LİDER OLMAK!….
Her kişinin işi değil.. Ki karı da olamaz!…Lider…
İşiyle..
İşlemiyle..
Yaptıklarıyla; "tarihe" mühür vurandır!..
Düne..
Bugüne..
Ve tabi ki yarına "istikbal" adına imza atandır…
Ve her daim; kendinden söz ettirendir!…
Azimle..
İştihatla..
Hakla, hukukla..
Yani adil, eşitlikçi bir aşkla "işine" sarılandır…
Teveccühü..
Hoşgörüyü..
Sevgi ve muhabbeti, engin ve elif kılandır!..
Demokrasiyi..
İnsan Haklarını..
Özgürlüğü..
Toplumsal ve bireysel "bütünlükte" gönül tahtı, oluşturandır..
Diliyle.
Diniyle.
İnanç.
Ve ulvi değerleriyle; "ümmet" kimliğiyle kucak açandır…
Yaşamı da..
Felsefesi de..
Siyasi ikbaldeki hedefi; "dava" adamlığıdır!…
Ben değil, biz der..
Hizmeti, "hakka" hizmet..
İnsanı "yaradandan" dolayı, karşılıksız özümseyendir?..
Yoldur, yoldaştır, karakteri!…
Genellikle de, yalnızdır!…
Zaten, lider olmakta "o yalnızlığın", muhtevasındaki sırdır!…
Birileri gelir..
Birileri gider..
Birileri biner.
Birileri iner..
Ama; "tren" misali, lokomotiftir!…
O her daim; "vagonları" peşinde taşır…
Liderliktir budur..
İşte bu vasfın sahibi, Sayın Erdoğan'dır!..
Demokrasi tarihimize..
Parti başkanlıklarında..
Ülke yönetiminde..
Başbakan..
Cumhurbaşkanı..
Yani devlet-i aliyenin "reisi" noktasında, çok isimler geldi..
Çok kişiler, devran oldu..
Ama!..
Hiç kimse "gönül tahtına" oturamadı..
Oturan olduysa da!..
"İdeolojik" oldu.. Karşılık "alındı?"..
Ancak, Erdoğan'ın o liderlik tahtı "karşılıksız bir aşkla", ikmal oldu..
2002..
Ve bugün, 2019..
O günden bugüne; "enva-i "ihanetliklere..
Suikastlara..
Ki 15 Temmuz gibi; "kanlı girişime" rağmen!…
***
Milletiyle..
Değerleriyle..
İnsani ve ulvi kutsallarıyla; "karşı" durdu..
Silahla değil, çıplak elle..
Tankla değil, bedeniyle..
Bomba değil, yumruğuyla..
7'den 70'e, kadını, erkeği, çocuğu, genci, yaşlısı..
Meydanlara indi..
Azmini..
Zaferini..
Milletiyle "tarih" yazan, lider oldu!..
Eğer ki!..
Sağcısından da..
Solcusundan da..
Radikalinden de..
Sekülerinden de..
Muhafazakarından da..
Laikliğinden de..
Ateistinden de…
Sunisinden de alevisinden de!..
Tüm "etnik kimlikte" olanlardan da..
Bir teveccüh..
Bir hoşgörü..
Bir birliktelik..
Sevgi ve muhabbetle; "kucak" alıyorsa!..
Coşkusuna..
Heyecanına "nail" olabiliyorsa!..
Yenikapı'da 1 milyon 600 bin kişiyle; "bütünleşebiliyorsa.."
İşte o kişi liderdir..
***
Yoksa!..
Parti başkanı olmak..
Parti Genel başkanı olmak..
Ya da Başbakanlık gibi "makam" işgaliyeti; anlam içermez!..
Değer de almaz…
Nitekim tarihte niceleri "değersizler" kervanına!..
Demokrasinin "çöplüğüne" atıldı..
Velhasıl..
