DTSO’NUN SEÇİMİ?…
Tamı tamına; 61 yıl oldu.. Türkiye demokrasi tarihinin “en vahşi, en karanlık, en kanlı” döneminin yaşandığı, 60 ihtilalı.. Ve bir yıl sonra, Merhum Menderes ve iki bakanın, “katedilmesi?”.. Önceki gün, “şehadetlerinin” sene-i devriyesiydi.. Ve Türkiye kamuoyuna, bir resim yansıdı.. Yapılan ziyaretlere ilişkin; üç isim kabrin başında.. Ellerini açmış, fatiha okuyorlar…
***
Görenler şaşkın.. Gözlerine inanamıyorlar.. Kemal Kılıçdaroğlu.. Yanında Ekrem İmamoğlu ve Kaftancıoğlu… Gelde inan, gelde “şok” olma.. Ki tarihi bilen, biraz okumuş, darbeler silsilesine vakıf, “ Kuvayi Milliye’nin” çok bahçeli dergahından haberdar olan; “şokta şoktayım” demiştir…Ziyarete dair gelen tepki ve eleştiri, yorumların genel analizine bakıyorum, bir kaç gündür… Üç farklı, bakış var..
***
BİR KESİM… Bunların ki, “timsahın gözyaşları..” Hem katlet, hem de gel gözyaşı dök..Bunlar hangi yüzle, buralara gelmişler.. 61 yıl sonra mı?.. Ha bir de, “helalleşme” var ya!..
***
BİR KESİM… Yanlıştan dönmek, erdemliliktir… Gidişleri, olumlu bir gelişme onlar için.. Ki Türkiye demokrasinin güçlenmesi adına da, önem arz edici bir ziyaret.. Tekrarı nasip olsun…
***
BİR KESİM… Seçimlerin “algı” operasyonu bunların ziyareti.. “Mavi boncuk” dağıtmak üzere, orada bulunmuşlar.. Bakınız biz “darbecilere karşıyız” deme gelmişler. Kim inanır bunlara..
***
Ha burada, oradan geçerken Özal’ın de kabrini ziyaret etmişler.. Gerçekçi olmak gerekirse; “ben şok, ben şokun” yansıra!.? Bu ziyaret, ister helalleşme adına olsun, ister riyakarlık adına olsun, isterseniz de seçim vaadine dair mavi boncuk dağıtımı olsun.. Her ne akılla ve gaye ile amaçla o ziyaret yapılmışsa yapılsın; “önemli”.. Ama işin samimiyetine dair bir beyan vaki olursa; orada bir dur derim!.. Çünkü, yok!..
***
Niye derseniz!… Siyasi kulvarlar öylesine değişken, öylesine “iki yüzlü” bir potada, evrime yakalanmış ki, kim samimi kim samimi değil meçhul.. Şu son bir kaç yılda siyasetin geldiği merhaleye bakın.. Kim, saf ve net bir kimliği savunuyor…
***
Her muhafazakarım diyen, gerçekten muhafazakar olarak davranıyor mu?!
Her dindarım diyen, gerçekten dindarlığın kriterlerine uygun davranıyor mu?
Her sosyal demokratım diyen, gerçekten sosyal bir insan olarak davranıyor mu?
Her ülkücüyüm, milliyetçiyim diyen gerçekten milli ve yerli duygulara göre davranıyor mu?
Her Kuvalı Milliyeciyim diyen, gerçekten Misak-ı Milli kriterlere göre davranıyor mu?
Her liberalim diyen gerçekten liberal bir anlayışın rotasına göre davranıyor mu?!
***
Sanmıyorum!.. Sanan varsa; “samimiyet karinesiyle” hiçbir alakası yoktur demek.. Çünkü, mevcut seçim süreci, alayının maskesini düşürdü ve alayına “siz samimi değilsin” pankartını açıyor.. Neyse “şoktan” çıktık, samimiyet diyorsak “sene-i devriyede” görürüz.. Şimdilik gülümseyelim…
***
GÜNÜN SÖZÜ
Hata yapmak bir şey değildir, hata yaptığını unutmak kötüdür.
