SİZİ GİDİ BOLŞEVİK BAYKUŞLAR!

Evet, sevgili Söz okurları...

Üç gün boyunca ‘’GÜZEL GÖREN GÜZEL DÜŞÜNÜR’’ başlıklı yazı serimiz devam etmiş ise de; bu kez ‘’SİZİ GİDİ BOLŞEVİK BAYKUŞLAR’’ başlığıyla yeni bir fasıl açıyoruz.

Bunun nedeni de şimdiye kadar, yıllar yılı, Müslüman, inanan, şerefli Kürt halkını kandırmaya çalışan, İslam yolundan saptırmaya uğraşan, sözüm ona Kürt sorunu adıyla yola çıkarak; Türkiye’yi özellikle Güneydoğu Anadolu’yu kan gölü haline getiren hain Bolşevik bir güruh insanlara artık ‘’SİZİ GİDİ BOLŞEVİK BAYKUŞLAR’’ diye hitap etmemiz lazım.

***

Zira bir önceki gün Bolşevik baykuşların yayın organı durumundaki Özgür Gündem Gazetesi; Efendimiz (s.a.v)'in "cennet annelerin ayakları altındadır" hadis-i şerifini küçümseyerek, nazire yaptıklarından dolayı bizde onlara hitaben "SİZİ GİDİ SİZİ, BOLŞEVİK BAYKUŞLAR" diye hitap etmek zorunda kaldık

Charlie Hebdo karikatürünü kullananlara dediğimiz gibi.

Adı ister Ahmet olsun, ister Mehmet, ister Ali olsun, ister Veli, ister Paşa olsun, ister maşa her kim olursa olsun böylesine yaratıkların İslam’dan, imandan, nasiplerini almadıkları için onlara insanca değer vermek yanlıştır…

Böyleleri hakaretlere layıktırlar.

Bunlar, iki de bir yola çıkıp, böylesine salyaları akıtan mürtetlerdir.

***

Bundan birkaç ay evvel Yenişehir Belediyesi tarafından aynı ihanetlikle, o karikatür afişe edilmişti.

İki gün öncede kutsal hadisi şerifi küçümseyerek, alay ederek, kadının karikatüründe erkeğin ayakları önünde ezilmesi; gerçekten inanan bir ümmet olarak çok düşündürücü olmalıdır.

Yüzde 99,9’u Müslüman olan Doğu ve Güneydoğu insanı ne kadar Kürt’se… Ki Kürt’tür…

Kürt olmaktan da bin defa fazlasıyla Müslüman’dır.

Müslüman’ım diyen Kelime-i Tevhidi kullanan kim olursa olsun, ister Kürt, ister Türk, ister Arap, ister acem böylesine alçalan kimseleri kendine rehber yapamaz.

Yoldaş ve kardeşte etmez..

Benim ırkımdır, bana Kürt sorununu çözer gibi batıl bir anlayışa da inanmamalıdır ve inanmayacaktır.

***

Zira bunlar hiçbir zaman Kürt olmadığı gibi Kürt sorununa da sahip çıkmamışlardır.

Olsa olsa efsanevi Ermeni, Süryani veya Yezidi dönmeleri olabilirler.

Kürt halkını batıl bir felsefeyle kandırma yoluna girmişlerdir. 

O yolda çok dikenli bir yoldur.

O yol batıl ve karanlık bir yoldur.

O yol Kürt milletini kandırarak, Rus emperyalizmine köle olarak kullanmaya çalışan; bir hıyanet ve ihanet yoludur.

Daha doğrusu fazla başınızı ağırtmayalım

O yol hiçbir Müslüman’ın değil, olsa olsa katerina piçlerinin kölelerinin yoludur.

Yıllardan beri masum şerefli Kürt halkının kanını heder ederek, nice nice ocakları söndüren böyle alçak yaratıkların kandırmaca yoludur.

Hz. Muhammed’e (s.a.v) hakaret eden yine onların itirafçılarıdır.

Kamuoyu nezdinde efendimiz Hz Muhammed’e (s.a.v) hakaret etme kelimelerini dile getirme onların haddine düşmediği gibi onları savunan, arkalarında durmak isteyenlerin de haddine düşmemiştir…

Bunların yolu, Rus piçlerinin hadimleri durumunda olan nice kepazelerin yoludur.

Elbette ki hiçbir Müslüman bunu içine sindiremez.

Bu kiralık katilleri; artık Kürt halkı da, Müslüman Kürt ümmeti de bunlara geçit vermemelidir ve vermez de.

