KARAYOLLARINA İLK NEŞTER
Nihayet!..
Evet, nihayet.
Yolsuzluğun.
Usulsüzlüğün.
Keyfiyetin, hâsıl olduğu.
Diyarbakır'ın; "milyonlarının" peşkeş çekildiği.
Yani enva-i hile ve desisenin "ayyuka" çıktığı, müfettiş kayıtlarına geçtiği, Karayolları 9. Bölge Müdürlüğünde "idari" işlem yapıldı.
***
İlk işlem; Bölge Müdürüne…
Hafta sonu itibariyle görevden "el çektirildi", merkeze alındı.
Sanırım yarın…
Yerine görevlendirilen zat "devir-teslim" yapacak.
Ne diyelim?
Diyarbakır'ımıza pek tabi ki, Müdürlüğe bağlı komşu illere "hayırlı" uğurlu olsun…
***
Tabi; bu “işlem” yeterli mi?
Hayır.
Müdürün alınması; "yeni müdürün" gelmesi; "çözüm" değil…
Topyekûn.
Özellikle; "müfettiş" raporlarına yansıyan.
En önemlisi de!
Müteahhitlere "işleri" pazarlamada köprü görevi yapan; "isimler".
Onların Karayollarından "ayıklanması" gerekir.
***
Aksi takdirde durum;
'Aynı tas, aynı hamam'dan öteye gitmez…
Gelen; Bölge Müdürü de…
Allame-i cihan dahi olsa bile…
Varlığıyla-yokluğu; "pek" işlev icra etmez…
Alt kademe.
Bildiği şekliyle; "çarkı" döndürmeye devam eder…
Yani; köklü bir revize şart…
***
Bu arada.
Hala da, akıl sır erdiremediğim nokta da şu.
Her şey…
Bu kadar konuşulup, tartışılırken…
Müfettişlerin kayıtlarında yer alırken…
Neden; Bölge Müdürlüğündeki "ihale ve işlemler" "adli" işlem noktasında muaf tutuluyor…
Yargısal mekanizma neden işlemiyor…
Garip bir durum…
***
CHP ZATEN KAPALI?
Parti kapatma…
Ne yazık ki; "hala" lügatte…
Ve hala; "siyasi" mevzu olarak, konuşuluyor…
Bir; Demokrasi ayıbı…
Çağ…
Dönem…
Ve Yeni Türkiye açısından; "mevzubahis" edilmesi bile şık değil…
Nitekim, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ifade ettiği gibi..
"Söylemi dahi, olmamalı.."
***
Onun için…
Meclisin "asli" işlevini yerine getirmesi gerekir…
Bu işi; "kökten" çözüme kavuşturmalı…
Parti kapatma…
Siyasi akımlar için; "demoklesin kılıcı" gibi sallanmamalı.
Varsa arıza-i bir durum.
Ya da, siyasi düşünce; cezası "bireysel" olmalı.
Pire diye; yorgan yakılmamalı.
***
CHP'nin halet-i ruhiyetine gelecek olursa
Mevzuu…
CHP hakkında "kapatılma" davası açılacağı söylentisi…
Doğru değil…
Ama CHP belki prim alır, algı oluşur noktasında; "körükleniyor"
Öncelikle ifade edeyim…
***
Yoksa Yargıtay'ın böyle bir hamlesi olmuş olsaydı…
CHP…
Değil bugün; günler öncesi "kızıl-kıyamet" koparırdı.
Timsah gözyaşları dökerek…
Ama yok…
Yani, anlayacağınız; "kapatma davası" balon…
***
Nitekim!
Bülent Arınç, hükümetin önemli ismi olarak cevap verdi…
Kendi uslübuyla.
"CHP'yi niye kapatsınlar kardeşim…
CHP zaten kapalı…"
Doğru…
CHP’nin bugün Güneydoğu'da "kapıları" kilitli…
Teşkilatlar…
İller dâhil olmak üzere; "kapalı"
Onun için CHP niye; "kapatılsın ki?"
***
Bence CHP…
Kapatılmaktan…
Ya da, kapatma davasından çok!
Neden;
Doğu ve Güneydoğu'da "tabela" partisi olduğuna…
Halktan…
Bölge insanından "neden hızla" koptuğuna bakmalı…
***
Baksanıza…
7 Haziran'da seçimler var.
İktidar…
Ve diğer muhalefet partileri ki; MHP bile…
Güneydoğu illerinde; "aday" belirleme evresini sonlandıracak.
Yoğun ilgi; "söz konusu"
***
Ama gel gör ki…
CHP'de kapılar kilitli olduğu için; "yaprak" kıpırdamıyor…
Var olan bir iki isim…
Onların da beklenti ve umudu; "acaba" HDP baraj altı kalır mı?…
Biz de; "totodan" seçilir, Meclis'e gideriz miyiz?…
***
CHP…
Ne zaman kapısı açık olan…
Gelen-gideni…
İstişare ve umut "içeren" siyasi parti olabilecek derseniz?
