KİBİR İSTİKAMETİ KAYBETTİRİRSE!..

AK Parti’nin 8. Olağan Kongresi yapıldı..

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bir kez daha kurucusu olduğu Partinin Genel Başkanı seçildi..

Partinin A Takımı diye tabir edilen MKYK’sı da belirlendi..

Eski ve yeniler!.

36 isim yerini korudu..

Kadroya yeni dahil olanlar ise 39… 

Yüzde 52’lik bir değişim!..

Yeterli düzeyde mi, tartışmalı?..

“Riski üstlenen kararı verir!”..

O riski üstlenen de Cumhurbaşkanı Erdoğan’dır..

Zaten, 22 yıldır Partiyi sırtında taşıyarak bunu tescil ediyor!

Neyse!..

Bugüne özgü, “kimler geldi, kimler gitti..?”

MYK’da, kimlerin üzeri çizildi, kimler görev aldı..

Baba, oğul, yeğen, amcanın parti kadrosunda yer alışları!

Erdoğan’ın, Teşkilattan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Erkan Kandemir’i tersleyen, el hareketi..

Kongredeki üstlendiği davaya dair konuşmasının içeriği..

İç ve dış yansımalar!.

AK Parti, İyi Parti ekseninde gel gitler yaşayan İstanbul Milletvekili M. Salim Ensarioğlu’nun Partiye katılımı..

Aynı aileden iki isim!..

Amca ve yeğen..

Bilahare gelişmeler noktasında, buradan hasbi hal edeceğiz..

Ama bugün, Diyarbakır’ın özeline odaklanmak istiyorum!..

Temsiliyet ölçüsü neden sıfıra indi?..

Ankara’dan Diyarbakır’a, Diyarbakır’dan Ankara’ya bakışta arıza-i durum nedir?!..

Farklılık arz etse de, sonuç ne yazık ki, iktidar nimetinde, kaybeden Diyarbakır!…

***

Resmi büyütelim!...

Diyarbakır AK Parti’de temsiliyet açısından 24 yılda ne oldu, ne bitti, ne hale gelindi?!..

Milletvekili,

İl Başkanlığı,

İlçe Teşkilatları..

Kadın ve Gençlik kolları..

Tabi ki, Partinin MKYK’sı..

Deriz ya hep, “kimler geldi, kimler geçti bu mahallenin sokağından!!”

Düzinelerce isimler yazıldı, silindi?!!..

Lakin o meşhur söz var ya!!..

Erdoğan’ın da sürekli dillendirerek altını çizdiği vecize söz!…

"Baki kalan bu kubbede hoş bir sada imiş."

Belki, “isimler fani, baki olan davadır” hakikatiyle, dile getirmek istediğime kilit vurulabilir..

Ama her davanın, bir de kendisine has egemen olduğu alanlarda temsiliyeti tartışılmazdır?!..

Vaki mi hoş bir seda bırakan..

İşte bu noktada, Diyarbakır’ın özeline mercek tutarak, o kritik, can alıcı soruyu soruyorum?…

Kaldı ki, bu merceği yine Erdoğan’ın ifadesiyle, icra ediyorum!..

Önemli olan davaya odaklı, istikameti kaybetmemektir..

Ne yazık ki!…

Bugün geldiğimiz noktada demek ki vahim bir istikamet, kaybı söz konusu olduğu içindir ki, AK Parti kadrosunda, temsiliyet yok..

Gelen ve gidenler bilaistisna hepsi demek zorundayım!!..

Mevcut tablo, parti açısından acı bir gerçek..

Hırs aklın önüne geçtiğinde istikamet kaybediliyor, çizilen rota dağılıyor demek ki?.

Geride, hoş bir sada bırakılmıyor!

Neticede dört bir tarafı enkazla çevrili yerel siyasi işleyiş kalıyor!…

İsimlere odaklanmıyorum..

Dönemlere de atıfta bulunmuyorum..

Genel bir profille indirerek aktarıyorum bu fikri beyanımı!!..

Kibir!..

Hele bir de bağacına hırsı eklediniz mi?!

Vay ki vay..

Siyasi bazlı abideliği fecaat olur..

Korkunç bir yıkım yaratır?..

Hal böyle olunca da…

Gel de böylesi bir karakterden uçmayı, ya da yüzmeyi, koşmayı bekle!..

Ehil ve liyakattan söz et?..

Ne mümkün?!..

Öyle ya!..

Seçmenini hakir gören..

Hakikatlere gözünü kapatan..

Seçeni de, seçileni de, önemseme!

Seçimden seçime,

Parti liderinin seçim bölgesine intikalinden intikaline..

Bakanlara..

Ya da üst düzey kamu görevlilerinin arz-ı endamında; hazır bulunmanın ötesinde gitmeyen..

Şehrin..

İlçelerin..

Seçmenin ve o bölgenin tüm ahalisinin sosyal, siyasal, ekonomik, kültürel, meselesine kafa yorma!..

Geleceğe dair projelerin üretimine katkı sunma..

Yatırımlara öncülük etme!..

Kamu kurum ve kuruluşlarının işleyişinde sosyal adaleti tesisine fikir üretme!..

Sadece ve sadece kendine, çevrene, eşine ve dostuna odaklan!..

Kayırmada bulun..

Deyin böylesi bir siyasi kibir ve bencil abidelikten, şifa, sıhhat, başarı, kazanım  beklenilir mi?!

Maalesef..

Ne seçmen, ne de dava diye yola çıkan partiye zerre-i miskal, hayır gelmez?

Zaten, her dönem yenileme, değişim deniliyor ise de gelen gideni aratıyor?!

Hazin bir tablo..

24 yıldır bu böyle..

İşte bugün ne yazık ki, istikamet kibir ve hırsın egemenliğiyle, Diyarbakır için, siyasi temsiliyet yönünde, yıkımla son buldu..

22 yıllık AK Parti iktidarında;

Ya Bakanlık..

Ya MKYK

Ya da MYK’da illa ki temsil edilen, Diyarbakır var iken!..

Gelinen aşama itibariyle bugün parti üst düzey kadrosunda esamesi okunmuyor!.

Diyeceksiniz ki!..

Vebal kimin..?

Yukarıda özetle aktardığım analiz, sorunun yanıtını içeriyor..

Biliyorum!..

Tabloya dair,  kimi dostlar gocunacak, gönül koyacak!..

Bizim ne kabahatimiz var diye?!..

Mevcut hal yaşla-kuruyu birlikte imha etmektedir!!..

Yoksa, bir kalıntı kalırdı..

Neyse, önemli olan bundan sonra parti düzeyinde çıkarılacak derslerdir..

Sonuca dair özeleştirisini vermektir!..

Bunun için de, hırsa sahip, kibirden arınmış yiğit gerek?!

Özetle!..

Aşkınan koşan yorulmaz..

Davası olmayanın sevdası da olmaz..

Nokta!..

***

GÜNÜN SÖZÜ..

İstikametini kaybetmeyen, yürekleri de karartmaz!..