N.Ç,Adaleti veren Hâkim ve Sübyancılar!

N.Ç.
Diyor ki; Yargıtay'ın "adaletsizlik" ihtiva eden kararına karşı.
Ben de; "Hukukçu" olacağım, bunun için mücadele edeceğim.
Ki, Beni 12 yaşında "emellerine" alet edenlerden hesap sormak.
Ve benim durumuma düşenlere "kol kanat" germek için.
Evet,
Mardinli N.Ç.
Malum, bu isme Türkiye 9 yıl önce "fuhuş’a" sürüklendiği.
Kendisinden, onlarca yaş büyük kişilere "para karşılığında" satıldığı.
12 yaşındayken; "bu batağa" sürüklenmiş.
Bir ihbar, bir şikayet üzerine "Sübyancıların" maskesi düşmüş.
Hadise; Polise ve sonra Yargıya "intikal ederek", bugüne gelindi.
İşte; O günden bugüne "asrın" ahlaki erozyonunu ortaya koyan dava, N.Ç olarak bilindi.

***

 

9 yıl geçti. N.Ç o gün 12 yaşındaydı.
Yaşı küçük olduğu için de; "hukuki" bazda, isminin baş harfleri yazıldı.
Bugün; 21 yaşında, reşit. Artık büyük ve yetişkin.
Ama ülke kamuoyu onu hala da 12 yaşındaki N.Ç olarak biliyor,
Gerçek, Adı yazılsa öyle tahmin ediyorum ki, "kim bu kız?" deriz.
Ancak N.Ç dersek, biliriz ki; "aşağılık" hadisenin mağduru.
N.Ç.
9 yıl sonra Yargıtay'dan gelen; "kendi rızasıyla" fuhuş yaptığına ilişkin kanaatle, "sübyancılara" verilen ceza indiriminden dolayı tepkili.
Aslında, salt kendisi değil, "kararı" duyan ülke ahalisi de, "şokta"  ve infial derecesinde.
Hükümette, Yargıçlar da, hukukçular da. Herkes, "bu nasıl bir adalet" ve bu "nasıl karar hükmü" diyor.
Siyasal, İktidar yaşanan "adaletsizlik" hal-i duruma karşı, "yasa" hazırlığına girdi.

 

***

 

Dün, "N.Ç'nin" rızası vardı kararının altına imza atan hakim konuştu.
TV8'de.
Diyor ki; "Hukuka ve vicdana göre karar veririz".
Başka; bir savunma ifadesi olur mu?
Zihnim ve aklım almıyor.
12 yaşında ki; Bir kız çocuğu "birileri" tarafından, "fuhuş’a" zorlanıyor.
Ve, Mardin'in "ensesi", cüssesi ve tabi ki "beli" kalınların.
Polis mi, Asker mi, memur mu, ileri gelenler mi. Yaşlı mı, genç mi?
Hepsi, tam da 32 kişi. Bir değil, bir kaç kez birlikte oluyor.
Henüz; İlköğretim Okulu'nu bitirmiş bir çocuk.
Fuhuş’u, birlikte "yatmayı"
Rızasıyla; "olabilir mi", kendinden cüsse ve yaşça büyük adamlarla birlikte olabilmek.
Diyelim ki; "Rızası dahi" olsa, 12 yaşındaki "kız çocuğunun" böylesi bir rızası nasıl muteber olur?

 

***

 

Spiker, soruyor karara imza atan Yargıtay 14. Ceza Dairesi Hâkimi Fevzi Elmas'a.
"Vicdanınız rahat mı?" diye.
"Biz incelediğimiz bütün dosyalarda gerek kanuna, gerek vicdana uygun olmazsa imza atmayız" yanıtını veriyor.
Velhasıl; davanın oluşa gelişi gibi, hukuki mecrası da, Yargıtay'dan çıkan karar da.
Enva-i şekille; "hem hukuki, hem de vicdanı" tahribata neden oldu tartışılmaz bir gerçek.
Kamuoyunda; "vicdan" sorgusuna neden olduğu gibi, "adalet" güvenini de sarsmıştır.
Nasıl ki; N.Ç 9 yıllık "işkence" süreci sonrasında "güvenim" adalete kalmadı diyorsa.
Ne yazık ki; ben 1991'den, bugüne kadar "yaşayıp-gördüğüm" hal-i durumdan dolayı, güven kaybı yaşıyorum.
Bir davada; "iki farklı" karar.
Aynı, Muhtevaya sahip, "suç nevisine" iki farklı, ceza ve beraat,
Sayın, Hâkim Elmas'tan ilginç bir de, "tepki geliyor".
Konuya; Beyin ve alaka gösterenlere yönelik. Haber ve yorum yapanlar için.

