ABD PLANINDAKİ MADALYONUN İKİ YÜZÜ!…

Madalyonun ilk yüzüne bakalım!… ABD'nin, "Kudüs" odaklı sözde "Barış Planı" tam bir "fitne" membası gibi!.. Plan, Trump'un "kararım" deyip attığı, hüküm Türkiye açısından "yok hükmündedir?".. Ki, Mecliste grubu bulunan tüm partiler "ortak bir fikir beyanıyla" karşı durdu!…

***

Dedik ya, madalyonun bu yüzünde "plan" tam bir fitne, membası!.. Kudüs'ün, İsrail'in Başkenti olarak, ilan edilmesi.. Filistin topraklarının son yarım asırda, "sürekli işgal" edilmesi.. Filistin'e Doğu Kudüs'ü gösterip, ama "yasaklı bölge" ilan etme hali…

***

Yani mevcudiyetiyle plan; "dinler arası savaşı" çıkarma gayretidir.. Ateşin "körüklenmesidir?…" Gerek, Filistin ve İsrail halkları arasında, gerekse de, Ortadoğu'da ve gerekse de, İslam dünyası ile Hristiyan ve Yahudi dünyası arasındaki "barışın" bertaraf edilmesidir…

***

Uluslararası nizam, hak, hukuk, adalet.. Tabiri caizse tüm "insani ve medeni" nizamı, "rafa" kaldırmak, "yok hükmüne" getirmektir.. Yani, dünyayı, insanları, milletleri, inançları "isyana" sürükleyip, aklın, mantığın, şuuurun "anlamsızlaştıran" bir süreci, Dünyanın başına bela etmektir…

***

Trump'un bu halini.. Netanyahu'nun "paçayı" kurtarma, gayreti.. Ve bir grup "radikalizmden" nemalanıp, şişenlerin iştahını kabartan durum, bana Firavun'un "o ders-i ibret" olan, sonunu hatırlattı.. Vakıa arı kovanına parmağı sokmaksa da, o arılardan biri, Trump'un da, Netanyahu'nun da "beynini" dağıtmaya yeter de artar…

***

Netice itibariyle!… Karar uluslararası bir hukuka dayanmadığı gibi, İsrail halkı için de "büyük bir kötülük yapılmaktadır.?" Çünkü, bu hüküm "var olma ile yok olma arasındaki çizgidir?"… Serseri bir düşünce, ahmakça bir karar, çılgınca "ateşe kendini atmadır"… Ki bu iş, "Büyük elçiliğin" taşınması gibi; yumuşak geçiş görmez!…

***

Gelirsek, madalyonun diğer yüzüne!.. Ki bu yüz; birebir Türkiye'nin, Filistin'i sahiplenmesi, İsrail'i de "hasım konumuna" düşürmedeki, "çizginin" kırıklığına dair bir durum!…

***

Şöyle ki!… Daha bir kaç hafta önceydi.. Ki evveliyatı da var.. Yani, Barış Pınarı Harekatı sırasında Filistin Türkiye'ye karşı bir tavır takınarak; "karşı blokla ittifak" içerisinde oldu…

***

Beri yanda, Doğu Akdeniz'de "doğalgaz" arama konusundaki, girişimimiz… Libya ile yapılan müzakere ve altına imza atılan, anlaşmada, Filistin'in yine "karşı blokla" dirsek temas içerisinde olup, ittifak kurması…

***

Yani çift yönlü bir şekilde, İsrail'le, Mısır'la, Yunanistan'la "aynı ittifak" içerisinde, Türkiye'ye "hasımane" bir politika ortaya koydu… Hal bu iken… Türkiye, Eeeyyy Trump.. Eeeyyyy Netanyahu.. Ya da, Eeeyyy ABD.. Eeeyyy İsrail" diyerek mi, söze girecek…Yoksa, hele bi düşünelim mi diyeceğiz?.. Hani bir söz var.. Ağzı sütten yanan, yoğurdu üfleyerek yer!..

***

 

 

İMAMOĞLU İŞTE BÖYLE..

Yanlışı "kabul" etmek.. Yapılanın "doğru" olmadığını ifade etmek.. Yer ve zaman açısından "şık bir durum" olmadığı itirafında bulunmak… Toplumsal hassasiyet, duygu ve beklentilerin "acıda, tasada, sevinçte" önem arz edici olduğunu, bilmek!.. İnsani bir vasıf ve erdemliliktir…

***

Nihayetinde, Ekrem İmamoğlu da "Palandöken'deki" şık olmayan, yer ve zaman açısından, "şuura geldiği için" nokta koyuyorum, mevzuuya!..

***

Ancak şunu da ifade edeyim; "aile" herkes için "kutsaldır?".. Seninki, ayrı benimki ayrı diyemezsin.. Hele ki, ülke idaresinde bulunuyorsan… Enkaz altında kalan; 41 kişi de "birer aile fertleriydi, ve hepsi de kutsaldı?".. Seninki kutsal da, berisi değil mi yani?…

***

BİR ZÜMRE VAR Kİ; MAAZALLAH!…

Ne yazık ki, o zümre de bizim sokakta "soluklanıyor?".. Aydın o, entel o, okumuş o, yazar, çizer, konuşan o!.. Ha bir de; "itibar gördüğünü" söyleyip, herkesi "peşinde" koşturduğundan dem vuruyor.. Lakin, arkasına baktığında kimse olmayınca "salya akıtmakta da" birebir.. Hazin olan da şudur ki, bunlar "sol, sosyalist ve sözde sosyal demokrat.." Ama çok kıskançlar..

***

 

ŞU BURUN AKINTISI!…

Şu fena kaptığımız şifa var ya!!!.. Ne melen bir hal yaşatıyor?.. Hele ki şu burun akıntısı… Selpak yetişmiyor… Hapşır da hapşır… İş ortamının tanımadığı "dinlenme" fırsatı karşısındaki, isyan halim.. Baş ağrısı.. Vücuttaki titrek, soğuk hissi.. Peş peşe; "içilen bitki ilaçları.. " Her görenin, ıhlamur, zerdeçal, bal, adaçayı, limon, portakal; önerileri.. Bugün dördüncü gün; "içim, dışım güneşte kızarmış bir halde.." Allah belanı versin, "ey grip, ey nezle, ey üst solunum yolu enfeksiyon, her ne halt isen.. Çık git artık yeter; "beynimdeki zonklaman" Çin işkencesini de geçti!…

***

GÜNÜN SÖZÜ…

Sergen, Beşiktaş'a "muazzam bir zeka mı katacak, yoksa "sosyal hayattaki" maceraperestliği mi aşılayacak?..

***

Hayırlı cumalar...