KUSUR KİMDE?
Partilerin "stratejileri". Gösterilecek "adaylar".
Ve bu yönde "yoğunluk" kazanan kulisler. "Heyecan da" giderek tırmanış göstermekte.
Kısacası; "pür dikkat" çekilmişiz, seçimlere.
Tabi öbür yandan, "Oda seçimleri" de var.
Bu alanda da "heyecan" ve stratejiler "yüksek"!Ticaret Borsası, Ticaret ve Sanayi Odaları.
Sendikalar ve diğer "sivil toplum" örgütleri. Anlayacağınız; 2009 yılı "seçim yılı".
Hatta şimdiden bile konuşuluyor.
Mahalli Seçimlerin "doğumu", Genel Seçimlerin "hamileliğine" işaret olabilir diye.
Siyasal iktidar "başarı ve başarısızlık" grafiğine göre; bu "hamleyi" gerçekleştirebilir.
Erken ya da Baskın seçim.
Durum sandıktan çıkacak, negatif veya pozitif sonuca bağlı.
Sonucu hep birlikte göreceğiz.
Ondan sonra; "olabileceklere" eğilim gösteririz.***
Neyse! Bugünkü sohbetimiz "mahalli seçimlerle" alakalı değil.
Oda seçimleriyle alakalı. Ticaret ve Sanayi Odası ve Ticaret Borsası.
Her iki "kurumla" ilgili yoğun bir "kulis" söz konusu.
Kimi "mevcut" yönetimi devirmek, kimi de mevcut yönetimin "kalması" için çaba sarf ediyor.
Bu "işlev" sürdürülürken; "gündemi" meşgul eden vakalar da gelişmiyor değil.
Önümüzdeki günler de; "bu alanda" bir hayli tartışmalar gelişecek.
Özellikle "Kimin neler" yaptığı...
Ve kimlerin "kimi" kolladığına ilişkin.
***
İki dönemdir Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanlığını Fahrettin Akyıl "yürütmekte"!
Üçüncü döneme de "aday". Rakibi de yok değil. Var.
Ocak ayının ikinci haftasında "durum" netleşecek?
Kim kazanacak, kim kaybedecek, Akyıl kazanacak mı, kazanmayacak mı?
Şimdiden bir şey söylemek, ya da "kraliyetten" söz etmek yanış olur.
Demokrasidir ve demokrasinin nimetidir "seçilmek"!
Bir de, iki de, üçte hatta dörtte olabilir.
Ancak "kriterler" önemli.
Benim bugün için "eğilim" göstermek istediğim mevzuu; Akyıl'ın "kaç kez seçileceğiyle" alakalı değil.
O ayrı bir fasıl. Zaten "zaman" içerisinde konuşacağız.
Ancak bugün "üzerinde" durmak istediğim; son günlerde "tartışılan" Hayvan Pazarı "işletmeciliği".
Ve bu paralelde gelişen vakalar.
***
Hatırlarsanız; Diyarbakır'ın "köhne" bir hayvan pazarı vardı.
Her türlü "sağlıksız" ortamı içeriyordu.
Çamur mu, toz mu, kirlilik mi?
Ne Altyapı ne de üst yapı, hiç bir şey yoktu.
Büyükşehir Belediyesi "duruma" karşılık kent dışında "Modern bir Hayvan Borsası ve Mezbahası" yaptı.
2006 yılının 10'üncü ayında da, "protokolle", burayı Ticaret Borsası'na üç yıllığına kiraladı.
Hayvan Borsası için 33 madde, Mezbaha için de 28 maddelik "protokol" imzalandı.
Protokol Ticaret Borsası adına Fahrettin Akyıl, Büyükşehir Belediyesi adına da Dr. Remzi Diken imza attı.
"Üç yıllık" kira bedeli olarak da 956 bin YTL' de karar kılındı.
Bu para, Belediye'ye 2007 yılının Mart, Haziran ve Eylül aylarında "üç eşit" taksitle ödenecek hükmü konuldu.
***
Yine hatırlarsanız Hayvan Pazarı "Ticaret Borsasına" dahil olduktan sonra; "anlaşmazlıklar" gündeme geldi.
Eski Hayvan Pazarı'nda bulunan "Esnaflarla-Ticaret Borsası" arasında.
Haksızlık var, keyfi uygulama var diye. Basına da yansıdı.
Sonra; Ticaret Borsası "Üç yıllığına" kiraladığı "Hayvan Borsası”nı Üçüncü kişiye kiraladı.
