ÇERMİK'TE SİYASİ HAVA?!…

Hayli, dengesiz!.. Fena bir "karışıklık" var..

Olmaz mı?…

Vakıa "içten" ise, dışarı vuruşu yıkıcı olur..

Çermik'teki "siyasi" gidişatta aynen böyle bir atmosfere sahip!…

Malum!..

Düne kadar Çermik'te AK Parti konuşulurdu...

Klasik ifadeyle, Partinin kalesiydi!…

Ki, Milletvekili "kontenjanı" bile almıştı…

Ama şimdi "ibre" farklılık arz ediyor..

Dengeler değişti..

Nedenine gelince...

İlçe teşkilatı Başkanı..

Mevcut Başkan adayı..

İl Başkanlığı..

Ve partinin karar kılıcı mekanizmasındaki yıkıcı "troyka'nın" devredeki hali; böldürdü!!!..

Yekunuyla; "iç kavga…"

Tabiri caizse "beş benzemez" fikirle çoklu bir "hizip" yaratıldı...

Küskünler..

Kopmalar..

Başka partilere ilhak edenler!..


***

Velhasıl; Ak Parti "iki partinin" ilçede dirilmesine vesile oldu..

Ama kendi, eridi!…

Son aldığım bilgilere göre..

Ki, Saadet ve DSP'nin ağırlıklı olarak "Çermik'e" yüklenmesi boşuna değil!!..

24 Haziran seçim sonuçları..

2014'teki oy potansiyeli…

Yereldeki, bazı anketlerin ilçeyle alakalı ortaya koydukları tez!…

Netice itibariyle; "keskin sirke" misali!..

Denilen şu!…

Saadet Partisi de..

DSP de, bu seçimde Ak Parti'nin "küpünden" faydalanacak..

HDP de "sessiz sedasız!", aradan sıyrılacak..

Öyle ya; 2-3 bin oy farkı vardı..

Bölünme eritti!..


***

Evet, Çermik'in siyasi havası bu minvalde soluklanıyor?…

Ki, DSP Genel Başkanı Aksakal dün Çermik’te idi..

Miting yaptı..
Partililere seslenerek; “Çermik’in” anahtarını istiyorum dedi..

Diyeceksiniz ki, Çüngüş..

Çermik'ten geri kalır yanı yok..

Sirayeti daha bir yüksek!..

Bakalım, son söz sahibi "sandık ve seçmen" ne diyecek?.

Ona da, 4 gün kaldı.

***

 

AYASOFYA!…

Cumhurbaşkanı Erdoğan müjdeyi verdi..

Ayasofya..

Artık "müze" değil, cami statüsünde..

Yani, 84 yıl önceki "asıl hüviyetine" kavuşuyor..

"Dün" biletle giriliyordu..

Ama artık; "abdest" alınarak ziyaret edilip, girilecek?

Tabi gönül ister ki; "cami" olsun!..

Beş vakit ezan..

Beş vakit namaz; kılınabilsin!..

Cemaati olsun!...

Neyse!..

Bu hamle bir ışık..

Tabi; "seçim" sonrası ne olur, göreceğiz!..

Ama o güzel komutan Fatih'e bir selamdır Ayasofya’nın “cami statüsüne” alınması!..

Gün gelir; “ibadete de” açılır..

O gün uzak değil...

***

NİYE BU IRKÇILIK?..

Adaylar..

Ki Parti liderleri de..

Ağızlarında sakız; söylenip duruyorlar..

Al birini, vur ötekine!..

Hepsinde, aynı dil!..

Biz Türklerin.

Biz Kürtlerin..

Biz Lazların..

Biz Çerkezlerin..

Biz Zazaların..

Biz Bulgarların..

Biz Romenlerin..

Biz  Sunilerin..

Biz Alevilerin "oylarına talibiz!" diyorlar..

İyi de!..

Bu duruş ve söylem; "ırkçılık" değil mi?..

Neden!..

Biz, Türkiye'deki "seçmenlerin oylarına talibiz" denilmiyor?

Ya da 81 milyon milletin!..

İlla ki; sınıflandırmak mı lazım?