 

***

 

Diyor ki; Haber ve yorumlar "çocuğun kabuk tutmuş yarası adeta kazınarak tekrar travmalar devam etmektedir".
Yani yara kaşınarak, kanatılıyor.
Sanki Türkiye bir bütünlük içerisinde "kan revan" içerisinde değil diye.
Asıl; Kanayan hadise "kökten" tedavi edilecek ki, "kabuk" bağlamasın.
Yara, "her an için" kanamaya müsait olmasın.
N.Ç. 9 yıl ve öncesindeki bir yıl, "küçük bedeniyle", zaten "bilumum" geçirdi travmalar.
Bugün; 21 yaşında 'o günlerin ve geçirdiği zaman sürecinin", adaletini beklerken.
Asıl; Yediği ikinci "darbe" verilen "rızasıyla" ceza indirimi ve beraatlarla, yedi.
Ne diyelim?
Üstadın ifadesiyle unutmamak gerekir, bir de "İlahi Adalet" vardır.

 

***

Gelelim; N.Ç'ye "kendi rızasıyla" fuhuş yapan "sübyancı tecavüzcülerin"  kimliklerine.
Bugüne kadar; Aleni bir şekilde "isimleri" ve unvanları pek "ifşa" edilmedi.
Sadece; Polis, asker ve memur ile hatırı sayılır kişiler denilerek, "haber ve yorumlar" yapıldı...
Dün; Fatih Altay'lı, mahkeme tutanağıyla "hepsini", köşesine taşıdı.
Bakın; Kimler bu "sübyancı tecavüzcüler" diye.
Bizde, İktisap ederek buraya alıyoruz, "sübyan tecavüzcülerini".
Bilelim; Kimler olduğunu ve "adalet-sizlikle" ne kadar ceza aldıklarını.

 

***

 

Ersun Erdemir: Jandarma Yüzbaşı. 15 yaşından küçük kızın ırzına geçmek suçundan 5 yıl hapis verildi, iyi hal indirimiyle 4 yıl 2 aya indirildi.
Şeyhmus Cansin: Bayındırlık Müdürlüğü’nde işçi. 15 yaşından küçük kızın ırzına geçmek suçundan 5 yıl hapis verildi, iyi hal indirimiyle 4 yıl 2 aya indirildi.
Hamit Abdulsemetoğlu: Matbaacı. 15 yaşından küçük kızın ırzına geçmek suçundan 5 yıl hapis verildi, iyi hal indirimiyle 4 yıl 2 aya indirildi.
Mehmet Seyitoğlu: Ziraat Bankası’nda memur. 15 yaşından küçük kızın ırzına geçmek suçundan 5 yıl hapis verildi, iyi hal indirimiyle 4 yıl 2 aya indirildi.
Şeyhdavut Oruç: Derik Belediyesi’nde memur. 15 yaşından küçük kızın ırzına geçmek suçundan 5 yıl hapis verildi, iyi hal indirimiyle 4 yıl 2 aya indirildi.

 

***

 

Ümit Ergin: İlköğretim okulu müdür başyardımcısı. 15 yaşından küçük kızın ırzına geçmek suçundan 5 yıl hapis verildi, iyi hal indirimiyle 4 yıl 2 aya indirildi. Ömür boyu kamu hizmetinden men edildi.
Sabri Ajak: Traktör bayii. 15 yaşından küçük kızın ırzına geçmek suçundan 5 yıl hapis verildi, iyi hal indirimiyle 4 yıl 2 aya indirildi.
Silahattin Kuray: Beyaz eşya bayii. 15 yaşından küçük kızın ırzına geçmek suçundan 5 yıl hapis verildi, iyi hal indirimiyle 4 yıl 2 aya indirildi.
Mehmet Gatgar: TEDAŞ teknisyeni. 15 yaşından küçük kızın ırzına geçmek suçundan 5 yıl hapis verildi, iyi hal indirimiyle 4 yıl 2 aya indirildi.
Ali Atasoy: 15 yaşından küçük kızın ırzına geçmek suçundan 5 yıl hapis verildi, iyi hal indirimiyle 4 yıl 2 aya indirildi. Ömür boyu kamu hizmetinden men edildi.

 

***

 

Burhan Ertaş: 15 yaşından küçük kızın ırzına geçmek suçundan 5 yıl hapis verildi, iyi hal indirimiyle 4 yıl 2 aya indirildi.
Nizam Denli: 15 yaşından küçük kızın ırzına geçmek suçundan 5 yıl hapis verildi, iyi hal indirimiyle 4 yıl 2 aya indirildi.
Sadettin Deniz: 15 yaşından küçük kızın ırzına geçmek suçundan 5 yıl hapis verildi, iyi hal indirimiyle 4 yıl 2 aya indirildi.
Recep Sakız: Kızıltepe Kaymakamlığı’nda yazı işleri müdürü. 15 yaşından küçük kızın ırzına geçmek suçundan ve bunu birden fazla işlediği gerekçesiyle 5 yıl 10 ay hapis cezası verildi, iyi hal indirimiyle 4 yıl 10 ay 10 güne indirildi.
Ahmet Günay: TEDAŞ vinç operatörü. 15 yaşından küçük kızın ırzına geçmek suçundan ve bunu birden fazla işlediği gerekçesiyle 5 yıl 10 ay hapis cezası verildi, iyi hal indirimiyle 4 yıl 10 ay 10 güne indirildi.
Kerem Aykaç: 15 yaşından küçük kızın ırzına geçmek suçundan ve bunu birden fazla işlediği gerekçesiyle 5 yıl 10 ay hapis cezası verildi, iyi hal indirimiyle 4 yıl 10 ay 10 güne indirildi.

