HAVA DA, SİYASET DE SICAK!
Gölgede 40 derece; çöl sıcakları ""nefes aldırmıyor""!
Kasıp-kavuruyor; beyin hücrelerini ""sulandırıyor"" keskin bir şekilde.
Ruh hali deseniz; bedbaht halde.
Tüm bunların etkisiyle ""sinir sistemi"" tamamen çökmüş.
Sinir katsayısı tavan yapmış durumda.
Herkes burnundan soluyor. Uzmanlara göre, Temmuz ayı daha bir çetin geçecek.
***
İşte böylesi ""bir hava"" atmosferiyle yeni bir haftaya giriyoruz.
Soluduğumuz havanın sıcak gelişmesine paralel olarak; siyasi hava da geri kalır durumda değil.
Daha bir keskinlik söz konusu. Çünkü; hafta önemli ve sıcak gelişmelere gebe.
Yarınlar için ""karar"" kılıçı.
Aslında sıcakta, gelişmelerde ve gebelikte tamamen ""demokrasinin"" işlevinde mevcuttur.
Şöyle ki; AK Parti kapatılacak mı, kapatılmayacak mı?
Bu sorunun cevabı henüz verilmiş değil.
AK Parti ""yazılı"" savunma verdi. Şimdi de; ""sözlü savunma"" hazırlığında.
O da; hafta içerisinde Başbakan Erdoğan'ın ""son rötuşları"" sonrasında; gereken nokta konulacak.
Şuan ulaşan bilgilere göre, ""sözlü savunmada yok yok"" misali.
Tüm mevzulara ""nokta"" konulmuş. Şu veya bu ""tez""le. Kapatılacak mı kapatılmayacak mı? Sorusuna cevabı bekleyip göreceğiz.
***
Mahkeme'nin ""vereceği"" kararın taktiri ne olur bilinmez?
Ama bilinen bir gerçek var ki; her geçen ""zaman"" bir kayıptır.
Ülke için. Millet için. Devlet için.
Süreç açısından, ekonomik, sosyal ve siyasal ""kayıplar"" göz ardı edilemez.
Hele; Ekonomik'in ""kayıplar"" büyük. Dün bir kaç esnafla sohbet ettim. Ayaküstü; durum nasıl diye?
Bi dokun bin ah işit misali. Siftahsız gün yaşıyoruz. Vatandaşın ""alım gücü"" yok.
***
Bir kilo şekerin fiyatını,
Bir kilo yağın fiyatını,
Bir kilo mercimeğin fiyatını
Bir kilo makarnanın fiyatını
Bir kilo peynirin fiyatını
Bir kilo unun fiyatını
Diyor sorun bakalım ""ülkenin idarecileri ve söz sahibi zat-ı muhteremlerine"" biliyor mu?
Bilmez.
Çünkü sokağa çıkan değil.
Tefe, Tüfe ""deniliyor"" nerde?
Daha düne kadar 55 ila 60 YTL arasındaki bir tene yağ, bugün 95–102 YTL.
Vatandaşın ""mutfağındaki"" ateşten kimin haberi var?
Hiç kimsenin!
Ha bir de; yaklaşan Ramazan-ı Şerif ayını da unutmayın.
Eğer bugün bi teneke yağ, 100 YTL’ ye satılıyorsa.
O gün; 150 YTL’ yi bulursa, şaşmayın.
Esnaftan söylemesi.
***
DTP'NİN HALİ DURUMU?
Gel gelelim DTP'nin mevzusuna; O da AK Parti ""akıbetinde""!
Kapatılacak mı, kapatılmayacak mı?
Bir de parti ""şahinlerin mi, güvercinlerin mi"" eline geçecek.
Söz sahibi kim olacak?
Parti'nin ""kapatılıp, kapatılmama"" noktasındaki soruya ekseriyetin cevabı belli.
Çıkmaz sokak. Bu iş buraya kadar.
Ama asıl; düşündüren Parti'nin ""misyonunun"" geleceğe taşınmasında; kimlerin aktiflik alacağı.
Çünkü parti kurmayları uzun süreden beri ""bir çatı"" altında toplanmış değil.
Küçük gerekçeler ortaya konuluyorsa da; Ahmet Türk'ün ""istifasından"" sonra; DTP Grup Toplantısı ""yapılmış"" değil.
Bu da; şunu ortaya koyuyor; Parti'deki ""cadı kazanı"" kaynıyor.
***
Onun için diyorum ki; DTP ""çok keskin"" bir virajda.
Kongre ""süreci"" sağlıklı işlenirse, viraj kusursuz ve kazasız atlatılır. Ancak; aksi durum ""partideki"" bölünmeyi alenileştirir.
Bu da; DTP'nin sonu demektir.
Daha önce de ifade etmiştim; ""güvercin"" kanadındaki isimleri.
Ahmet Türk, Aysel Tuğluk, Hasip Kaplan, Sırrı Sakık.
Selahattin Demirtaş.
Ki Demirtaş; basına yansıyan tepki sözlerinde şunu ifade ettiği söyleniyor.
""Taklit, dar ve örgüt siyaseti"".
