TERÖR VE KOKUŞMUŞ BİR DÜZEN!

 Evet, sevgili okurlar.

Gerçekten, ülkemizde gün geçmeden güncelliğini koruyan terör odakları tüm hızıyla devam etmektedir.

Bilindiği gibi, dün Hakkâri’nin Şemdinli ilçesinde Jandarma Yol Kontrolüne bombalı araçla yapılan saldırıda 10’u asker, 8’i sivil vatandaş olmak üzere 18 kişi şehit oldu.

Gerçi resmi dil ve medya kamuoyunu teselli etmek için her zaman olduğu gibi dün de aynen kanlı terör saldırısı için; PKK terör örgütünü lanetledi.

Yazılı basın bu olaylardan DAEŞ’i de FETÖ’yü de PKK terör örgütünü de eşdeğer tutarak, bu terör olaylarını birlikte gerçekleştirme rengini veriyorlar ise de her şey gün gibi aşikârdır.

Nitekim 3 gün içerisinde üst üste PKK terör örgütünün gerçekleştirdiği katliamlar orta yerde.

Ankara Haymana yolunda polisin takibi neticesinde iki terörist kendilerini patlatmakla büyük bir facia önlemiş olmakla beraber, iki gün önce İstanbul’daki saldırı...

Yenibosna’da Karakol yakınında gerçekleştirilen patlamada 10 kişinin yaralanması..

Bir mucize eseri olmalıdır ki İstanbul, büyük bir faciadan kurtuldu.

Bir sene içerisinde olup bitenleri sıralarsak, terör olaylarının haddi hesabı yok.

Geçen sene Ankara Garı önünde yapılan ve 107 kişinin ölümünü gerçekleştiren bombalı intihar saldırısının da bugün yıldönümü.

* * *

Gerçekten toplumumuz için bunların tarihi birer facia olması inkâr edilmez gerçeklerdir.

Ülkemiz adeta deccal fitnesinin karanlığını yaşamaktadır.

Gelen giden hükümetler her ne kadar terörle mücadele ediyoruz çabasını göstermişler ise de ne yazık ki bir arpa boyu kadar ilerleme kaydedilmemiştir.

Terör, değişik yöntemleriyle değişik senaryolarla kendini hep idame etmiştir..

Özellikle AK Parti döneminde ister Erdoğan’ın Başbakanlık dönemi olsun, ister şimdiki dönemde olsun, gizli güçler büyük bir ittifak içerisinde; saldırıyorlar…

Hedefleri de Erdoğan’ı ortadan kaldırma senaryosudur.

Zira Erdoğan, o kirli hıyanet alçaklıklarına karşı dik durmuş, dik durmaktadır ve hayatı boyunca dik durmaya devam edecek inancındayız.

Erdoğan’ın misyonu sıradan devletin başına geçmiş bir siyaset adamı değil, Erdoğan’ın yeri Allah nezdinde de halkının nezdinde de daima üst seviyededir, zirvelerdedir.

Allah, Erdoğan’ın gücünü sonuna kadar idame ettirecektir.

Haçlı emperyal düzenlerin, devletlerin hedefi; istibdattır, güçsüz İslam dünyasının üzerine sömürü gücünü yaratmaktır…

İslam dünyasını hegemonyası altına alıp, yeraltı zengin kaynaklarını ele geçirip kendi ülkelerinin ekonomiksel gücünü artırmaktır.

Adeta yırtıcı, parçalayıcı vahşi canavarlar gibi.

Tüm bunların varlığı Erdoğan’ın dik duruşuna karşı hıyanetlerdir ve ihanetlerdir.

Artık halkımızın ideolojisi durumuna girmiştir.

Halk bunu öğrenmiş, buna inanmış ve bunun için tıpkı 15 Temmuz’daki diriliş gibi Erdoğan için, her zaman, her an, her yerde bu halk o dirilişe hazırdır.

Bize göre bunlar dahi yetmez.

Ancak devletin, özellikle AK Partinin, bir siyasi parti olması hasebiyle, ne yapıp yapıp içindeki yanlış insanları görmek ve o yanlışları ortadan kaldırıp, partiyi gerçek bir siyaset arenasına oturtturması gerekir.

Zira görünen odur ki iktidarın varlığından, imkânlarından nemalanmak için PKK’nın ve FETÖ’nün temel köşe taşları AK Partide hala da faaldirler?

Kilit noktada faaliyet içerisindedirler…

Devletin zirvesinde adeta kol geziyorlar…

Cumhurbaşkanına, Başbakana karşı şirin görünmek için büyük yalakalıklarla ihalelerin alışverişini yapıyorlar..