Cevaben derim ki Ne zaman ülke gerçeklerinin "idrakine" varırsa…
Ne zaman halkı halk olarak görürse; "işte o zaman" CHP olur…
Yoksa CHP zaten kapalı olmaya devam edecek…
***
HALEPÇE KATLİAMI!
Üzerinden; 27 yıl geçti…
Ama Kürtlerin tarihinden "silinmeyecek" acı bir katliam.
Bir diktatör faaliyeti…
İnsanlık tarihi için de,
Küresel dünyanın varlığı için de,
Ortadoğu'daki İslam ülkeleri için de; "tarihi bir kara lekedir?"
***
Dün olduğu gibi…
Bugün de;
İnsanlık tarihinin en vahşet kokan çöplüğünde; "katliamlar" yaşanıyor…
Dün Irak'tı…
Bugün, Irak ile Suriye…
Ki; diğer Ortadoğu ülkeleri…
Hepsinde…
Kan var, gözyaşı var, katliam var…
Öyle ki; "mezhepsel" çatışma körüklenir noktaya geldi…
***
Ama hepsi; diktatör yönetimin neticesi…
Saddam Hüseyin…
Kendi halkıyla yaşadığı sorunu…
Kanla…
Gözyaşı ve şiddetle…
Baskı altına alma yollarıyla; "katliamlar" yaptı…
***
Batının; bir piyonu olarak…
Ona silahı;
Ona askeri gücü,
Ona kimyasal silahları sağlayan; batılı silah teröristlerinin desteğiyle…
Her türden yok edici;
Biyolojik ve kimyasal silahı teminle; "halkının" üzerinde denedi…
Batı; "deney" alanı için…
Saddam, iktidarlığının devamı için; "Halepçe" katliamını yaptı.
***
Irak Diktatörü Saddam Hüseyin’e bu silahları verenler hep sustular…
Ve hala da susmaktalar.
Ama gün, geldi "Saddam" onlar için atıl oldu.
Demokrasi adına; "Irak" işgal edildi.
Saddam alaşağı edilerek, idam edildi…
Değişen ne oldu?
Kocaman bir “HİÇ”
***
Halepçe katliamı…
Aslında, on binlerce insanın "kumlara" gömüldüğü Enfal operasyonunun bir nevi; "ikmali"…
Peki, oldu da ne oldu?
Hafızalarda;
"Torunun üzerine abanmış cansız nenenin fotoğrafı" kaldı.
Ancak, İnsanlık…
Ve Sözde Çağdaş dünya için; "mevzuu" unutuldu…
***
Bugün; benzeri Suriye'de yaşanıyor…
Bir taraftan;
Esed diktatörü, diğer yandan batı teröristlerinin kurguladığı IŞİD…
Yine; insanları, halklarını "şiddetle, öldürmeyle, toplu katliamla" sindirmeye çalışıyorlar.
Kendi; diktatörlüklerinin devamı için…
***
Ne demişler?
Tarih tekerrürden ibarettir.
Dün Saddam'dı…
Bugün Esed…
Bakalım; Esed'in "akıbeti" ne olacak.
Ama sonu ne olursa olsun…
Şu bir hakikattir ki;
Ölümleri, acıları ve katliamları yaşayan bu ülke insanları.
Ve vahşetin; çöplüğü bugün Ortadoğu!
***
İşte; bu çöplüğün "temizlenmesi."
Diktatörlerin "alaşağı" edilmesi.
Halkların.
Ve Dinlerin.
İnançların "hürriyeti" için; ""halklar" birlikte hareket edip; ortak paydada buluşarak, savaş vermeli.
Yoksa iktidarlar değişse de; "diktatöryal" faaliyet değişmez!
***
Evet,
Bir kez daha Halepçe'de olan "şehitleri" yad ederken.
Vahşetin müsebbipleri.
Zemin hazırlayıcıları.
Ve rıza gösteren susanları da; "binlerce kez lanetliyoruz."
***
BÜYÜKTİMUR'LA GÜNDEM.
Bu akşam, saat 22.00'de; Uzay TV'de.
Aman kimseye randevu vermeyin.
Gündemin, en sıcak konu başlıkları "masaya" yatırılıp tartışılacak.
Konuklarım;
HDP Diyarbakır İl Eşbaşkanı Ömer Önen.
PAK Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Gül,
Ve
Özgür-Der Şube Başkanı Dr. Murat Koç.
Sorularınızı.
Konularla ilgili görüşlerinizi bekliyorum.
Şimdiden iyi seyirler.
Yazarın Önceki Yazıları