Görüş Bildir

KILAVUZU KARGA OLANIN BURNU .... KURTULMAZMIŞ!!!

Evet sevgili okurlar!

Malumunuz üzre bir ay boyunca mübarek Ramazan orucuyla hemhal olan bu ümmet, sonuç itibariyle üç günlük hayırlı, bereketli feyzli bayramı da yaşadı.. Ve bugün itibariyle de, bitirdi...

Şimdi artık yeni bir safha, yeni bir hamle, yeni bir girişim.. O da; mübarek Hac ayları.. Ki başlamak üzere..

Bugün Şevval ayının 4. günündeyiz.

Her şeyin hayırlısını Allah’tan bekliyoruz..

***

Ramazan ayı boyunca dilimiz ters bir kelime kullanmasın, kalemimiz herhangi bir yanlış kelime yazmasın diye nerdeyse Ramazan ayı boyunca yazı yazmama konusunda, sizinle sohbet edemedik...

Tabiatıyla bir iki gün hariç…

Zamanımızı hep sabırla, olayları izlemekle geçirdik.. Şimdilik deyip, susmayı tercih ettik...

Ama notlarımızı da, biriktirdik...

Neyse, bugün itibariyle yeniden sizlerle birlikteyiz...

Allah izin verirse kesintisiz olarak tüm ciddiyetiyle yazmaya “devam” edeceğiz!...

Söz Gazetesi olarak, bugünkü sohbet başlığımızdan da anlaşılacağı gibi “siyaseti ve seyrini” mevzuu edeceğiz...

Seçimlere dair partilerin ortaya koyduğu “politikayı” takip ettiğimizden dolayı, aldığımız notları irdeleyeceğiz...

Özellikle İstanbul Büyükşehir Belediyesi seçimi..

Öyle görünüyor ki, uzun bir süre gündemimizden çıkarmayacağız.

Ancak şunu belirtmeden geçmek istemiyorum.

AK Parti’nin son birkaç yıldan beri, özellikle 24 Haziran seçimlerinden bugüne kadar takip ettiği siyaset bize göre oldukça yanlışlıklarla doludur.

Belediye seçimlerine katılan ekibin Cumhurbaşkanı hariç konuşma tarzları, siyasi edebiyatları, kurulan cümleler seçmenleri bir türlü tatmin etmediği gibi; ikna da etmiyor.. Çünkü; inandırıcı değiller..

***

İşte İstanbul seçimleri...

Gerek İstanbul’da olsun, gerekse başta Diyarbakır olmak üzere birçok Anadolu illerinde olsun...

Şanlıurfa, Sivas gibi illeri dolaşmak isteyen Ak Parti Büyükşehir Belediye Başkan adayı Binali bey..

İyi niyetle mütevaziyane bir şekilde konuşmalarını tertiplerken, yanlarında görüntü veren bazı şahsiyetler ne yazık ki biraz ucube gibi görünüyor.

 

Milletin tuhafına gidiyor…

Kamuoyu şöyle diyor:

“Be adam, sen kendine ne yaptın, Binali Yıldırım’a ne yapacaksın?

Sen kendine bu bölgede ne kazandırdın, sen Binali Yıldırım’a ne kazandıracaksın..?

12 yıllık gibi uzun süreç bir bakanlıkta olduğun halde kendini kamuoyu nezdinde şaibelerden usulsüzlüklerden, vurdumduymazlıklardan kurtaramadın.

Yanlış yola sapmalardan bir türlü kendini kurtaramadın....”

Dar bir mesel olarak şuyuu vukuundan beterdir misaliyle yola çıkarsan sen bu bölgede, özellikle Diyarbakırımızda kendine bir türlü toplumsal sevgiyi kazandıramadın...

Halk arasında güzel bir intiba bırakamadın.

Herkes ama herkes senin hakkında dedikodudan ibaret olsa dahi çok kötü konuşuyor.. Yani kötü bir intiba bırakmışsın.

Bunca gurur, bunca kibirlenme, kuşbakışı ile insanlara bakma halin; kendine bir marifet olarak görüyorsun...

Nerde kaldı ki Binali beyin seçim propagandası çerçevesinde; kendisine bir kazanım sağlaman?...

Gah sağındasın, gah solundasın, gah arkasındasın...

Hayırdır?...

Tabiri caizse şimdiden kendini Binali Yıldırım beye “danışman” olarak, ilan etmişsin...

Millet Meclisi üyeliğinden vazgeçip bir danışman havasına girmişsin...

Diyarbakır seçmenleri, bölge insanları sormazlar mı, “Hayrola ne bayramdır ne seyrandır eniştem beni …..” gibi halleri yaşamanız doğrusu bir çok soru işaretlerini meydana getirmiyor değil?.

