PKK'LI KORUMA; NE İŞ YA!…
Gazetenin manşeti!… "Eronat'ın Koruması PKK'dan Gözaltında?.." Biliyorum, siz de benim gibi ilk duyduğunuzda, "yok ya" demiş, ardından da "ne iş" ikilemiyle şaşıp kalmışsınız!… Öyle ya, Ak Parti Diyarbakır Milletvekili Oya Eronat ile PKK'lı olduğu iddia edilen bir polis koruması!!… Çöz çözebilirsen!..
***
Çünkü, "PKK'nın canını yaktığı, evladını katlettiği biri" diye biliniyor.. Birer dönem arayla AK Parti Diyarbakır Milletvekili seçildi.. Ki hala vekil… Nasıl böyle bir kişi tarafından en yakın koruma olarak; "korunur?".. Ki Meclis'te, PKK ile iktibası olan HDP'lilere "en çok laf söyleyen" bir Milletvekili görüntüsü, Eronat için çizilirken!.. Anlamak zor… Kadın koruma yerine Erkek koruma!...
***
M.Ö, Eronat'ın uzun yıllardır "yakın korumalığını" yapıyormuş!.. Diyarbakır'da… Ankara'da.. Eronat'ın yanından ayrılmayan biri. "En yakınında" bir çok özeline vakıf olan; "koruma polisi" M.Ö geçtiğimiz hafta Cuma günü, PKK'yla "ilişki içerisinde" olduğu gerekçesiyle "gözaltına" alınıyor… Ki, Diyarbakır'daki evinden alınıp, Kayseri'ye götürülüyor.
***
17 Aralık 2016'da, 15 Askerin şehit edildiği otobüse bombalı saldırının soruşturması kapsamında, gözaltına alınanlar arasında bulunuyor; M.Ö.'nün evindeki aramada, 25 farklı "sahte kimlik" bulunmuş..
***
Soruşturmanın fazla detayına vakıf değilim!.. Ama basına yansıdığı kadarıyla; Kayseri'deki katliamın faili ve emir veren kişi olarak gösterilen Ferhat Tekiner'e "sahte kimlik düzenleyip" yurt dışına çıkmasını sağlamış, M.Ö… Önceki gün M.Ö, Tekiner dahil toplam beş kişiyle birlikte tutuklanarak cezaevine gönderildi..
***
Peki, tüm bu olup bitene Eronat ne diyor?… "Bilahare konuşacağım. Şuan dosyada gizlilik kararı var"?..
Mevzuya "ne iş ya, yok ya" diyerek başlamıştık.. Şimdilik virgül koyalım diyorum!!… İşin içerisinde; FETÖ "parmağı çıkarsa" öyle ya; "FETÖ" her libasa dönüştüğü için "neyse ben şaşmam?" der çıkıyorum işin içinden!… Ama bu mevzu çok derin!
***
HEPSİ KUYRUKLU YALAN?..
Gürsel Tekin'e dair, kararı siz verin!.. Ama, önce "bir mevzuya, mevzulara" vakıf olalım.. Malum Tekin daha önce "CHP'nin prenslerindendi(!)".. Bay Kemal'in de "hınk deyicisi" idi.. Sonra ne olduysa, "sivrilme mi, meşhur kasetin arka aklı mı" her ne ise; "tıraşlandı?"..
Tekin!.. Parti içi "muhalif" bir isim oldu?. Tıpkı, İnce gibi.. Bay Kemal "en büyük" hasım.. Yoksa; CHP'nin oyları yüzde 16'lara düştü… Kaç seçim kaybettik.. Ve şu çıkışı da yaptı.. Bizimle yol yürünseydi; CHP'nin oyları "şimdilerde" yüzde 51'in de üstünde olurdu?…
***
Sanki kendisi, hiç seçimlere katılmamış.. CHP'de çeyrek asrı geçirmemiş.. Baykal'la yol yürümemiş.. Bay Kemal'in "gözdesi" olmamış gibi!.. Biz diye başladığı cümlesiyle, CHP ülkenin ve milletin "umudu" diye nara attı..
Hasılı!.. Tekin kırdığı "icraatlarıyla" siyasetin en meşhur "gel gitlerinin" başını çeker hale geldi.. Ha bu arada, Tekin'i, CHP'yi bilmeyen; şu soruya yanıt arar hale geldi. Tekin CHP'li mi, Çökerten mi?..
***
Bakınız, İzmir'deki depremle ilgili bir sosyal medya paylaşımı oldu.. "Koyun can derdinde, kasap et derdinde?" misali bir durumu olacak.. Ama, Tekin'in "neyin devşirmesinde" olduğu, bilinmez denklem misali!…
Dedi ki!.. "Depremde Bayraklı Kaymakamlığı ve Kızılay Kan Merkezi binası da yıkıldı.." Ve bu ifadesini uzatarak, sözde hükümete vurma adına; "Kendi binalarının güvenliğini sağlayamayan devlet, vatandaşın canını nasıl koruyacak?" diye laf etti..
***
..Ve bu laf, kısa sürede gündem oldu!… CHP'liler de, "Sorgusuz sualsiz" işin içine daldı; beğenilerle!… Ama sonra, halk deyimiyle "yalancının mumu yatsıya kadar yanar" gerçeğiyle; "iddia sallama yalan?"…
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı!.. Bayraklı Kaymakamlığı.. Kızılay.. "Aha da yalanın" diyerek, Tekin'e "resimlerle, görüntülerle" cevap verildi!… Hadise "müfteri" bir noktaya geldi..
