2022'YE DUAMIZ OLSUN!…
2022'ye dair,
Duamız, temennimiz, beklentimiz, umudumuz, isteğimiz şu;
* Ümmet olabilme şiarıyla içimizdeki fitnenin, garezin, kinin, nefretin, hasetin son bulması..
* Kardeşliğin, birliğin, dirliğin, dayanışmanın, milli ve yerli olabilmenin ferasetiyle, kenetlenelim..
* Kadına "cennet annelerin ayakları altındadır" inancı ve dini değerlerin misyonuyla, bakıp sahiplenilmesi!..
* Kadınların, kızların "vahşi ve cani" erkekler tarafından katledilmediği, cinsel obje olarak görüp, sapıklıklara, cinsel tacizlere kurban gitmediği…
* Hizipleştiren, kutuplaştıran, ırkçılığı ve şovenizmi körükleyen, bölen, parçalayan, ayrıştıran "siyasi ve ideolojik" dillerin yerle yeksan olduğu…
* Maneviyatı yok eden, her türlü toplumsal buhrandan "siyaset devşiren" kindar, vesayeti benimseyen liderlerin, sistemlerin, politikaların söz sahibi olamadığı!
* Siyasetin ülkenin milli birliği ve dirliği için mücadele ettiği, "kavgacı ve kindar" dil ve üsluptan arındığı,
* Şiddeti, terörü "sahiplenip körüklemeyen" her türlü fikrin, düşüncenin, siyasetin ve ifadenin, özgürce kendini görüp, konuştuğu, dile geldiği…
* Hakkın, hukukun, adaletin özgür ve eşitçe sahiplenip, ulaşabildiği, uygulandığı, demokrasinin içselleştiği, geliştiği…
* Halkın dini ve dili üzerinden "menfaat temin" eden, siyaset devşiren, kişisel ihtiraslarıyla kullanıp, malzeme yapanların itibar görmediği..
* Hakkın, hakkaniyetin, gerçeğin söz sahibi olduğu, yalanın, dolanın, tarafgirliğin "doğrulara" galebe gelmediği…
* Dostlarımızın çoğaldığı, düşmanlarımızın "yerle yeksan" olup yok olduğu, iyiliğin, güzelliğin, huzurun, istikrarın, istiklalin ve istikbalin meşalesinin yakıldığı..
* Ülkemizde, yaşadığımız coğrafyada, İslam ülkelerinde, yer küresinin bütününde, şiddetin, savaşların, küresel güçlerin insanları birbirine kırdırdığı, açlığın, sefaletin, yoksulluğun son bulduğu..
* Paramızın değer kazandığı, dövizdeki fahişliğin son bulduğu, hayat pahalılığının yaşanmadığı, pandemi denilen illetten kurtulup, birbirimize sarılıp, kucaklaştığımız..
* Terörün, şiddetin, kanın ve gözyaşının yeryüzünden silinip atıldığı, Diyarbakır'daki annelerin "evlatlarına" kavuştuğu, eline silah alıp dağa çıkanların ailelerine, yuvalarına döndüğü..
Hasılı kelam, güzelliğin, güzelliklerin, insani ve vicdani, rahmani duygunun tüm yüreklerde filizlenip, dal budak saldığı, mutlu, huzurlu, güvenli, sağlıklı, kazançlı, bereketli
BİR YIL OLMASI DİLEĞİYLE,
YENİ YILINIZ KUTLU OLSUN…
***
YİNELİYORUM!
Gel gelelim, yaşanan hal-i duruma.. Tüm bu temennilerin ardından "ekonomiye" dair uyarımı yineliyorum.. Döviz kuruna yönelik "kur odaklı mevduat" müdahalesi, dolarda ne kadar düşüş yaratırsa yaratsın!… Eğer ki o düşüş, "etiketlere" yansımıyorsa…
***
Yani, marketin, manavın, kasabın, çarşı pazarın "fahiş fiyatlarını" indirim noktasında, etkilemiyorsa.. Faturalarda yansıma göstermiyorsa… Özellikle, Diyarbakırımız gibi ülkenin dört bir tarafında, "kiralarda" düşüşe neden olmuyorsa, "ev sahibi" kirayı düşürdük, demiyorsa!…
***
Sokaktaki vatandaşın, mutfağın sorumlusu bayanın, işçi ve memurun "hayat pahalılığı" denilen illetli olgunun zihninde, cebinde ve yaşam koşusunda etkileşim yaratıp, son bulmuyorsa.. Dahası, ekonominin tüm kulvarında hissedilerek, gözle görülür bir şekilde rahatlama sağlamıyorsa!…
***
Söyleyecek sözümü yineleyerek.. Ki bu sözü, 7'den 70'e herkes, bila istisna söyler.. Dün olduğu gibi bugün de; "Ekonomideki vahşi kriz bitmiş, son bulmuş, çözüm sağlanmış" olmaz!.. Nitekim, dolara müdahale üç haftayı buldu, ama hala "raflardaki etiketler" aynı.. Ki, dolarda son 3 gündür yükseliş kıpırdaması da, "endişe" yaratmıyor değil!..