Diyarbakırlının beyanıyla; "keko adamın prezesi var..?"
***
REİS'İN İNCE MESAJI!…
Diyarbakır'a indirgeyelim!..
Halk deyimiyle..
Kızım sana söylüyorum, gelinim sen anla…
Eeyyy zevat, bak reis ne diyor?…
"Biz bir dava hareketiyiz..
Kibirle gelen,
Burnu havada gelen AK Partinin kapısından giremez!…
Yanlışlıkla girerse de biz onu aramızda tutmayız..
Bizim kapımız tevazu kapısıdır..
Hiç kimse bulunmaz hint kumaşı değil.."
Yani..
Yanisi şu; 31 Mart'ın 1 Nisan'a dair "hayli şakaları" olacak?…
Fatura ağır...
***
AKIL TRAVMASI!..
FETÖ'cüsüne..
PKK'lısına..
DEAŞ'ına..
DHKP-C'sine…
Ve daha nice dörtlü, üçlü kelimeden oluşan "illegal" örgütlerin…
İllegal oluşumların…
Yasalarda..
Kanunlarda..
Mevzuatlarımızda "yasadışı" unsurlar olarak, zikredilenler!…
Ülkenin..
Milletin..
Devletin "bekasına" göz dikip, "yıkım operasyonu" yapanlar…
Diliyle..
Diniyle..
İnancıyla; "ırkçı ve şoven" bir yıkımı hedefleyenler…
Siyonizm’in..
Haçlı emperyalizminin…
Yeraltı..
Yer üstü zenginliklerimize; "göz diken" sömürgeci devletlerin!!!..
Dostluğumuzu..
Müttefikliğimizi…
Sınırdaşlığımızı "hanlik ve kalleşlik" üzerine, kurgulayanlar!…
Demokrasimizde..
Siyaset kulvarımızda..
Legal bir kimlikte..
Yasal bir temsiliyet içerisinde faaliyet gösteren politikanın "işbirliğine" girmesi!!..
Özellikle; "saydıklarımla" iş tutulması..
Aynı dilin kullanılması..
Ve birbirlerinin "değirmenine" su taşıma hallerine…
Kim ne der bilmem!..
Muhalefet..
Ya da muhalif siyaset denilmez!..
31 Mart seçimleri!..
Bir çok maskeyi düşürdüğü gibi..
Derinlikleri de deşifre etti..
Velhasıl hal-i durum; akıl travması içeriyor..
***
TEMEL'İN SAVUNMASI!…
PKK ile iltisaklı kişilerin aday gösterilmesi!?..
Diyor ki…
"Biz yapsak da…
YSK buna müsaade etmez..
Onun için temiz belgeleri var.."
Siz deyin!…
***
MEVLAM NEYLERSE!..
Değil mi ki;
Hak şerleri hayreyler ve görelim Mevlam neyler…
Neylerse güzel eyler.
Herkesin bir planı varsa..
Bilinmelidir ki; "Allah’ın da bir hükmü ve planı vardır?"
***
GOLAN DEDİK YA!..
Dün neymiş, diye söze girdik..
Bugün de; "kim" İsrail'e, buyrun dedi..
Bakınız, Ortadoğu'nun muhabiri..
Zeynep Karataş..
Fikri takipte, Elcezire'nin bir belgesini" tarihi vesika olarak paylaşıyor..
Sonra da, şunu diyor..
Golan..
Altın tepsi de olmazsa bile!..
Gümüş varaklıbir tepsi de; İsrail'e "teslim" edildi..
Demek oluyor ki!…
Atı alan Üsküdar’ı geçmiş bile..
Şimdi!..
Birileri "aslan" kesiliyor.. Ama nafile..
Fatura kesildi, ödeme yapıldı, kaza "işlemi" bitti!..
Gerisi; lafı güzaf..
Şöyle Filistin "haritasına" tarihsel bakılırsa!..
Dün neydi, bugün nerede?..