ÖMER MUHTARIN TORUNLARINA SELAM!

Evet, sevgili okurlar.
Ülkeler; daima bünyesinde gerçek insan karakteri taşıyan gönüller ve beyinler, iman meşaleleriyle tutuşan gerçek insanlarla kaim olabilir.
Yani ayakta durabilir.
Mühim olan nicelik değil niteliktir.
Nitelikler daima gerçek olmayan boş teneke gibi sadece ses veren topluluklara galebe çalmıştır.
Bu insanlık tabiatının bünyesinde yeşeren vazgeçilmez bir gerçektir.
Bakınız, dünkü gazetelerde şöyle bir haber yayınlandı;
“Libyalı muhalifler sekiz aylık bir direnişten sonra Muammer Kaddafi’nin kırk iki yıllık saltanatına son vermiştir”
Taraf Gazetesinin dünkü birinci sayfasında büyük puntolarla yazılan şöyle bir haber dikkatimi çekti;
“TÜRKİYE ÜZERİNDEN SURİYE’YE 600 MİLİS”
Haber şöyle devam ediyor;
“Libyalı 600 milisin Türkiye’den Suriye’ye geçerek hür Suriye ordusuna katıldığı öğrenildi.
Suriye’ye tecrübeli savaşçı Libyalı Müslüman Kardeşler ordusundan keskin nişancı, kalpleri imanla dopdolu 600 kişi.
Mısırlı bir sitede 600 Libyalı milisin Türkiye’de örgütlendiğini ve Suriye’ye geçerek zalim Esed iktidarının güçlerine karşı saldırılar düzenleyen Suriye hür ordusuna katıldığını yazdı”
Habere göre Suriyeli muhaliflerle işbirliğini yeni Libya hükümeti onayladı.
Zaten gecikmiş tarihi bir vaka.
Ortadoğu’nun yıllardan beri haçlı ve siyon ordularının hegemonyası altında inim inim inleyen ve müstevli devletlerinin 1918’li yıllarda Ortadoğu’yu istila ederek devletçiklere böldüren bu hain plan İslam’ın 1400 yıllık tarihine dinamit koymuştur.
Bununla yetinmemiş, çekilip geri dönen bu haçlılar, ne çare ki yerlerine onları temsilen büyük, hain piyon çetelerini devletlerin başına dikmişlerdir.
Kaddafiler gibi, Enver Sedatlar gibi, Hüsnü Mübarekler gibi, Mısır’ın Firavun’u Nasır gibi, Suriye’deki Hafız Esedler gibi ve bugün de babasını hiç aratmayan megalomanyak, deli tipli, şizofren hastalıklı Beşar’ı devlet başına dikmiştir.
Beşar bu mezalimiyle sıkışınca bakın, batı dünyası Amerika ile beraber büyük bir suskunlukla izlerken, Rusya ve Çin hemen yanında yer aldılar.

* * *

Akdeniz’in Suriye kıyılarına Rusya dört beş tane savaş gemilerini demirledi.
Bu itibarla yıllardan beri İslam’ın mülkünü, kanını, canını, sermaye ve servetini kemiren bu piyonlar, bu İslam dünyasının başına bela oldular.
Nice nice ailelere soykırım getirerek gözünü kırpmadan masum insanların kanını döktüler ve dökmeye devam ediyorlar.
Ama İslam gayretini ruhi derinliklerinde taşıyan Ömer Muhtar’ın ahfad ve torunları gerçekten uyandılar.
42 yıllık Muammer Kaddafi’nin baskıcı rejimini darmadağın ettiler.
Allah ebediyen bunların bu gazalarını ve cihadını mübarek etsin, mahşerde Resulullah’ın sancağı altında şefaatine nail olsunlar.
İşte bu kahraman keskin nişancılardan 600 tane milis bu anılan siteye göre Türkiye üzerinden Suriye’ye geçmişler.
Darısı; daha uyanmayan, gerçekten geri kalan veyahut gerçekleri görmezlikten gelen diğer İslam ülkelerinin başına…
Daha önce İngiliz Telegraphy gazetesi yeni Libya hükümetinin yetkililerinin Suriyeli muhaliflerle Türkiye’de bir araya gelerek Esed rejimine karşı savaşmak için silah, hatta Libyalı milislerin Suriye’ye gönderilmesini görüştüğünü öne sürmüştü.
600 kadar Libyalı isyancıların Türkiye’de örgütlendiğini, Suriye’nin kuzeyinde hükümet güçlerine karşı saldırılar düzenlediği ve hür Suriye ordusuna katıldığı söyleniyor.
Kozmopolitleşmeyen bir Libyalı Ömer Muhtar’ın ahfad ve torunlarının uyanışıyla dirilişe geçtiler ve başardılar.

* * *

Sevgili okurlar.
Bakan Egemen Bağış’ın Hollandalı ırkçı parlamentere karşı takındığı tavırdan dolayı tebrik ediyorum ve böylece genç siyasi kahramanların sayılarının çoğalmasını Allah’tan temenni ediyoruz.
Evet, manşetlerde yazılan ve görsel medyanın ekranlarında, oturumlarda bunu gördük ve izledik.
Büyük puntolarla yazılan haber aynen şöyle, yazılan başlık bizi, tüm okurlarımızı ve hatta tüm İslam dünyasını memnun etmiştir.
Bu da inşallah Başbakan’ın İsrail Devlet Başkanına karşı İsviçre’de kullandığı ‘One minute’ ifadesi gibi..
Bu ifade İslam dünyasına büyük bir teselli olur..
Ve tabi ki küfür sistemlerine de ağır bir manevi darbe olur.
Haberin başlığı aynen şöyle;
“ONU MÜNASİP BİR YERİNE KOY” diyen Egemen Bağış, İsviçre’de şöyle bir skandalla karşı karşıya kaldığı zaman kendini tutamamış ve gereken dersini verebilmiştir.
İşte böyle genç politikacılarımızın varlığı da gerçekten Türkiye insanı için ve tüm İslam dünyası için büyük bir tesellidir ve derstir.

* * *

Evet, sevgili okurlar.
Son zamanlarda yaşanmakta olan olayların faturasını kim çıkarmıştır ve kime çıkacağı büyük belirsizlikle devam etmektedir?
İşte uyanan bir toplum..
Asaletine böylesi yakışır.
Keşke bu uyanış bizde de ve diğer ülkelerde olmuş olsaydı.
Aslında olmazsa olmazı da budur.
Yaklaşık seksen yıl önce bu memleketin başına geçmiş müstevli keferelerin istilaları karşısında toplumu uyaran Bediüzzaman Hazretleri şöyle buyurmaktadır;
“Ey Âlem-i İslam uyan!
Kuran’a sarıl, İslamiyet’e maddi ve manevi tüm varlığınla müteveccih ol.
Ve Ey Kuran’ın 1000 yıllık şahadetiyle hadim (hizmetçi) olan ve İslamiyet ruhunun zemin yüzünde naşiri bulunan yüksek ecdadın evladı!
Artık yeter!
Kuran’a yönel, onu anlamaya, okumaya ve onu bir mucize-i maneviyesi olan Nur Risalelerini mütalaa etmeye çalış.
Lisanı halin ile de Kuran’ın ayetlerini okurken, âleme duyururken, hal ve edvar ve ahlakın da onun manasını neşretsin.
Lisanı halin ile de Kuran’ı oku, o zaman sen dünyanın efendisi, âlemin reisi ve İslamiyet’in vasiyeti saadeti olursun”
En derin saygılarımla.