Her yönüyle vicdan sızlatan mevzuu!
Dünden devam diyelim!
Çünkü "o manzara" ve boş araziye serpilen yardım eşyaları.
Gerçekten "vicdanları" sızlattığı gibi, "akıl" kilitlenmesi yarattı.
Ki şahsen hala da O resmin ve anlattığı hal-i rezaletin "şaşkınlığındayım".
***
Sanırım, "Yardımlar Çöpe gitti" haberimiz!
Ve dün buradan kısmen "sorgulayan" ifadeler noktasındaki yazım.
Siz okurlarda da, yardımların "akıbetiyle" alakalı, aynı duygular hasıl oldu.
Zaten hâkim olmaması da mümkün değil!
Öfke, tepki ve sorgulama.
Nitekim "vicdanları" yerde sürükleten bir tablo.
***
Deprem felaketine maruz kalan binlerce insan!
Bir nebze de olsa; yardım elini uzatmak.
Şefkatle kucaklaşıp-acıyı paylaşmak insanı bir görev...
Ki bunu Diyarbakır ahalisi, "en üst seviye de" yerine getirdi.
Kendinden feragat ederek "üstündeki giysileri" dahi çıkararak yardım elini uzattı.
Ancak, önceki gün ortaya çıkan yardım" akıbeti karşısında doğrusu "deprem acısı" kadar gördükleri yürek yaralayıcı.
***
Malum kamuoyu hadiseye ilk olarak, "bizden" vakıf oldu.
Yani; "haber" ilk Diyarbakır Söz gazetesinde yayımlandı.
Tabi; "araştırmacı gazetecilik" ilkeleri, doğrusunda haber ve yoruma hassasiyet gösterildi.
Ki biz;
Direkt kimseyi suçlamadığımız gibi, "görüneni" şeffaf bir şekilde aktardık.
Hani derler ya; "hal-i âlem" meydanda diye!
Aynen de öyle; herşey "gün" gibi aşikar.
Zaten; "resim ve görüntü" her şeyi anlatmaya yetiyor ve artıyor bile.
***
Lakin
Yeniköy Mezarlığındaki boş araziye terk "edilen" giyim eşyaları.
Ve eşyaların içerisinde bulunduğu poşet;
"Bağlar Belediyesi" amblemini taşıdığı için, mevzu burada "soru işareti" yarattı.
Biz de sorduk,
Yardımları "Bağlar belediyesi mi" buraya terk etti.
Veya durumdan haberdar mı diye?
Sorulara,
İki gün boyunca "cevap bekledik" ne diyorsunuz diye?
***
Sorarken,
Cevap gelmemesi halinde "vicdanlarda" zanlı mahkûmiyeti görürsünüz demiştik.
Nihayet!
Dün, "bir dostun taziyesi" nedeniyle, İl dışındayken Belediye Yetkilileri aramış.
Haber Merkezindeki arkadaşlarla görüşmüş.
Zaten,
Belediye Başkan Yardımcısı Osman Kaya'nın konuya ilişkin "kısm-i beyanatı" bugünkü; "haberde" yer almakta.
***
Kaya.
Yardımların belediye tarafından "çöpe atıldığı" iddialarını kabul etmiyor.
Bunun için diyor ki;
"Biz ahmakmıyız ki böyle bir şey yapalım?"
Ekliyor; "böyle bir niyetimiz olsa bunları çöpe atmaz atık tesisinde yok ederdik’
Ama bunu "iddialı" ifade ederken, arkasından" soruşturma" başlattıklarını söylüyor.
***
Soruşturma başlatılması. İncelemenin yürütülmesi.
Aslında, "mevzuda" ihmalin ve suiistimalin "varlığını" kabul ettiklerini gösteriyor.
Kaya'nın bir diğer iddiası ise komplo!
Doğrusu işin bu tarafı beni pek fazla sarsmıyor değil.
Çünkü poşetlerin üzerinde yazılan yazılar ortada.
Diyor ki, "Bağlar Belediyesi..."
***
Kafamı kurcalamıyor değil, "komplo" iddiası ve söylemi!
Düşünüyorum, Kaya'nın ifadesine göre "komplo kuranlar" nerden belediyenin poşetlerini temin edecek?"
Kaya'nın, komplo tezine yönelik diğer bir ifadesine gelince.
Diyor ki; ‘Biz vatandaşa çöp poşeti verdik, onlar elbiseleri buna paketledi.
Daha sonra buraya atmış olabilirler.’
***
Bu savunmanın mantıklı karşılığı yok gibi!
Çünkü öyle 3–5 vatandaşın poşetleri bıraktığı yardımlar değil, belli ki kamyonlarla dökülmüş.
Baksanıza, uçsuz-bucaksız bir görüntü içeriyor, "yardım malzemelerinin" dağıtıldığı alan.
Değil bir torba, bin torba var!
Değil bir kaç parça giysi, onbinlerce parça var.
O nedenle; "Vicdanları" daha bir fazla sızlatmadan.
Hadiseye de, üstadın ifadesiyle "limon" sıkmadan, varsa bir soruşturma genişletilmeli.
***
Belki peşin, ifade olacak ama görünen köy kılavuz istemez misali.
Mutlaka ama mutlaka belediyenin "burda" bir zafiyeti söz konusu.
Ha bu görevlilerinin ihmali veya iç hesaplaşma olabilir.
Tabi bir de komplodan ısrar edilecekse belediye idare kadrosu test edilmeli.
Garip bir söylem de Kaya’nın ‘yardımları depoda sakladık’ ifadesi ve gösterdiği depo görüntüleri.
Hadiseye "tuz-biber" diyebilirim.
Gafletten öte bir ifade!
***
Vatandaşın topladığı yardımların Van’a gittiğini düşünürken siz neden depoda saklarsınız?
Kızalaymısınız?
Üstelik bunların tamamına yakını kışlık elbiseler.
Van da bu yıl "kış ne kadar çok ağır geçti" hepimizin malumu.
İnsanlar orada inlerken bu yardımlar neden gönderilmedi-götürülmedi?
Yardımı yapanın düşüncesi, "o eşyaların" Van'a gitmesi içindi.
Sizin depolarınızda bekletilmesi ve "keyfinize" göre dağıtımın yapılması için değil?
’Yardımları çöpe biz atmadık’ derken bilinmelidir ki yardımları depoda saklamak da en az yardımları çöpe atmak kadar "yanlış" bir mantık.
Velhasıl, mesele her yönüyle "beyine" arıza veriyor.
***
Bakalım, soruşturmanın akıbeti ne olacak?
Bekleyip göreceğiz.
Hatırladığım kadarıyla Sonar'ın araştırmasında, Türkiye'deki 75 merkez ilçe belediye başkanları arasında Başkan Baran yedinci sırada yerini almıştı.
Ve bu sonuçla Baran, tek başarılı kadın belediye başkanı olmuştu!
Şimdi, "bu vicdan sızlatan" tablo ile başarı kriteri "birbiriyle" örtüşür mü?
Yorum ve takdir siz okuyucuların.