***
GÜNDEMİ Mİ DEĞİŞTİRMEK?
Bir kesim var ki, "bildik de bildik!.." Vaki olan her hadise için.. İster pozitif, ister negatif, fark etmiyor.. Her ne olay ise söyledikleri tek şey var.. O da; "abi bunlar, gündemi değiştirmek için yapıyorlar.. "
***
Ki, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ile ilgili "teftiş" hadisesine bile, aynı yorumu yapıyorlar.. "Gündemi değiştirmek istiyorlar, onun için bunu yapıyorlar" mangalında kül bırakmıyorlar…
***
Onlara kalsa!… Osman Kavala, Selahattin Demirtaş.. Hatta HDP davasının akıbetini meçhulleştirmek adına gündemi değiştirmek için… İstanbul Belediyesindeki "örgütle iltisaklı" kişileri öne çıkarıp, bu minvalde gündem oluşturmak istiyorlarmış!…
***
Ekonomi'deki kriz, dolardaki dengesizlik, enflasyon, faiz ve fahiş fiyat, hayat pahalılığı gündemini de değiştirmek için… Yine Ekrem İmamoğlu'na "kayyım" atanacak tartışmasını öne çıkarıp, yeni bir gündem oluşturmak istiyorlarmış..
***
"Bildik de bildik" kesimin 2021 yılının son 24 saatindeki "gündem değişikliğine" bakın…Bu kez, gündemleştirilen Kemal Kılıçdaroğlu'nun Cumhurbaşkanlığı "adaylığına" takoz koyma adına, İmamoğlu'nu hemşehrisi Soylu "kriminalize" edip, gündemleştirmek istiyormuş?!…
***
Şu "teftiş" odaklı İmamoğlu kulvarı ne de "bol gündemli" kamuflaj içermektedir.. Gerçekten anlamak zor.. Neyse, zaten bizimkisi de mevzuya gülümseyip, "yılın son gününü gündemleştirmek!"
***
TIPIŞ TIPIŞ!
Sahi ya!… 2020'den 2021'e girerken, böylesi bir beyan vardı… "Tıpış tıpış" uygulanacak ve uyacaksınız diye.. Ne için söylenmişti, ya da hangi mevzuydu.. Neyse, AİHM kararına dairdi..
***
Siz!… AİHM kararına "tıpış, tıpış uygulayacak ve uyacaksınız!.." Denilmişti.. Uyuldu mu?.. Yok.. Peki, "tıpış tıpış" deyiminin, "hukuki ve siyasi bir terimi" var mı yok?..
***
Yanılmıyorsam.. Bu mevzuya dair bir de, Anayasa Mahkemesi'nin bir kararı vardı.. Ki o da, "penaltılara kalmış" maç skoru misaliydi.. 7'ye 8 mi, 8'e, 7'miydi?.. Her ne ise; bir fark…
***
CHP'Lİ BELEDİYELER!…
2021'e dahil olurken, en düşük belediye işçisinin maaşını, 3 bin 100 lira olarak belirlemişlerdi.. Böyle de devam etti.. Peki, 2022'de "asgari ücret 4 bin 250 lira" oldu..
***
CHP'li belediyeler, 2021'ın çıkışını, 2022'de yapıp, maaşları kendi liderlerinin beyanlarıyla, yoksulluk sınırına çıkarırlar mı?… Türk-İş'e göre 13 bin lira.. Vermeleri gerekmez mi?
***
Neyse, yoksulluk sınırındaki rakamı değil de, bari yarısını versinler!.. 6 ila 7 bin lira!… Kaynak mı, "kapı önüne" koydukları işçilerin yerine aldıkları bankamatik personellerinde" tasarruf sağlarlar…
***
Hazırda, "teftiş de" başlamış.. Bir bahaneyle, "ittifak" zorunluluğunun getirmiş olduğu, "israfı" sonlandırıp, kaynak teşkil edilebilir?.. Neden olmasın!…
***
DARISI KAYYIMLARA!…
CHP'li belediyelere böyle seslenirken!.. Darısı, "kayyım" yönetimindeki belediyelere diyelim.. Onlar da, azıcık israfı kısıp "tasarrufa" yönelirlerse! İşçilerine ne bayramlar yaşatırlar.. İnşallah…
***
GÜNÜN SÖZÜ
Giden sizin için çok değerli de olsa, kapıyı örtün ki; içeride kalanlar üşümesin.