Anaların yüreği yanmasın
Dün,
"Anneler" günüydü!
Duyguları mı,
Zorunlu olarak bugüne bıraktım.
Öncelikle,
"Artık ebedi" dünyada yaşayan Anneme!
Hacı Meymo'ya.
Ve pek tabi ki,
"Beka" âlemine göçmüş, tüm annelere.
Yüce Yaradan'dan,
"Af ve mağfiret" dilerken.
***
Fani,
Dünya'da "hayat nizamı" olarak duran.
Gecesini-gündüzüne katıp,
Yüreğiyle, fedakârlığıyla, yaşam emeğiyle,
Evladına,
Evlatlarına "hayat felsefesi" olan, rehber Annelere!
Pek tabi ki,
Eşref'in annesi olan eşim Sultan'a.
Velhasıl;
Tüm annelere ve anne olmaya aday bayanlara,
Uzun,
Huzurlu,
Sağlıklı
Ve pek tabi ki "barış güvercini" olacak değerli "ömürler" dilerim.
***
Tabi.
Anneler.
Hiç tartışılmaz olan Peygamber Efendimizin;
"Cennet Anaların ayakları altındadır" vecizesi, sıradan değil.
Çünkü;
Anneler çile çekendir.
Yavrusuyla ağlayan,
Yavrusuyla gülen,
Karşılıksız, bile bedelsiz,
Sevgiyle, şefkatle, "sorgusuz-sualsiz" emek harcayan.
Yeri gelince;
"Canını bile gözünü kırpmadan" verebilen.
O nedenle;
Anneler sadece yılın bir günüyle "hatırlanması" ve yâd edilmesi yetmez.
365 gün bile yetmez.
Evlat var oldukça; "anmalı, saygı ve hürmeti" kusursuz, ifa etmeli.
***
Dün,
Gün boyu "haber merkezine".
Anneler ve günüyle alakalı haber, yorum ve resimler düştü.
Bölge illerinden.
Ve ülkenin diğer bölgelerinden.
Üç haber,
Hani deriz ya, "yüreğimizi cız etti" diye.
İşte öyle üç haber.
***
Hiç kuşkusuz ki;
Yaşarken "evladını" kaybeden hiç bir annenin yüreğine "derman yoktur".
Şifa olabilecek; "ilaç da" ne mümkün?
Bir tesellisi var;
"O da sabırdır" ve pek tabi ki "Allah-ü Teala’ya" sığınmaktır.
Ankara'dan bir resim.
Şehitlik mezarlığında çekilmiş.
Mehmet Ali Demirbüken'in annesi Metiye Demirbüken.
Anneler Günü'nde oğlunun mezarı başında gözyaşı döküyor.
Yüreğindeki,
"Hasret" hiç anlatılamaz, ifadesi de mümkün değil.
***
Ve diğer bir haber.
O da;
Diyarbakır'ın Silvan ilçesinden.
Dilşa Teyze’nin hayat dramını anlatıyor.
Her gün,
Berfo Ana gibi, o da evinin kapısını açık bırakmış.
Avlu evinin önünde oturuyor;
17 yıl önce kaybolan oğlu Halis'ten gelecek müjdeli haberi bekliyor.
Cumartesi günü,
Kayıp yakınları her hafta olduğu gibi, 170'inci "oturma eylemlerini" yaptı.
Anneler,
Ellerinde yıllardır "haber alamadıkları", evlatlarının resimleri.
"Kayıplar bulunsun" da; bir "mezarlarının" olduğunu bilelim.
Acı iki misli.
***
Diğer haber ve resim ise; kent merkezinden.
Gece saat 21.00 suları.
Yenişehir semtinde kurulan semt pazarı toplanmış.
Satıcılar; "bölgeyi terk etmiş".
Geride bıraktıkları artıklar var.
Belediye ekipleri temizlik yapıyor.
Bir görüntü; yaşlı bir anne.
Elinde torbasıyla;
Satıcıların döktüğü çürük domatesleri topluyor.
Kimseye görünmemek için de büyük çaba sarf ediyor yaşlı kadın.
Çürük domateslerin az da olsa yenilebilir olanlarını poşetine dolduruyor.
Ülkenin,
Özellikle Diyarbakır'ın "yoksulluk" halini, "şamar gibi" yüze indiriyor.
Ama o bir anne.
Kim bilir, evde kaç evlat ya da torun bekliyor; "aç-perişan" vaziyette.
***
Tüm bu;
Yüreklere "hançer" gibi inen, "hayat gerçeği" için.
Söylenecek söz,
Temenni edilecek ifade,
O annelerin yüreklerini,
Yangından, ölümden, kayıplardan, şiddetten, yoksulluktan, geri bırakılmışlıktan.
Velhasıl;
Topyekûn "olumsuz hayat koşulları ile dayatmalardan" kurtaracak bir iklim.
Ve atmosferin;
İvedi bir şekilde gelmesi olsa gerek.
***
Hep deriz ya;
"Analar ağlamasın, evlatlar ölmesin".
Evet, analar ağlamasın, evlatları "toprağa düşmesin", hep gülsün, neşe ile evlalar yetiştirsin.
Ki nesil de,
Yarınlar da, "anne sevgisiyle" yeşerip, büyüsün.
Çünkü anne sevgisi; "karşılıksızdır".
Eğer,
Ülke dinamikleri de, aynı ikmalde "sürece" hayat verirlerse.
Bilin ki,
Ebedi dünyadaki cenneti, fani dünyada da "hayata geçirmiş" oluruz!
Huzur dolu,
Bir hafta mesaisi dileğiyle Anneler gününüz kutlu olsun.