Zaten bunlar emperyalist köleler ve hain uşaklardır.

Bakın 100 günden beri gösterdikleri büyük çabalara rağmen yine Diyarbakır halkını kandıramadılar.

Diyarbakır halkı onların çağrılarına cevap vermedi ve onların peşinden de gitmedi.

***

Öyle inanıyoruz ki 21 Mart Nevruz gününü de artık istismar edemeyecekler?

Etseler dahi inanan Kürt halkını büyük potansiyelle artık yanlarında göremeyecekler, kandıramayacaklar.

Kamuoyunun çoğunlukta olan görüşleri artık o eski maceraları Diyarbakır’da, Güneydoğu da, tüm Kürdistan’da icra edemeyecekler.

Çünkü ümitleri kursaklarında kalmıştır.

***

Evet, sevgili okurlar

Bunu da belirtmeden geçemiyoruz.

Kürt milleti tarih boyunca nice kahraman ecdatlarının torunları olarak asaletlerine dönecekler.

O ecdadın çığırından çıkmayacaklar.

Gerçekten artık bu "Bolşevik baykuşlarını" tükürüğüyle boğacaklarına inanıyoruz.

Bakınız sevgili okurlar

İTTİHAD VE TERAKİ CEMİYETİ’nin bir uzantısı durumunda olan cumhuriyet rejimi; bunların gelişmesi için, oluşması için kendilerine çok büyük imkân tanıdı.

Bunlar solculuk ayağıyla, komünistlik ayağıyla yola çıkarken ne yazık ki hep demokrasi kavramını ağızlarından düşürmediler.

Mevcut rejimde o paralelde düşünen nice medyanın kalemşorları vasıtasıyla demokrasi ve insan temel hak ve özgürlüğü adı altında siyaset bunları çok şımarttı.

40–50 sene içerisinde katrilyonlarca ekonomi harcandı.

Yüzbinlerce insanımız telef oldu.

Nice polis ve askerlerimiz şehit oldu.

Ama bir arpa boyu kadar bu Keferetül fecereleriyle (çok yalan söyleyen kâfirler) mücadele etmede başarılı olamadılar.

Hatta cılız bile kaldılar.

Rejim zira sözüm ona demokratik bir rejim olma hasebiyle gelen giden iktidarlar da fazla üzerlerine gidemiyorlardı.

***

Bakınınız 103 günden beri Sur’da, İdil’de, Yüksekova’da, Nusaybin’de Hakkâri’de gösterdikleri, yaptıkları hendek kazma, barikat kurma kirliliğine halk katılmadı.

Devlet ne kadar mücadele verdiyse de ne kadar şehit verildiyse de ama sonuç itibarı ile gerçek zafer yine Mehmetçik ile kahraman polisin oldu.

Yine kesin olarak bilmeliyiz ki devlet bu gücü yıllardan beri kullandığı halde PKK terörünü önleyemedi.

Ama son 100 gün içinde halk bunlara güvenmedi, kirli ve hain bir örgüt olduğunu çok iyi anladı ve onların çağrılarına cevap vermedi.

Onları 180 derecede hayal kırıklığında uğrattı..

Bundan sonrada halkın yüz vermeyeceği düşüncesindeyiz.

***

İşte mücadele veren kahraman Mehmetçik ile polislerimiz kadar, halkında onlara yüz vermediği için "hendek ve barikat terörü" çok büyük bir fiyasko ile neticelendi.

Demek ki tarih boyunca yapılan tecrübeler doğrultusunda düşünürsek halk yıllardan beri kandırılmış, kimse halkı doğru yola ikna edememiş.

Hele hele bir de siyasetin ikide bir bölgedeki kanaat önderleri adı altında bazı kabahat önderlerine de iş vermesine rağmen yine başarılı olunamadı.

Ama halk gerçekten bu kez tam anlamıyla onların ne kadar sahtekâr olduğunu anladı..

Ne kadar Rus köleliğine yakın olduğunu gördü.

Artık halk sırtını çevirdi bunlara, şapa oturdular.

Allah bir daha o günleri bize göstermesin.

Encamımızı hayırlara tebdil eylesin..

Halkımızı muvaffak etsin…

Böyle dua etmekten başka bir şey demiyoruz.

Ancak en büyük dua kahraman fedakâr Mehmetçiklerimiz ve imanlı yürekli cesaretli polislerimize olsun.

En derin saygı ve sevgilerimizle

Hayırlı cumalar…