1 milyon yerli ve yabancı turisti ağırlamayı hedefliyorsak; bizim öncelikle inancımızın da gereği ve daveti olan, temizlik imandan gelir ruhuyla; çevremizi temiz tutalım!..

***

Gelirsek, bir diğer önemli konuya!.. Şu toplu ulaşım araçları.. Evet zam yapıldı.. Ulaşım 10 liraya çıktı.. Tepki, eleştiri var.. Ama hayat pahalılığının her alanı vurduğu gibi bu zam da sineye çekildi.. Ancak, gelen tepki ve eleştiriler; klimaların çalıştırılmasında, imtina ediliyor..

***

Önceki gün, denetim yapıldığına dair, haberler servis edildi.. İşte bu habere binaen, yoğun tepki aldım.. “Böylesi denetimlerin göstermelik olduğu” ifade edilerek; “ekiplerin sivil şekilde, kontrollerde bulunmasını ve de kamuflajla yolcu olarak, araçlara binmeleri istendi?”.. O zaman klimaların nasıl da, çalıştırılmadığı görülecek?!..

***

Özellikle, mesai saati bitiminde; “insanlar nefes nefese, burun buruna” geliyor!.. Tüm uyarılara rağmen bir çok halk otobüsü ile minibüs; “ya fanı açıyor, daha fazla sıcaklık yayıyor, ya da yeni bozuldu, tamire götürecektik” gibisinden bahaneler üretiyor!.. Kaba davrananlar da var? “İnsana saygı” isteniyor..

***

Deprem nedeniyle yıkılan ya da yeniden inşa edilmesi planlanan yapıların oluşturduğu moloz enkazı şehir merkezine, hiç de sağlıklı bir görüntü vermiyor.. Çirkin ve ürkütücü.. Diyar Galeria’nın demir yığını alındı, ama moloz hala yerinde, ne olacak, ne bitecek, bina yapılacak mı, parka mı dönüştürülecek, meçhul?!.. En küçük bir rüzgarda, cadde duman altı?..

***

Hele ki, beri yanında Turistik otelin, inşaatı, hemen yanında gökdelen dediğimiz, Ordu evinin molozları!.. Dağkapı meydanına genel bakınca, ucubeye döndürüyor.. Tez elden, buraların islahı ve temizliği şart.. Aynı zamanda, Tesisler bölgesindeki, Serin binanın yeri.. Çünkü, hala devasa bir yıkıntı var burada!..

***

Önceki yazılarımda dile getirmiştim!.. Şu kaldırım işgallerine bir son verilsin.. Şehrin en modern semtinden tutun da en varoşuna kadar; kaldırım ve yol işgali noktasında büyük bir zafiyet ve keyfiyet var.. Kimi yerde esnaflar tezgah açmış, yolu kapatmış kimi yerde de, kürsü-masa kurulmuş, çay keyfiyle, sohbetler” yapılıyor.. Okey veya kağıt oynayan mı dersiniz?!..

***

Şehrin modern semtlerinde ise, mesai sonrası yollar araç parkından geçilmiyor.. Sağlı-sollu, kaldırıma bile çıkmış araçların varlığı!.. Bir de, baba parasıyla altlarına çekilen lüks otomobillerle buralarda caka atıp, hız yarışına girenler.. Ki, bir kaç gün önce alkollü cip kullanan kişinin neden olduğu kaza!.. 1 ölü, 7 yaralı..

***

Yeni stadyum ve Talaytepe bölgesindeki yeni çevre yolunun adeta açık hava meyhanesine döndürülmesi!… Araçlar yola park edilmiş; müzik son seste.. Masalar kurulmuş, “içen içene…” Bir okurumun ifadesiyle; “Sulu mu, kuru mu, hangisini isterseniz?”.. Ve gecenin bir saatinde, jet uçağın motor sesinden beter motosikletlerin egosundan çıkarılan sesle, hız sınırı aşmaya çalışanlar..!

***

Velhasılı kelam!.. Biz üzüm yeme babında, kent ahalisinin mevcut yaşadığı sıkıntılara dair hissiyatını ilgili ve yetkililere bağcı olma münasebetiyle, aktardık.. Umarız sorumluluk hassasiyeti gösterilerek; hem bireysel hem de kurumsal bazlı çözüm üretici bir gayret sergilenir!. Çünkü bu şehirde yaşıyorsak ve sıkıntılar söz konusu ise bilmeliyiz ki; “kusurlu olan bizleriz.”

***

GÜNÜN SÖZÜ….

Temiz çevre istiyorsan, önce kendi kapının önünü süpür…