YAŞASIN, CUMHURLU CUMHURİYET?…
“Efendiler, yarın Cumhuriyet’i ilan edeceğiz!..” Sözün sahibi, Gazi Mustafa Kemal Atatürk.. Gün, 28 Ekim 1923.. Ve bir gün sonra; Cumhuriyet ilan edildi.. O günden bugüne, tam bir asır geçti.. Bugün, Cumhuriyet’in 100’üncü yılını kutluyoruz, kutlayacağız..
***
Cumhuriyet!.. Tüm müştemilatıyla hiç kuşkusuz ki, fazilet demektir.. Ki en büyük fazileti, üstünlüğü, karakteri ulvi değerleri cumhuru egemen kılmayı amaçlamaktır.. “Egemenlik kayıtsız, şartsız milletindir?” sözü de buradan gelmektedir.. Yani, “halkın, kendi kendini yönetmesidir” Cumhuriyet!…
***
Ana ilkelerinde, Demokrasiye kıymet biçen, onu taçlandıran, toplumsal bütünlüğü şeffaflaştırmak vardır.. Köyünden, beldesinden, ilçesinden, şehrinden, ister varoş, ister elit, ister yoksul, ister zengin ülkenin idaresinde söz sahibi olabilen, yöneticilik yapabilme serbestiyeti ve özgürlüğünü tanıma vardır..
***
Saltanatları, sınıfsal üstünlükleri, eşitsizlikleri, kandan, soydan, soptan, ordan, burdan, kendilerine ayrıcalıklar ikmal eden, zümreleri, tarihin çöplüğüne terk etme vardır.. İmtiyaza geçit vermeyen, milletin iradesine el koymaya çalışanları püskürtme ve karşı koyma vardır…
***
Hakkı, hukuku, adaleti gözetme vardır.. Bir olma, birlik olma, dilin de, rengin de, ırkın da, inancın da eşitlik noktasında, özgür ve bağımsız hür iradeyle, yaşama ve yaşatma vardır.. Her koşulda, içte ve dışarıda zalimin karşısında, mazlumun yanında olma vardır?.. Ülkesini de, milletini de bulunduğu coğrafyada; “Toprak eğer uğrunda ölen varsa Vatandır” deme vardır?..
***
Ruhunda bunlar vardır noktasında kitaplar dolusu insani, vicdani ve rahmani duygular içeren, Cumhuriyet’in faziletini kutsallaştıran tek koşul ve şart vardır.. O da; Cumhur’un arkasında olması ve kendisini değil, Cumhur’u önüne alıp, yürüyen bir Cumhuriyet olması gerektiği gerçeğini bilmek gerekir…
***
Özü itibariyle, Cumhuriyet’in 100 yılına girerken, şöyle, geriye dönüp baktığımızda, çıkarabileceğimiz dersler olmalı.. Ülkenin ve milletin yarınları açısından, artılarımız mı çok yoksa eksilerimiz mi çok?.. Ve ikisinin terazideki kefelerinde, “Cumhur hangi tarafta olduğu ölçüsünü de, görmeliyiz.. Çünkü; Cumhuriyet’i faziletli kılan, ruhundaki Cumhurdur!,
***
Eğer ki, Cumhur’un o Cumhuriyetin yönetiminde, ruhu da ve geni de yok ise!.? Ya da egemenlik içerip söz sahibi değilse.. Millete rağmen millet yönetiliyorsa.. Vay ki vay o cumhurun hal-i perişanlığına ve zilletliğine!..
**
İşte, Cumhuriyetin 100. Yılında, bunu teraziye almalıyız.. Ve, Milli iradeyi kendi istikametinde bir nehir gibi coşmasına, taşmasına, kıtaları aşmasına serbestiyet kazandıralım.. Çağdaşlığı da, ilerlemeyi de, kalkınmayı da, yükselmeyi de, gelişmeyi de onun egemenliğinde sağlayalım.. Rotamız, millettir..
***
Cumhuriyeti payidar kılmanın en önemli halkası ise, yeni bir yüzyıla yelken açmışken, sivil, herkesin “benim anayasam” diyeceği yepyeni, ter-u taze, sıfır, cumhur’u egemen kılan ve onu kutsayan, bireyi eşit gören, tekçi, vesayetçi, ırkçı ve şoven anlayışı “ayaklarının” altına alan, bir anayasayla taçlandırmalıyız..
***
Onun için, her daim haykırmalıyız; Yaşasın Cumhur, Yaşasın Cumhuriyet diyerek bayrağımızı dalgalandırmalıyız?!!.. Cumhuriyetimiz kutlu olsun..
***
VELİLER TEPKİLİ…
Diyarbakır Borsa İstanbul Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi’nden yükselen ses!.. “Derslerimize, odaklanamıyoruz?..” Feryadın ve tepkinin nedeni ise; “okulun tadilata” alınması.. 25 Derslikli okulda, öğrenciler sınıfta ders görürken, bina içinde ve dışında, inşaat çalışmaları? yürütülüyor.. “Gel de ders çalış, gel de derse odaklan, gel de öğretmenin ne dediğini duy” diyor öğrenciler..
***
Ey, idareciler.. Ey Milli Eğitim Müdürlüğü'nün yetkilileri.. Deyin bakalım; “böylesi bir ortamda, eğitim ve öğretim olur mu?”.. Elbette ki olmaz.. Peki, okulların tatil olduğu, öğrencilerin ve öğretmenlerin okulda olmadığı koca yaz tatili süresi içerisinde, neden okulları onarıma, bakıma almadınız?!.. Siz asıl buna yanıt verin; aklınız nerdeydi?!…
***
GÜNÜN SÖZÜ..
Geçliğe ilim ve irfanın müspet fikirlerini verin ki, geleceğin aydınlığına onlarla kavuşasınız!…