Yoksa, İstanbul Büyükşehir Belediyesinin yüzlerce trilyon dolarları aşan bir bütçeyi ele geçirmek üzere mi yola çıkmışsın?...

Danışmanlık havası mı?

Büyükşehir Belediye başkan yardımcılığı havası mı?

12 yıl gibi uzun bir süre bakanlıkta geçirdiğin yanlık ve bulanık bir havayı, yani şaibeli bir havayı bu kez burada da mı geçirmeye niyetleniyorsun.

***

Bize göre Ak Parti kadrosu, yani Ak Parti’nin yönetim kadrosu seni ve senin gibi halkın tiplerinden hoşlanmadığı insanları ikide bir piyasaya sürmeleri, ikide bir halkın karşısına çıkarması bize göre partiye karşı bir saygısızlıktır ve hürmetsizliktir?

Zira bu parti bazı yönetim kadrolarındaki önemli simaların partisi değil, tüm Türkiye seçmeninin partisidir.

İnanan muhafazakar insanların partisidir.

Ama ne yazık ki bakıyoruz halk nereye elini atıyorsa elinde kalan bir parti durumunda gelmiştir; Ak Parti..

Bugünkü başlığımızdan da anlaşıldığı gibi bize göre atasözüdür.

“Kılavuzu karga olanların burnu…” kurtulmamakla beraber  böylesine yanlış uygulamalar da partiye bir şey kazandıracağına inanmıyoruz.

Ama bu parti halkın partisidir... Halk eğer elini bu partiden çekerse, ki zaman dilimi içerisinde de bunu sık sık göreceğiz o zaman bu partiye yazık olacaktır?

Partinin genel başkanı durumunda olan Cumhurbaşkanı’nın tüm çabalarına da yazık olur.

Korkarım ki “Ah, of” diyeceğiz ama iş işten geçmiş olacak.

Hani diyorlar ya “Atı alan Üsküdar’ı geçti” misali…

***

Evet sevgili okurlar!

Buraya kadar ifade ettiğimiz kelimeler ve kullandığımız ifade ve cümleler hiç kimseye karşı hakaret ve küçük düşürme amacı taşımamakla beraber tarihi gerçekleri söylemekte fayda görüyoruz..

Bakınız başta iki kare resim gördünüz. İkisi de eski Tarım Bakanı Mehdi Eker’e ait…

Sayın Eker’in bu bölgede halka herhangi bir teveccühü ve sevgisi olsa da çok az olmakla beraber hep kendini ön planda göstermiştir...

Devletin önemli makamlarını ihraz eden kişilerin gölgesinde yürüyerek, kendine bir pay biçme hareketleri bize göre beyhudedir.

Bakınız kendi memleketi ve köyü olan Diyarbakır’ın Bismil ilçesinin Tepe beldesinde, çekilen bir kare resim...

Doğup, büyüdüğü, kendi köyünde mezarlık ve bayram ziyaretine gidiyor, yanında 12 insan var...

Ki O 12 insandan dokuzu koruma polisleri.. 3 kişi de yakın akrabaları.. Biri de; Ak Parti ilçe Başkanı...

Ama halktan kimse yok...

Öbür yandan ikinci kareye baktığınızda memlekette sevilen, bazı din adamları...

İslami kılık kıyafetleriyle beraber, yani sarıklı, cübbeli ve sakallı nuraniyetleri içerisinde, bir grup alim!...

Binali beyi onlara götürüp sözde tanıştırıyor...

Niye “bu tanışma” bugünlerde oluyor?

Daha önce başbakanlık ve meclis başkanlığı döneminde tanıştırmadı da; yeni yeni seçim sathı mailinde tanıştırılması?

Ha birde, elinde defter kalem; Binali beyin söylemlerini not ediyorsun.

Neyin hikmeti bu?

Bize göre bu da ucubelerin ucubesi olarak telakki edilmektedir.

Bu tür görüntüler hoş görüntüler değildir.

İstismar kokan görüntüler olduğu için ne Allah’ın hoşuna gider, ne de insanların hoşuna gider…

Bizden Diyarbakır Söz olarak tavsiyemiz bu yönde...

AK Parti İstanbul Belediye Başkan adayı sayın Binali Yıldırım’ın bu tür şeylere çok dikkatli olması gerekir...

Ve böylesi yıpranmış insanların gölgesinde halka inmemesini tavsiye ediyoruz...

Hayırlı Cumalar

En derin saygı ve sevgilerimizle…


Bu Makale 1045 kere okunmuştur.