 

***

 

Şemsettin Aslan: Nakliyatçı. 15 yaşından küçük kızın ırzına geçmek suçundan ve bunu birden fazla işlediği gerekçesiyle 5 yıl 10 ay hapis cezası verildi, iyi hal indirimiyle 4 yıl 10 ay 10 güne indirildi. (Fuhşiyata tahrik suçundan 7.5 yıllık zamanaşımı dolduğundan dava düşürüldü.)
Hamit Aydın: Ziraat Bankası’nda veznedar. 15 yaşından küçük kızın ırzına geçmek suçundan ve bunu birden fazla işlediği gerekçesiyle 5 yıl 10 ay hapis cezası verildi, iyi hal indirimiyle 4 yıl 10 ay 10 güne indirildi.
Harun Uras: Muhtar. 15 yaşından küçük kızın ırzına geçmek suçundan ve bunu birden fazla işlediği gerekçesiyle 5 yıl 10 ay hapis cezası verildi, iyi hal indirimiyle 4 yıl 10 ay 10 güne indirildi. (Fuhşiyata tahrik suçundan 7.5 yıllık zamanaşımı dolduğundan dava düşürüldü.)
Mahmut Telli: Derik Ziraat Odası Başkanı. 15 yaşından küçük kızın ırzına geçmek suçundan ve bunu birden fazla işlediği gerekçesiyle 5 yıl 10 ay hapis cezası verildi, iyi hal indirimiyle 4 yıl 10 ay 10 güne indirildi.

 

***

 

Teyyar Salman: Orman İşletme Şefliği’nde şoför. 15 yaşından küçük kızın ırzına geçmek suçundan ve bunu birden fazla işlediği gerekçesiyle 5 yıl 10 ay hapis cezası verildi, iyi hal indirimiyle 4 yıl 10 ay 10 güne indirildi.
Enver Adanç: 15 yaşından küçük kızın ırzına geçmek suçundan ve bunu birden fazla işlediği gerekçesiyle 5 yıl 10 ay hapis cezası verildi. Kamu hizmetinden ömür boyu men edildi.
Şeyhdavut Dora: 15 yaşından küçük kızın ırzına geçmek suçundan ve bunu birden fazla işlediği gerekçesiyle 5 yıl 10 ay hapis cezası verildi, iyi hal indirimiyle 4 yıl 10 ay 10 güne indirildi.
Cuma Uraş: Mardin Vakıflar İmareti’nde çalışıyor. 15 yaşından küçük kızın ırzına geçmek suçundan ve bunu birden fazla işlediği gerekçesiyle 5 yıl 10 ay hapis cezası verildi, iyi hal indirimiyle 4 yıl 10 ay 10 güne indirildi.
Rıdvan Bayraktar: 15 yaşından küçük kızın ırzına geçmek suçunu birden fazla işlediği gerekçesiyle 5 yıl 10 ay hapis verildi, ancak iyi hal ve yaşının olay tarihinde küçük olmasından dolayı cezası 3 yıl 10 ay 20 güne indirildi.
Abdülaziz Sarıoğlu: Dava açıldı, ancak eylem teşebbüs aşamasında kaldığı gerekçesiyle ve iyi hal indirimleriyle 1 yıl 4 ay 20 gün hapis verildi.
Emine Akyol: Gündelikçi. Irza geçmeye iştirak ve Fuhşiyata tahrik suçlarından 9 yıl hapis.
Türkan Temel: Irza geçmeye iştirak ve Fuhşiyata tahrik suçlarından 9 yıl hapis.

 

***

 

Evet, kimi ararsanız, hangi unvanı sorarsanız var.
Yani; "yok yok'lardan".
Diyebilir misiniz; aha bu şahsiyetlerin "ne yaptığının farkında" olmadığını.
Ve "iyi hallere" sahip, zevat olduğunu.
Bilemiyorum.
Ama herkes artık biliyor ki, N.Ç'nin "davası" bu adaletsizlikle son bulduysa.
Bakalım; Siirt'teki "iğrenç" davanın, akıbeti nasıl bir "adaletsizlikle" son bulacak.
Düşünün; Yıllar geçti hala davanın "aranan" ve bulunamayan sanıkları var.
Gel de; "Adaletin kestiği parmak acımaz" de.
Ben; diyemem, siz diyebilir misiniz, onu da bilemem?
Hayırlı cumalar.