AYM’ nin, özgürlük hükmü?

…Ve Mustafa Balbay serbest.

Malumunuz üzre;

Ülkenin, milletin "özgürlüğünü" vesayet altına almak sucundan yargılandı.

Ki hakkında verilmiş, "mahkûmiyet" hükmü var.

Mahkûmiyet kararı onay için Yargıtay'da.

Ama artık özgür!

4 yıl 277 gün sonra!

***

Ne diyelim.

Darısı halkın iradesiyle "seçilen" cezaevindeki diğer Milletvekillerinin başına diyelim.

Öyle ya.

BDP'den 5 Milletvekili cezaevinde.

Selma Irmak,

Faysal Sarıyıldız,

İbrahim Ayhan,

Gülser Yıldırım ve Kemal Aktaş.

***

Bir de, MHP'nin tutuklu generali var.

Ergenekon davası tutuklusu.

Ki o da 18 yıla kadar da hapis cezası almış.

Engin Alan.

Bakalım, Balbay'a verilen "özgürlük vizesi" onlara verilecek mi?

"Emsal" noktasında, "adaleti" tecelli edecek mi?

Göreceğiz!

***

Doğrusunu isterseniz.

Türkiye, "uzun tutukluluklar" açısından sicili temiz değil.

Hayli bozuk!

Yıllar yılıdır, bu yönde yaşanılan mağduriyetler çok.

Nitekim halen de, yaşanmaktadır.

Bu hal-i vaziyet siyasi ve adli vakalar için, "zulüm" ikmal eder halde.

Bu noktada; Anayasa Mahkemesinin verdiği karar önemli.

Şöyle ki, "Genel Özgürlükler" kapsamında görmek ve okumak lazım.

***

Onun için.

Özgürlük, güzel.

Hele ki, O özgürlük "ülkenin ve milletin" demokratik özgürlüğü için, anlam ifade ediyorsa.

Bu daha, takdire şayandır.

Aslında.

Balbay'ın tahliyesine sevindim diyemem!

Bir özgürlük de değil.

Nedeni de, "icra ettiği düşünce ve içerisinde olduğu oluşumun" genel kimliği?

Gazeteci kimliği değil.

Siyasi ve vesayete ikmal edici, bir kimliğe sahip!

Korkum, "Ergenekon ve 28 Şubat'ın" büyük aktörlerinin bir bir tahliyesi.

Yargı "çelişkili mi" işliyor?

***

Hakikat ortada.

Sevindiğim nokta şu.

Benim için önem arz eden, "Anayasa Mahkemesi'nin" kararı!

Çünkü kararın içeriği çok şeye "yol haritası" olabilecek nitelikte.

Özellikle Demokrasinin ivme kazanması açısından!

"Özgürlükleri" genel ele alarak, ifade ediyor.

***

Üzerinde, "farklı" mülahazalar üretilse bile.

Adaletin "tarafsız adalet" olabilmesi için,

Demokrasinin "bağımlı" değil,

Özgür ve milli kimliklerin var olabilmesi için,

İnsan haklarının "keyfiyete" değil,

Evrensel değerlere kavuşabilmesi açısından tarihi öneme sahip!

***

Özellikle,

Balbay'ın da içerisinde yer aldığı

Karanlıkların, kurulların, kozmik yapıların bir daha oluşmaması için,

Milli iradeyi "vesayeti" altına almak isteyen bedbahtların yeşermemesi için.

Bireysel hak ve özgürlüklerin teminatı için,

Eşitlik kurallarının işlemesi için, bu karar kazanımdır.

Tabi ki, "Adaletin bağımsızlığı için de" reform mesajıdır.

***

Hiç kuşkusuz ki.

Tutuklu vekiller açısından bu karar büyük anlam ifade ediyor.

Balbay'ın tahliyesi,

Anayasa Mahkemesinin karar içeriği; "emsal" niteliğinde.

Onun için önümüzdeki iki hafta hayli "beklenti ve hareketlilik" içerecek gibi görünüyor.

Olması da gerekir.

Ama mevzuu da çok konuşulacak.

Çünkü Balbay "hamuru çok su alacak" mevzuunun, faili.

***

Diyorum ki,

Demokrasilerde,

Sosyal-Hukuk sisteminde

Halkın iradesiyle "seçilen ve seçilmiş" siyasiler cezaevlerinde olmamalı.

Demir parmaklıklar arasına mahkûm ediliyorsa.

Burada yatan, "kişi" değil, halkın iradesi olarak görülmeli…

Tabi ki, suç nevisine" göre!

***

SEÇİM HAREKETLİLİĞİ!

Öyle ya.

Dışarda hava buz kesiyor.

Kar. Yağmur ve fırtına, bölgeye hâkim.

Ama siyaset, "sıcak ve hareketli".

Isıtıyor.

Diyarbakır'da hayli ısınacak.

***

Ancak bu ısınma.

Son günlerde yaşanan, bombalı.

Molotoflu.

Kaçırma.

Ve Pusu "ikmalinde" olmamalı.

Ürkütüyor.

Hem çözüm süreci için,

Hem barışa olan sevda için.

***

Galip Ensarioğlu.

Dün, "seçim startını" verdi.

Bakan Eker.

Ve Milletvekilleriyle birlikte, şehre geldi.

Şehir turunu da attı.

İlk mesajını da verdi; "Yeni Diyarbakır'dan yanayız."

***

Doğrusu.

Ensarioğlu'nun adaylığı "halk" desteği gördü.

Diyorum ki.

Merkez ilçe ve ilçe belediye başkan adayları.

Encümenler açısından da aynı destek olmalı.

Bunun için de; geçmişin hatalarına düşmeden "ışı sıkı" tutmak lazım.

Özellikle, ehil, liyakatli ve halk teveccühü öne çıkarılmalı, kriterler açısından.

***

BDP'de hal-i vaziyet nasıl derseniz?

Haber var.

Bugün itibariyle Diyarbakır'ı karargâh alarak kullanacaklar.

"Aday tespit" çalışması için.

Parti kurmayları.

Ve Seçim işlerinden sorumlu kadro bir araya geliyor.

***

Denilene göre.

Haftasonu, "kesin" sonuçlar kamuoyuna açıklanacak.

Ama Ensarioğlu'na rakip, Güldan Kışanak kesin görünüyor.

Çünkü kulislerde bu ismin dışında ifade edilen isim yok.

Ne diyelim, hayırlısı.

***

Ancak, Kışanak AK Parti için hayli avantaj sağlayacak isim... 

Ki BDP tabanı rahatsızlığını bu noktada "ifade etmiyor" değil.

Neden, kadın kotası Diyarbakır'a reva görüldü?

Neden Diyarbakırlı bir aday gösterilmiyor diye?

Ve daha sıralanan "bir dizi nedenler?" var.

Bakalım, sandığa yansıması nasıl olacak?

***

BÜYÜKTİMUR'LA GÜNDEM.

Malumunuz üzre,

Bu akşam, Büyüktimur'la Gündem programı var.

Uzay ve Söz TV’nin ortak yayınında.

Saat 23.00'te, kimseye randevu vermeyin.

Son günlerin en sıcak ve işkenceye dönen mevzusunu ele alacağız;

"ELEKTRİK KESİNTİLERİ".

Ve tabi ki, DEDAŞ'ın "yeni kampanya ve uygulamaları".

Konuğum, DEDAŞ Genel Müdürü Murat Karagüzel.

Sorularınızı, telefonlarınızı, maillerinizi bekliyorum.

Unutmayın!