Yani bir başka kişiye. Aylık kira bedeli de; 50 bin YTL.
Bu firma da; kendi ölçeğinde "serbest piyasa(!) hesabıyla; "iş yerlerini" pazarladı.
Kaça pazarladı, kazancı nedir "onlar" esnafla kendi aralarındaki "protokolde" yazılı.
Bir hayli "kazanç sağladığı" söyleniyor? Tabi bu kazanç "işyeri" faaliyette olduğu süre içerisinde.
***
Evet. Gelelim "durumun" perde arkasına.
Yani "saklı" tutulan olup-biten vaka ve bu vakanın "geldiği" noktaya.
Detaylarını "manşet" haberde okuyacaksınız.
Onun için de fazla ayrıntıya girmiyorum.
Az önceki "anlattıklarım" da durumun görülen yüzünün özeti.
Şimdi görülmeyen yüzüne bi bakalım.
Yani; "kafaları" karıştıran noktaya.
Şuan; Büyükşehir Belediyesi, Ticaret Borsası ve Üçüncü kişi olan Alkan "firması", üç ayrı noktada "mahkemelik"!
Nedeni de; "Usulsüz" işlemler?
Şöyle: Büyükşehir Belediyesi'ne gelen Müfettişler "Hayvan Pazarı"yla alakalı araştırmada, buranın "üçüncü kişiye" kiralandığını tespit ediyor.
Protokolde de "buranın üçüncü" kişiye kiralanacağı hükmü yok.
Protokoldeki "maddeler" tamamen, Oda ve Belediye "geçiyor.
Müfettişler kiralanan üçüncü kişiyle, Belediye ve Ticaret Borsası arasındaki "anlaşılan" kira farkının bulunduğunu ortaya koyduktan sonra; çıkan farkı "zimmet" diye kabul ediyor.
Böylece Büyükşehir Belediye Başkanlığına 2 Milyon YTL'ye (2 Trilyona) yakın zimmet çıkıyor.
***
Bu zimmet davası şuan Sayıştay'da.
Büyükşehir toplam 61 maddelik protokolde; "söz konusu" yerin üçüncü kişiye "kiralanamayacağını"!
Olabilecek "gelişmelerden" kendilerinin "haberdar" edilmesi gerekirken, edilmediğini.
Ticaret Borsası'nın "usulsüz" işlemlerinden dolayı "bu zimmetin" çıktığını savunuyor...Haklı da görünüyor gibi. Çünkü; iki kurum arasındaki "anlaşmada" tek bir cümle "üçüncü" kişiye kiralanabilir.Ya da işletmeye verilebilinir "hükmü yok"..
Belediye bu "minvalde" "Protokolü" tek taraflı iptale gidiyor.
Yani; "Belediye ile Borsa" şuan için yolları ayırmış, kılıçları da çekmiş görünüyorlar.
Bundan sonra ne olacak belli değil?
Tabi mevzu burada bitmiyor.
Bir de; "üçüncü kişi" konumunda olan Alkan firması var.
Onların ruhsat talebi Belediye tarafından red edilmiş.
"Muhatabımız" değilsiniz denilerek.
Alkan firması da "Yürütmeyi Durdurma" kararı alma peşinde.
***
Belediye ve Ticaret Borsası "ortaya çıkan" 2 milyon YTL civarındaki "zimmeti" nasıl çözecekler?
Ödenip, ödenmemesi noktasında nasıl bir "strateji" ortaya koyacaklar?
Şuan var olan bir "çözüm" yok. Onu yargı "karara" bağlayacak.
Anlayacağınız Mevzu "Arap saçı" misali.
Ancak; "durumun" iç dünyasında bir hayli "çelişkiler ve kuşku götüren noktalar" söz konusu.
Sonuç itibariyle gündeme gelen "usulsüzlük kim de?" sorusuna; Bakalım Büyükşehir Belediye Başkanlığı, Ticaret Odası Başkanlığı "nasıl" resmi bir yaklaşım gösterecek. Ve bize gönderecekleri cevap ne olacak?
Aslında Akyıl'la konuyu konuştum. "Tek iddiası var, bizde usulsüzlük yok. Konu bizim dışımızda" diyor.
Her halükarda bekleyip göreceğiz; "kim kamuoyunu" ikna edecek.
Ve doğru bilgilendirecek. Bekleyip göreceğiz.
Bol güneşli güzel bir hafta sonu dileğiyle.