SEÇİME DOĞRU!
Seçim,
Kesin olmamakla birlikte öyle görünüyor ki, Haziran'ın ikinci haftasında olacak.
Yani,
Muhtemelen 12 Haziran'da.
Evet!
6 aylık bir zaman dilimi var, seçim sandığının önümüze konulmasına.
Şu an;
Partilerin Genel Merkezleri başta olmak üzere...
Siyasetin,
Arka kapıları diye tabir ettiğimiz "ince koridorlu" kulis lobileri hareketlenmiş durumda.
Giderek de;
Hareketlilik yoğunluk alacak.
* * *
Siyasi Partilerin,
Teşkilatlar açısındaki "aday adaylığı" noktasında istifalar malum, bir kesimi için önceki gün son buldu.
AK Parti ve CHP.
İstifalar önümüzdeki günler de, devam edecek!
Tabi; "istem" üzerine, parti teşkilatlarında istifalar olabilir.
Ama;
Bürokratlar, Akademisyenler.
Ya da, özel ve kamu merkezli görev yapanların "istifa" furyasına da sanırım Şubat sonunda vakıf olacağız.
Diğer kesimler için; her vakit durum müsait!
* * *
Peki;
Diyarbakır'da "Partiler" açısından Milletvekili aday adaylığı için, istifa sadece AK Parti'de gelişti.
Diğerlerinde;
Şu an için "ses" yok... Varsa da bize meçhul!
Aslında,
Beklemek ve beklenti içerisine girmek de, yanlış olur.
Çünkü seçimin arenasındaki çekişme iki kesimde olacak.
Biri; AK Parti!
Diğeri; BDP (Bağımsız).
AK Parti'de, il ve ilçe istifalarının matematiksel yöndeki sayısı sanırım 5'i geçmiyor.
İstifa edenlerin de;
Kesin aday olacaklarını da söylemek "mevcudiyet" yönleriyle abesle iştigal olur.
Çünkü;
Siyasi kulislerde istifa edenler açısından söylenilene göre "dağ fare doğurdu" misali.
* * *
Her ne kadar;
6 ay gibi bir zaman var olmasına rağmen, İl Başkanı Baki Aksoy dışında pek şanslı ve dişe dokunur görünen yok.
Ki,
Baki Aksoy'un da, Diyarbakır'dan değil, Bingöl'den "aday adayı" olacağı konuşuluyor!
Tabi;
Bu adaylığı ve nerden olacağı noktasında sanırım bugün düzenleyeceği basın toplantısıyla kesinlik kazanacak.
"Ben şuradan adayım" diyecek!
Yani şimdiki görüntüye göre;
AK Parti'nin "aday" vitrinine yeni yüzler önümüzdeki zaman içerisinde ışık görecek.
* * *
BDP'den henüz bu yönde "esen" bir rüzgâr yok!
Erken deniliyor!
Ama kulislerden gelen bilgilerin ışığında mevcut milletvekillerinin "ekseriyeti" tasfiye edilecek.
İmralı ve Kandil;
Görüşlü "isimler" ağırlıkta olacağı konuşuluyor.
Bilginiz üzre;
Milletvekili kontenjan sayımız, 10'dan 11'e çıktı.
BDP bu kez;
4 Bağımsızla "kesin" sonucu alma uğraşını, kesin 5 bağımsızla gerçekleştirmeyi planlıyor.
Yani;
5 ismi Bağımsız Milletvekili adayı gösterecek.
* * *
Gelelim;
CHP'ye.
Ki son günlerde ekseriyetiyle "yerel bazda" hayli konuşulan bir siyasi mesele; CHP.
Mesut Değer.
Ve partiye yeni dâhil olan Sezgin Tanrıkulu "ekseninde" cereyan eden bir, çekişme!
Ciddi manada; "Parti içi" noktasında; huzursuzluk var!
Nitekim!
Bu "kabullenilmez" Sezgin Tanrıkulu'nun Değer cephesinde yarattığı olumsuzluklar...
Dün;
Kardeşi İl Başkanı Muzaffer Değer'in yazılı basın açıklamasına da yansıdı.
Açıklamada;
CHP'nin Diyarbakır'ın nabzını ölçme babında gönderdiği iki Milletvekili'nin gezi programında.
Genel Başkan Yardımcısı,
Sezgin Tanrıkulu'nun basına heyetle birlikte olduğu ve gezi programlarına katıldığı şeklindeki ifadeleri yalanladı.
Yani;
Yapılan gezi ve ziyaretlere Tanrıkulu katılmamıştır..."
* * *
Bir notta;
CHP KCK davasını bir heyetle takip edeceğini duyurmuştu.
Özellikle Sezgin Tanrıkulu ve Süheyl Batum diye.
Ama sonra;
Sadece Sezgin Tanrıkulu izledi. O da, CHP heyeti olma yâda Genel Başkan Yardımcısı sıfatıyla değil.
Evet;
Konuşulan bir soru var.
O da CHP Diyarbakır'da Değer'imi, Tanrıkulu'nu mu aday gösterecek, sorusu?
Her ne kadar;
Mesut Değer'in Diyarbakır dışında metropol bir kentte Aday gösterileceği.
Tanrıkulu'nun da,
Diyarbakır'dan aday gösterileceği konuşuluyorsa da.
Şunu ifade etmek istiyorum;
CHP'ye Diyarbakır'daki seçmenler her halükarda tepkili.
Gerek Değer'e reva görülen.
Ve gerekse,
Kürtler üzerinden, "Kürt" kelimesini dahi ifade etmede imtina eden Kılıçdaroğlu'na Tanrıkulu'nun sığınması.
Bunları sineye çekecek değiller.
Ben;
Haziran'daki seçimde bu koşullar içerisinde "herhangi bir ittifak" oluşmaz ise.
CHP,
2007 seçimlerinde aldığı oyu mumla arayacak!
* * *
Bu arada;
Eski Bakanlarımızdan M. Salim Ensarioğlu'nun önceki günkü mülakatını okudum.
Şayet;
"Parti" planı maya tutmaz ise seçime BDP'liler gibi "Bağımsız Milletvekili Adayı" olarak girecek.
Doğrusu;
Büyük bir cesaret!
AK Partiye,
Ve BDP'ye rağmen "seçim arenasında" var olma çabasını göstermek.
Ancak;
Hatırı sayılır düzeyde bir oy potansiyeline sahip olduklarını da unutmamak gerekir.
* * *
Neyse!
Daha seçim koşusunun başındayız.
Zaman çok, parkur geniş.
Zaten;
Aday adaylarının yüzleri netleştikçe.
Bizim de,
Sizinle bu minvaldeki sohbet ve fikri takibimiz devam edecek.
Ama herkese;
Kulak küpesi olacak bir söz şart.
"Bizim oğlan size teslim" dönemini, halk kapatmış.
Artık halk;
"Bizim adam gibi adam olan, evladımızı" seçin diyor.
Eğer;
Bu düşüncesine değer vermez iseniz, bilesiniz ki "birçok hesabınız" evde kalır.
Nasıl olsa;
"Seçilir, nasıl olsa seçeriz, seçiliriz" düşüncesi artık, mazide kalmıştır.
Bu da;
Bizden ehli zevata "bir nottur". Anlayan anlar babında!