Yasadışı Bahis ve Yasal Bahis!
Bu gün ulusal bir kanalda verilen bir haberde “Yasadışı bahis oynatan şahıslara operasyon yapıldığını ve çok sayıda kişinin gözaltına alındığını” ifade ediyordu.
Kanunun verdiği yetkiye dayalı bir yasal lisans sahibi olmadan izinsiz oynatılan bahisler, yasa dışı bahis olarak nitelendirilmektedir. Yasa dışı bahis suçuna ilişkin hangi fiillerin yaptırıma tabi olduğu 7258 sayılı “Futbol ve Diğer Spor müsabakalarında Bahis ve Şans Oyunları Düzenlemesi Hakkında Kanun” ile düzenlenmiştir.
Uygulamaya bakıldığında, ilgili fiillerin, yasa dışı bahis suçu ile beraber vergi kaçırmak, kara para aklamak, uyuşturucu ticareti yapmak veya organize suç ve terör örgütlerinin faaliyetlerinin finansmanını sağlamak gibi suçları işleme amacıyla da gerçekleştirildiği görülmektedir. Diğer taraftan ülke çapında yasa dışı bahis oynayan kişilerin sayısına ve üzerinde bahis oynanan para hacmine bakıldığında, bu suçların ülke ekonomisine verdiği zararın da bilançosu ortaya çıkmaktadır. Bu nedenle, bu suçların caydırıcı yaptırımlara tabi tutulması önem arz etmektedir.
Din İşleri Yüksek Kurulu fetvasına göre bahis şöyle ifade edilmiştir:
Nasıl sonuçlanacağı önceden belli olmayan bir işin öngörülen sonucu üzerinde bahse girmek ve isabet edilip edilememesine göre bahsi kazanmak ya da kaybetmek kumardır. Bu iş hangi yöntemle ve hangi ad ile yapılırsa yapılsın kumar olarak değerlendirilir.
Kumar, haksız kazanç yöntemlerinden biri olup; İslâm’da kesinlikle yasaklanmıştır. Bu itibarla, spor müsabakaları üzerinden taraflardan birine menfaat sağlayan bahis oynamak, Kur’ân-ı Kerîm’in yasakladığı kumar kapsamına girmektedir ve câiz değildir.
Anayasamızın 58. Maddesi: “Devlet, gençleri alkol düşkünlüğünden, uyuşturucu maddelerden, suçluluk, kumar ve benzeri kötü alışkanlıklardan ve cehaletten korumak için gerekli tedbirleri alır.”
Yukarıda açıklanan anayasa maddesi ve dini fetvalara göre yasak ve haram olan “kumar, içki, bahis ve şans oyunlarının” oynatılmasının yasal ve yasal olmayan her halinin ivedilikle yasak kapsamına alınması ve caydırıcı cezalarla önlenmesi, devletin asli görevlerindendir.
Binaenaleyh, bu görevi yerine getirmeyen yöneticiler; anayasal suç işlemektedir!
Gerek anayasa hükmü ve gerekse dini açıdan yasaklanmayan bu fiiller, çocuklarımız ve gençlerimizin istikbali için; büyük bir tehdit oluşturmaktadır. Ayrıca güvenlik güçlerimiz ve adli personeller için de; zaman ve meşguliyet kaybına sebebiyet vermektedir.
Bahis, zina ve kumarın her çeşidi “Aile Bütünlüğü” ve dolayısıyla “Toplumsal Yaşam” açısından çok ciddi sonuçlara yol açacağı aşikârdır. Dolayısıyla Yönetim erkinin; anayasadan kaynaklanan sorumluluklarını ivedilikle yerine getirmelidir. Bu sorumluluklarını yerine getirmeyenler hem toplum nezdinde, hem de indi İlahide mahkûm olacaklardır!
Bireyler, aile ve toplumun istikbali için tehdit oluşturan “Yasadışı ve Yasal olan her türlü Bahis” fiilleri yasaklanmalı ve bu tür davranışların zararlarını çocuklarımıza ve gençlerimize kavratmak için; “Eğitim Müfredatında” yer verilmelidir.