***
Bu kadar, anlatımdan sonra başlıktaki soruya gelelim.. "Tekin, CHP'li mi, Çöktüren mi?"…
Bile bile, aleni bir şekilde, "müfteri ilan" edileceği bir "okkalı yalanı" neden attı?.. Ve bunu da, CHP'lilere neden pazarlattı.
Yalanlar üzerine kurgulu siyasetle "oy mu devşirmeyi" düşündü.. Ki böyle bir düşünce, "seçmende" ters sille olur..
***
Yoksa; Bay Kemal'in partisinin kalesi olan İzmir'de "çaresiz" kaldığı için; "enkazlar kaldırılmıyor, insanlar enkaz altında" yalanına, kendi attığı yalanı "libas" olarak, giydirme adına mı yaptı?.. Ne dersiniz, hal-i duruma!..
Bir ekleme de yapayım!… "Şu müzik" mevzusu!.. Malum, deprem evresinde AK Parti'nin "Van ve Rize" İl Kongreleri oldu.. Faik Öztrak.. Bay Kemal ve Tekin'den geri kalmayarak, o da bir laf etti.. Dede ki; "Bebekler enkaz altındayken, AK Parti kongrelerinde müzik çaldırıyor"….
***
Bir de, Erdoğan'ın İzmir'e gece gelip, deprem bölgesinde incelemelerde bulunması.. Yaralılarla görüşmesi.. Depremzelerle olan görüşmelerinin FETÖ patentiyle bir de "döşenen" müzikle klipleştirilerek, sosyal medyada paylaşma, şeytanlığı..
İşte tüm bunlar; sıralı vaziyette "yatsıya" varmadan, seri şekilde "yalanlandı?"…
***
Ne diyor Muharrem İnce!?.. Partisinin liderine bunu diyor.. "Sıkıştığı zaman ortaya bir yalan atıyor, 'saray bizim içimizi karıştırmak istiyor'. İçinizi zaten kendiniz karıştırıyorsunuz siz. 'Atatürk' diyemeyen il başkanını hala orada tutuyorsun. Saray finanse ediyorsa bunun ismini açıklayacaksın, mecbursunuz buna. Böyle birisi yoksa, yalan söylüyorsanız da Atatürk'ün koltuğunda oturan birisi yalan söyleyemez"
***
İnce'nin bu beyanatına söylenecek tek söz var.. O da şu; "Vay anam vay!…" Vaziyet, CHP'nin son haliyle "siyasetin en derin çukuruna düşüşünün" ifadesi olsa gerek.. Büyük bir acziyetin dibi!..
***
KİM KAZANDI?…
Neyi mi!?… Neyi olacak; ABD'deki seçimleri?.. Doğru, siz ABD "seçimlerinden" bahsediyorsunuz!.. Yok; henüz kazanan belli değil?.. Ki, Amerikan halkı da, henüz "kim kazandı, kim kaybetti" bilmiyor?.. Şu an, okyanus ötesi çok ama çok karışık.. Görünen o ki, "iş ya karakolda, ya da mahkemede" bitecek gibi?!.. Lakin mahkeme ve karakol varsa!?…
***
Amerika'nın gözüne kestirdiği her ülkede "hortlattığı" hizip ve kutuplaşma enjeksiyonu, bu seçimde fena bir şekilde ABD'yi de sardığını görüyoruz.. Maşallah, be nezerbe!.. Haydi hayırlısı!…
***
Neyse, yazıya nokta koyduğumda halen Trump ile Biden "biz kazandık" kodundaydılar… Şu artık netleşti.. Trump kazansa; "Bidenizm" kendini idame edecek.. Biden kazanırsa "Trumpizm" hep direnç gösterecek… Yani, ABD artık "gırtlağa kadar" kutuplaştı!…
***
Pennsylvania’yı Trump "delegeleri" çoğunlukta kazanmış!… Bu hesapla, Trump Gülen'i "iade" eder mi?.. Neyse bu işi şimdi karıştırmayalım, bilahare…
***
Hele şu "anketçiler, anket şirketleri" ekran ekran, gazete gazete sütunlarıyla, ahkam kesenler nerde?.. Mangalda kül bırakmayan, fal üzerine fal inşa edenler neredesiniz ya!… Bi gelin ya cevap verin; "anketlerindeki" verilerin neden "tepe taklak" olduğunu!…
***
Nerde sizin, 8 ila 10 puan arasındaki farkın olacağına ilişkin iddialarınız.. Ve üzerinden tepinme halleriniz!?.. Nereye soktunuz da; seçim sonucunu bilinmez denkleme dönüştürdünüz; Amerika'yı karıştırdınız!?.. Kaçın kaçın; yüzsüzlüğünüze kaçın!.. ABD'yi ateşe attınız ya!…
***
İşte sizin bu "iki yüzlülüğünüzden" dolayı da, biz de kendi önümüzü göremiyoruz.. Bir türlü ülkemizde "bu seçim sonucu" nasıl karşılık bulur, mevzusuna giremiyoruz.. Kahrolasınız emi!..
***
GÜNÜN SÖZÜ..
Hükümdar köylünün yumurtasını alırsa adamları bütün tavukları alır.
***
HAYIRLI CUMALAR…