İlla ki, "etnik kimliğe" vurgu yapmak mı gerekir?…

Açıkçası; bilerek ve alenice "bir ırkçılık" yapılıyor…

Yapan da siyasilerimiz!...

***

NEYMİŞ!…

Golan tepelerinden bize ne?…

Orası, Suriye toprağı…

İsrail ile Suriye'nin meselesi!?

Niye "burnumuzu" sokuyoruz?..

Nedir bu Ortadoğu'ya "liderlik" özentisi!?…

Faturası ağır olur?..

İyi de..

Hep ketum..

Hep pısırık..

Hep efendimcilik..

Hep sömürge altında kalmak; "bu bize ne" demekten gelmedi mi?

Binlerce kilometre ötedekini "ilgilendirir?"

Ama bizi ilgilendirmez?…

Bugün; Golan..

Ama yarın, Mescid-i Aksa olabileceğini düşünmüyoruz!?.

Toprak bütünlüğünü de..

Ortadoğu'da "toprak, harita değişecek?"

Irak'ın hali..

Suriye'nin hali..

Filistin'in hali..

Yemen'in hali..

Mısır'ın hali..

Yani say da say bitmez; "hepsi bize neeee" öylemi?..

Hani bir söz!..

Susma, sustukça sıra sana gelecek?…

***

 

ÇUKUR DİZİSİ!…

Dün akşamki, bölüm!..

Sahneler..

Hele ki, "karşılıklı savaşı" andıran çatışma görüntüleri..

Mafya terörü…

Yani; "şiddetin pornografisi..!"...

Tepki yüksek..

Bırak tavuğu..

Bırak hindiyi..

Bırak sinek, sivri sinek gibi "insanlar" öldürülüyor..

Evler ceset dolu..

Sokaklar cesetten geçilmiyor..

İşyerleri kan gölüne dönmüş!..

Dört bir taraf mermi manyağı...

7'den 70'ine herkesin "belinde" çifte silah!…

Şimdi hal bu iken!..

Biz..

Evet biz niye "cinayetlerden" yakınıyoruz..

Ölümler..

Öldürmeler..

Katliamlar..

"Almış başını" gidiyor diye, tepkimiz niye!..

Çukur zihniyete "çukur" filminin muhtevasını enjekte eden biz değil miyiz?

Şiddeti körükleyen biz..

Şiddete itiraz eden biz?

Şiddete prim verip, reytng rekorları kırdıran biz..

Yaman çelişki?.

Şiddete "dur" diyen var mı?..

Yok..

Ahlaki erozyonu da, "yaratmadılar mı?..

Evlilik programları..

Fatmagül dizileri..

Enva-i rezilliği bize "çağdaş medeniyet" ahlakı diye, pohpohlamadılar mı?..

Velhasıl..

Kendi elimizle; "canavar" karakter yaratıyoruz..

Kendi elimizle; "aşağılık" karakter üretiyoruz!…

Tepkimiz kime?!

***

DİYARBEKİRSPOR…

Maşallahı var?..

"Teknik adam" yontmada üstüne yok..

Baksanıza!..

4'üncü "teknik adamıyla da" yollarını ayırdı..

Sertaç Küçükbayrak!…

Sezon'a Bülent Akan'la başladı..

5. haftada İskender Eroğlu'na kapı açtı..

İlk yarının sonunda, Nevzat Türkoğlu'a hoş geldin dedi?

Şimdi de!…

Küçükbayrak'la "helalleşelim" dedi..

14 Futbolcu da gittiğine göre!..

Bu yönetime..

Bu idari anlayışa methiyeler düzen dostlara..

Şampiyonuz..

Play-off’a kaldık-kalacağız diyenler?

Hepsi fiyasko...

Hele ki, "heykeli dikilmesi gerekir" diyenlere?..

Naçizane bir sorum olacak?..

Siz..

Diyarbakır'a..

Diyarbekirspor'a..

Özellikle de, spor camiasına karşı "samimi misiniz?"..

Yoksa!…

Neyse onu da, noktalayarak, nokta koyuyorum!…