Yani ""şahinleri"" eleştiriyor.
***
Mahmut Övür’da dün köşesine almıştı; DTP'nin ""cadı kazanını"".
Şöyle mevzuu ya şöyle yorum getiriyor;
*-Parti içinde ""radikal"" ve ""demokratik"" kesimler olarak nitelenen tarafların mücadelesi bütün hızıyla sürüyor. DTP içinde belki de ilk kez ılımlılar bu kadar kararlı görünüyor. Denilenlere göre, eğer DTP'nin radikalleri ""kapsayıcı, kucaklayıcı bir aday"" ortaya çıkartamazsa Ahmet Türk, ""örgüte"" rağmen adaylığını ilan edecek. Beklenen, bir orta yolun bulunması.
Bu beklenti ve ılımlıların kararlılığı radikal kanatta ciddi bir kaygıya yol açmış durumda. Ilımlılar kastedilerek, uluorta parti içinde kulislerde şöyle deniliyor:
—Artık söz geçiremiyoruz. Bu biçimde gitmez. Artık bir an önce her şey netleşmeli.""
Kongreye kadar bu ayrışmaya bir son vermenin hesapları yapılıyor. DTP içindeki siyasi mücadeleyi yakından izleyen deneyimli bir siyasetçi şöyle diyor:
""Nurettin Demirtaş'la başlayan, Emine Ayna ile devam eden bir siyaset tarzının kabul edilmesini kimse beklemesin. Kürt halkı da bundan bir şey kazanmaz. Ilımlı, diyaloga dayalı, yapıcı bir siyasetle herkes kazanır. Demokratik siyasete göre geniş görüşlülük oluşturulmalıdır. Ilımlı denilen arkadaşların DTP'yi taşımak istediği duruş budur.""
DTP özelinde Kürt siyasi hareketi keskin bir viraja giriyor. Ya kendini yenileyerek yeni bir siyasi ufuk açacak ya da klasik gerilim siyasetiyle her zamanki çözümsüzlüğü dayatacak. Kim bilir belki de bir orta yol bulunur: Mesela Ahmet Türk başkan, Emine Ayna başkan yardımcısı...""
***
GAP İDARESİ BAŞKANLIĞI.
Dedik ya; GAP Eylem Planı eğer hayata geçirilecekse.
Ki Başbakan Erdoğan ""bunu"" namus borcu olarak kabul ederek; ilk adımı Diyarbakır'da ""hamleyi"" açıklayarak attı.
Bölgede ""sosyal barışın"" sağlanması ilkesiyle.
22 Milyar Dolarlık ""devasa"" bir hamle.
Gerek bölge insanı ve gerekse ülke olarak; ""herkes"" umut içerisinde; hamlenin adımlarını bekliyor.
Gülmeyen yüzlerin gülmesi için.
Tabi bir de; bu hamleye hayat verecek, rotasını çizecek olan GAP İdaresi Başkanlığı'nın ""bölgeye"" taşınma mevzusu.
Onu da Başbakan açıklamıştı; GAP İdaresi Başkanlığı ""Ankara'da"" değil, Bölgede yapılandırılacak diye.
***
Biz de; Başbakan'ın bu ifadesinden sonra; yapılandırılacaksa Diyarbakır'a dedik.
Ve o günden bugüne defalarca buradan ""kamuoyu baskısı"" geliştirme anlamında; yazıp çiziyoruz.
Önceki gün Diyarbakır Sanayici ve İşadamları Derneği (DİSİAD) Bakanı Raif Türk; ""önümüzdeki"" günlerde atılacak adımlar noktasında; basını bilgilendirdi.
Cumhurbaşkanı, Başbakan ve Bakanlarla ""Ankara""da; GAP İdaresi Başkanlığının Diyarbakır'a kurulması yönünde; görüşmeler yapılacak diye.
İyi de olur.
Ancak; dün TRT2'de, 1+100 programına GAP İdaresi Başkanı Sadrettin Karahocagil konuktu.
Fırsat bu; telefonla canlı bağlantıya girdik.
GAP Eylem Planın Diyarbakır'a ""getirisi"" ne olacak diye sorduk.
Tabi bu esnada, asıl meramımızı da ilettik.
GAP İdaresi Başkanlığı, ""bölgenin hangi ilinde yapılandırılacak "" diye.
***
Henüz GAP İdaresi Başkanlığı görevinde bir haftasını dahi doldurmamış olan Başkan Karahocagil, projenin Diyarbakır'a getirisini ""detaylı"" bir şekilde anlattı. Pastadan ne alınacağına ilişkin.
Ancak; GAP İdaresi Başkanlığı ""noktasında"", karar alınmış ama hangi il henüz belli değil.
Demek ki; her an ""şu il"" denilebilinir.
Onun içinde; adımlarda ""acele"" etmeli, baskı gücü oluşturmada argümanları da harekete geçirmeli.
Yoksa ""biri"" bir yerlere ""konuşlandırma"" yapar.
O zaman da; Diyarbakır'dan tek tek ""uçan bölge müdürlükleri"" gibi, bu da daha gelmeden uçmuş olur.
Güzel bir hafta dileğiyle.