KADİM ŞEHİR DİYARBAKIR'I TANIMAK!
EMİTT fuarı, notlarının 3'üncüsü var.
Anlatmadım!
Bugün, konuşalım.
Önemli çünkü.
Özellikle, Diyarbakır'ın tanıtımı için.
Hele ki, "ön yargılar".
Ve şehri "hançerleyen" imaj yarası orda yerde iken.
Tedavi şart.
Çünkü Diyarbakır "artık" eski Amed değil.
***
Fuarın ikinci günü.
Gece, Kaya Ramada otelindeyiz!
"Diyarbakırlılar gecesi" var.
Ev sahibi.
İl Valisi Mustafa Cahit Kıraç.
Yardımcısı, Ahmet Dalkıran.
İzliyorum!
Gecenin tamamen, "organizasyonu" ikilinin üzerinde.
Hayli, koşuşturuyorlar.
***
Abant salonu ful.
Bakan, milletvekilleri.
Gecenin şeref konuğu İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu.
Kendi ifadesiyle; "Diyarbakır benim memleketim".
Malumunuzdur.
Diyarbakır üzerine yazdığı bir şiir var, Sayın Mutlu'nun.
"Gül şehri Diyarbakır' diye.
***
Çok isim vardı salonda.
Sanatçılar.
STK'lar, oda başkanları.
Diyarbakır'dan hayli gelen tanıdık simalar!
Her ne kadar, "yerelde" kimse yok idiyse de.
Resim büyüktü.
Tabi ki, İstanbul'da bulunan Diyarbakırlılarda davetliydi.
Ailece gelenler.
Zaten gecenin değer ölçüsü; "Diyarbakırlılar buluşması" idi.
***
Müzik.
Davul-zurna!
Folklor gösterisi.
Sahne, Diyarbakır "eyvanı" gibi.
Mahalli sanatçılar.
Sunucu, Recep Acay.
Her zaman ki gibi, Diyarbakır'a özgü, hele ki kullandığı şive.
"Yağlı kırbaaaaaç."
"Çakmak taşııı. Var".
***
Bütünlük noktasında;
Salonu "inleten" bir duygu seli hâkimdi.
Hasretin resmi!
Hayat'ın lezzetli mahalli yemeklerinin sunumu.
Bir bütünlük içerisinde işte Diyar-ı bekir!
***
Gece'de üç önemli sunum yapıldı.
Biri;
Vali Yardımcısı Ahmet Dalkıran tarafından yapıldı.
Konu, Diyarbakır'ın "tarihi kültürel" değerleri.
İkinci;
Vakıflar Bölge Müdürü Metin Evsen yaptı.
Konu, Vakıflara ait restore edilen.
İnanç ve Kültür turizmine kazandırılan, yapılar.
***
Üçüncü.
Çevre ve Şehircilik İl Müdürü Mustafa Temel.
Konu.
Kentsel dönüşüm ağırlıklı idiyse de.
Son günlerin tartışma konusu olan; Hevsel Bahçeleri ve Dicle Vadi Projesi.
Orda şu sözü vardı.
Tabi ki, kendi dönemi için.
Kesinlikle bu alanlara "konut" yapılmayacak?
***
Yani.
"Rezerv" ifadesi, projenin kapital kazanımı için kullanılmış.
Konut yapılsın diye değil.
Doğrusu, bunu İl Valisi Cahit kıraç'a da sordum.
O da şu ifadeyi kullandı.
"Olacak şey mi, kesinlikle doğru değil.
Zaten Hevsel Bahçeleri, UNESCO kapsamında."
***
Gece, unutulmaz anlara sahipti.
Anlamlı konuşmalar oldu.
Ki en anlamlı konuşma ev sahibi Kıraç'tan geldi.
Daveti vardı.
"Herkesi sevgi, tarih, inanç ve medeniyet şehri olan Diyarbakır'a davet ediyoruz.
Buyrun gelin, Diyarbakır'ı görün?"
***
Evet.
Medeniyetlerin beşiği,
Sevginin,
Kardeşliğin,
Barışın,
Birlikteliğin,
Tüm değerlerin bir arada yaşadığı,
Adını taşlara kazıyıp,
Gönüllerde ölümsüzleştiren kadim şehir Diyarbakır.
***
Artık.
Küllerinde "yeniden" yeşermek.
Filizlenip, dal budak salmak istiyor.
1921'lerin ruhuna dönmek.
Ve o ruhu "iliklerinde" yaşamak istiyor.
30–40 yıldan buyana!
Yaşadığı "kirli savaşın",
İnkârın,
Asimilasyonun, insan hakları ihlallerinin.
Çözüm süreciyle "son bulduğuna" inanarak, aydınlık yarınları istiyor.
***
İşte bunun için "el birliği-gönül birliği" şart.
Maddiyattan çok maneviyata ihtiyacımız var.
Çünkü "renklerin" bileşeni maneviyatla, değer kazanır.
Evet, EMİTT'in esen rüzgârı bu yöndeydi.
İnşallah, bu rüzgâr tüm kötülükleri alıp götürür, saf, temiz ve halis bir atmosfer ortaya çıkar.
***
Sonuç!
EMİTT'e Diyarbakır "hayatını" yansıtan!
Kadim Şehr-i tanıtan.
Elbette ki, "gizli" isimler de vardı.
Özellikle, "işin yükünü" omuzlayanlar.
İl Kültür Müdürü Tevfik Arıtürk.
Büyükşehir'den Kültür Daire Başkanı Muharrem Cebe.
Ve diğer katılımcılar.
Sanırım, şehir olarak teşekkür borçluyuz onlara.
***
BÜYÜKTİMUR'LA GÜNDEM?
Bu akşam,
Uzay ve Söz Tv'de programım var.
Büyüktimur'la Gündem!
Konuğum.
İstanbul Valisi Sayın Hüseyin Avni Mutlu.
Program.
İstanbul'daki stüdyolardan, canlı yayınlanacak.
Onun için kimseye randevu vermeyin, saat 23.00'te birlikte olacağız.
Buarada, sizleri de bekliyorum; telefon, sms, e-mail ve twitterle.
