ATEŞTEN GÖMLEK!

Nihayet! Ve Maşallah! Nazar değmesin!

Diyarbakırspor'daki "belirsizlik" son buldu!

Günlerdir "ne olacak" kara bulutları da dağılmaya başladı.

Kısacası; Yeni yönetim oluştu.

Ertelenen kongre de yapıldı,

Ve herkes "kısm-i de" olsa şimdilik rahat bir nefes aldı.

Tabi bu demek değildir ki; "sıkıntılar" sona erdi.

Her şey "güllük gülistanlık" oldu.

Ne maddi, ne de manevi "desteğe" artık ihtiyaç yok.

Veya Diyarbakırspor "bundan sonra" kimseye ihtiyaç duymayacak.

Kapıları çalmayacak, Valilik ile Milletvekillerinin "peşinde" koşmayacak.

İşadamlarına, Diyarbakır "ahalisine", "dilencilik" yapmayacak.

Kendini "amorti" edecek.

Gibi hayallere kapılmak "abesle" iştigal olur.

Veya Paraları akıtabilecek bir "oluşuma" sahip demek değil.

***

Niye demeyin?

Çünkü yeni yönetim de, dünkü kongrede "geçmiştekilerden" farklı değildi.

Hatta daha bir "zorunluluk" hasıldı.

Şöyle ki; Kongrenin "sağlıklı" yapıldığını söylemek.

Veya Diyarbakır'a ve Diyarbakırspor'a "yakışır" gerçekleştiğini ifade etmek zor.

Mümkün bile değil.

İlgisizliğin, vurdumduymazlığın ve sahipsizliğin resmi dün bir kez daha çekildi.

Hem de "beyinlere" montaj edilerek.

Taktir edersiniz ki; günlerdir yazıp çiziyorum.

Spor Editörümüz Saffet Azbay da "spor sayfasında" durumun takipçisi.

Yaşanan sorunlar ve bertaraf edebilecek "çözümleri" aktardık.

Kimi zaman isim verdik. Kimi zaman da etkili ve yetkililerin "beyinlerine" hükmetmeye çalıştık.

"Göreve" diye!

Bunda ne derece başarılı olduk. Veya sonucu sağlamada ne kadar etki sağladık.

Bilemiyorum. Bunun taktirini size bırakıyorum.

Ancak bu süreç içerisinde; Diyarbakırspor'a "gönül" vermiş herkesten "olumlu" tepkiler aldık.

Tabi vermek istediğimiz "mesaj" yerine ulaşsa bile; dünkü resimde "istenilen sonucu" elde ettiğimizi söyleyemem.

***

Niye! Dedim de; "Kongre" Diyarbakırspor'a ve Diyarbakır'a yakışır bir ortamda geçtiğini söylemek mümkün değil.

Düşünün; Süper Lig'e aday bir kulüp.

Türkiye liglerinde üç takımı bulunan kentte kongre yapılıyor; ama kimse yok.

Ne ilin Bakanı, ne Milletvekili.

Ne Valisi, ne Belediye Başkanı. Ne de herhangi bir zat-ı muhterem.

Kimse yok. Protokol "sayılabilecek" isim dahi yok.

Ne yazık ki; son zamanlarda Diyarbakırspor "kongrelerinde" bu görüntüler sıkça yaşanıyor.

Garip mi, yoksa olağan mı veya sıradan bir durum mu?

Onun yorumunu size bırakıyorum.

Dün sabah Diyarbakırspor'la alakalı "telefon" trafiğim oldu.

Kiminle, nasıl ve neyin üzerine gerçekleştiğine dair "detaya" inmeyeceğim.

Ancak; Diyarbakırspor'un "kayyuma" gitmemesi yönünde "çabam" olduğunu söyleyebilirim.

Sanırım bunu da "aleni ifşa" etmem, telefon trafiği içerisinde olduğum şahsiyetler noktasında hakkım olsa gerek.

Belki "birileri" alınabilir. Ama olsun. Bari; Diyarbakırspor bir yönetime sahip oldu.

Onun için de; dünkü atmosfer "zorunluluk" hasıl etti.