Özellikle Doğu ve Güneydoğu’daki gerek eski siyasiler olsun, gerek yeni siyasiler olsun, nerdeyse birer yamyam gibi her tarafa saldırıp, devlet imkânlarını kötüye kullanıyorlar.

Bölgede bulunan devletin önemli bazı kurum ve kuruluşlarının yatırım bütçelerini birilerine peşkeş ettirmek için büyük yolsuzluklarla işbaşındalar.

Acaba bunlar kimden, kimlerden himaye buluyor?

Vatandaş bu soruları haklı olarak, sormaktan kendini alıkoyamıyor..

Hele hele Karayolları 9. Bölge Müdürlüğü…

Özellikle Diyarbakır’ın Seyrantepe mevkiinden tutun da, Ergani’ye kadar…

Daha açık bir ifadeyle, Ergani’den başka 30 kilometrelik bir Organize Sanayi Bölgesine kadar giden yol…

İhalesiz, rekabetsiz, pazarlama usulü aynı müteahhide üç ayda bir ısmarlama olarak veriliyor..

Ve yine 3 ayda bir aynı mekânlar sökülüp yeniden yapılıyor..

Yani yaz-boz tahtası gibi..

Diyarbakır kamuoyunun nazar-ı dikkatini buraya çekiyoruz.

* * *

İnanın, sevgili okurlar.

Devlet dairelerinin bünyesinde oluşan-gelişen böylesine kirli rant hareketleri artık terör odaklarının dehşetini bile hafife alır gibi.

Yani nerdeyse devletin teröre karşı yaptığı mücadele ve terörün aktif hareketleriyle her gün meydana gelen üzücü şehit haberleri, insanların kulağında artık alışılagelmiş olaylar konumuna geldi.

Zira siyaset, gerek dışa yönelik olsun, gerek içe yönelik olsun pek samimiyet içerisinde değil…

Çünkü siyasetin gerçeği güdümlü olmama gerçeğidir.

Eğer siyaset güdümlü ise o devlet, o millet, o ülke terör odaklarına karşı yenik düşmekten kendini alıkoyamaz.

Ne yazık ki, olaylar halkın dikkatinden saptırılıp, demagojik beyanatlarla geçiştiriliyor..

Bölgedeki cirit atan başta PKK terör örgütü olmak üzere ulusalcıların gizliden gizliye devletin bazı kilit kurum ve kuruluşlarına sızmaları göz ardı edilmemeli..

Ki faaliyetleri endişe verici noktada.

Bu sızma hareketleri de son dönemlerde FETÖ ve DAEŞ bahanesiyle yapılmaktadırlar..

Hani demişler ya;

“Eğri oturup doğru konuşalım”

Gerek Türkiye çapında olsun, gerek bu bizim bölge coğrafyasında olsun…

Halk, siyasetin bazı yanlışlarını görünce der demez; hayal kırıklığına uğramaktadır.

***

Evet, gerçekten Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan’ın hedeflediği istikamet, dev bir hedef istikametidir.

Doğru yürüyor.

Allah yardımcısı olsun.

Yalnız, başta söylediğim gibi bu bölgemizin bazı il ve ilçeleri olsun…

Artık söylemeye gerek bile duymuyoruz.

Hep PKK patentiyle görüntü veriyorlar.

PKK terör örgütü veya HDP görüntüsü verdiklerini artık; Hindistan’daki “Sağır Sultan” bile biliyor.

***

Cumhurbaşkanı her ne kadar çok iyi niyetle milleti teselli etmeye çalışıyor ve diyorsa ki “Her türlü tedbiri almakta kararlıyız”…

Ki ifade ediyor..

Suriye ve Irak’ta hesapları olan karanlık odakların taşeronluğunu yapan bu PKK terör örgütünün eylem teşebbüslerinin büyük bölümünün esasen halkın desteği sayesinde güvenlik ve istihbarat kuruluşlarının gayretleriyle önlendiğini..

Cumhurbaşkanı açıklamasında şu ifadelere yer veriyor;

“Maalesef son Şemdinli saldırısında olduğu gibi, önüne geçilemeyen eylemler de yaşanabilmektedir.

Devletimiz, hem tüm kurumlarla hem de milletimizle el ele vererek bölücü terör örgütünü eylem yapamaz hale getirmekte kararlıdır” Erdoğan'ın bu ifadeleri, elbette ki çok büyük tesellidir.

Ümit var olun.

Behemehâl zemin-i Asya teslim olur yed-i beyza-yı İslam'a.

Osmanlı hareketinin yeniden bu ülkemizin üzerinde yeşereceği inancındayız.

En derin saygı ve sevgilerimle.