Çünkü; organizasyon sıfır. Delegelere saygı desen yok.

Aslında; Diyarbakırspor'a saygı duyan kalmamış.

***

Niye derseniz?

Herkes bir hesap içerisinde.

Kimi "istikrar oluşmasın, bize hep ihtiyaç duyulsun".

Kimi; "Biz yokuz, ama kontrol bizden çıkmasın"!

Kimi; "Aman bana bulaşmasın. Paramla rezil mi olacağım"!

Kimi de; Diyarbakırspor üzerinden "şartlı" getirim istiyor.

Ve daha nice "kapalı kapılar" ardındaki hesaplar.

Anlayacağınız Diyarbakırspor "dört başlı bir mahmur"!

Siyasilere yüklenmeyeceğim. Yüklensem; yine diyecekler ki; en ucuz yolu seçti.

Vur abalıya diye..

Onun için de; bugün "onları" es geçeceğim.

Nasıl olsa onlar bizi "es" geçiyor ya. Biz geçsek ne olur?

Çünkü "mahalli seçimlerin" sancısıyla "önlerini" göremiyorlar(!).

Hangi ismi, hangi yerden "Belediye Başkan adayı" gösterebiliriz.

Ya da hangi "akrabaya" bir hamle geliştirebiliriz.

Uğraşı içerisinde olmalarından dolayıdır; "ilgisizlikleri ve gelmeyişleri"(!)

Yoğunlaaar..

***

Neyse!

Diyarbakırspor'un dünkü "kongresi" içime sindi diyemem. Ancak; "hiç yoktan iyidir".

Dr. Abdurrahman Yakut başkanlığında 24 kişilik liste bugünden itibaren Diyarbakırspor "yönetimini" teşkil etmekte.

Yakut'un kongrede ifade ettiği bir söz vardı. "Diyarbakırspor ateşten bir gömlek" diye!

Doğru bir söz. Çünkü; bu kadar "sinsi senaryoların" üretildiği ortamda; "yönetim" oluşturmak.

Ve Başkanlık görevini üstlenmek zor. Yakut bugüne kadar; Diyarbakırspor'da birçok görevde bulundu.

Başarılı da.. Ama Başkanlık ilk kez.

Düşünüyorum! Diyarbakırspor "parasızlık" yüzünden dağılmadı mı?

Evet. Şu an "gırtlağa" kadar da borçta.

Ki Başkan Yakut'un da "alacağı" var. Sanırım 2,7 milyon YTL civarında. Futbolculara ödenen çekler..

Geçmişten kalan 15 milyon YTL. Hemen ödenmesi gereken 2 milyon YTL futbolcu alacağı.

FİFA'ya ödenmesi gereken 500 bin YTL. Aylardır ödenmeyen teknik eleman maaşları.

Yıllardır maaş alamayan personeller. Para olmadığı için otobüse akü alamayıp "genç takımını" idmana ve maça götüremeyecek kadar "darda" kalan bir Diyarbakırspor'u nasıl yürütecek?.

***

Bu ağır bir yük. Ve altından kalkılamaz borç Yakut'un önünde.

Ve omuzlarında. Nasıl üstesinden gelecek bilemiyorum.

Allah yardımcısı olsun. Onun için de; "bari bunu elden kaçırmayalım" diyerek sesleniyorum.

Ki her zamanki klasik deyim olacak.

"Herkesin desteği şart"!

Artık sen-ben kavgaları bitmeli, siyasi çekişmeler uğruna Diyarbakırspor'un harcanmasına son verilmeli.

Yoksa değil 1 Abdurrahman Yakut ve yönetimi,100 tanesi gelse fayda etmez.

Durumu bir adım öteye götürmez. Yine de bilgi ve birikimi, bu işteki deneyimiyle Yakut'un başarılı olacağına inanıyorum.

Çünkü kendinden emin olmasa idi; "elini değil" başını taşın altına koymazdı.

Sonuç itibariyle; "Yönetime" hayırlı uğurlu olsun.

Ve Kendilerinin şahsında Diyarbakırspor'a krizden uzak günler diliyorum.