PARTİ VAATLERİ
Maşallah.
Seçim vaatleri her cephede bol.
Kim ne vaat ediyor?
Kıyaslama yaparsak, "kesenin ağzını" en çok açan kim?
AK Parti.
Ekonomi'yi "İstikrarlı ve Güçlü Ekonomi" başlığı altında tutuyor.
Yeni dönemde makroekonomik istikrar ve kazanımlar güçlendirilirken, bir yandan da mikroekonomik ve sektörel dönüşümlere odaklanılacağına vurgu yapıyor.
Yani "özel sektör öncülüğünde' büyümeye devam edilecek.
***
Ana başlıkları şöyle;
Yurtiçi üretimi artırma ve ithalata bağımlılığı azaltma.
İmalat sanayisinin GSYH içindeki payı artırılacak.
Sanayileşme hızlandırılacak.
Özel sektör öncülüğünde, Ar-Ge’ye daha fazla ağırlık verilecek.
İhracata dayalı ve rekabetçi bir üretim yapısı uygulanacak.
Fiyat istikrarını güçlendirecek para politikası çerçevesini koruyacak
Cari açığın kalıcı çözümüne yönelik politika ve önlemler hayata geçirecek.
Bunlara paralel olarak, yurtiçi tasarrufların artırılmasına yönelik çalışmalar sürdürecek.
***
CHP'NİN VAATLERİ
CHP'nin 200 sayfalık bildirgesi ekonomi ağırlıklı.
Buna göre:
• Asgari ücret üzerindeki gelir vergisi kaldırılacak. Asgari ücret 1.500 TL olacak.
• Kredi faiz borçları silinecek.
• Her yıl bir milyon kişiye istihdam sağlanacak.
• Emekliye yılda iki kez ikramiye verilecek.
• Vergi borcu olmayan kobilere sıfır faizli kredi verilecek.
• Dar gelirliye 270 TL sabit taksitle 70 metrekare ev satışı yapılacak.
• Mazot 1,5 TL olacak.
• Aile sigortası gelecek. Hiçbir ailenin geliri 720 TL’nin altında olmayacak.
• Taşeron işçisi diye bir kavram olmayacak. Tamamı kadrolu olarak işe başlayacak.
MHP'NİN VAATLERİ
MHP'nin ekonomik vaatleri çok farklı.
Öyle ki.
2015–2019 için ayrı,
2019–2023 için ayrı bir hedef söz konusu.
Diyor ki;
"Birinci iktidar dönemi" nde yıllık ortalama % 5,2 büyüme.
Ve 700 bin yeni istihdam.
İkinci iktidar dönemi ise 2019–2023 yılları.
% 6,6 büyüme.
1 milyon 25 bin de istihdam.
***
Diğer ekonomi vaatleri şunlar:
• Çiftçiye mazot 1,75 TL'den satılacak.
• Emeklilere iki aylık asgari ücret tutarında emekli destek ödeneği verilecek.
• Net asgari ücreti 1.400 TL'ye çıkacak.
• Hane halkı geliri asgari ücret tutarını geçmeyen asgari ücretlilere, belirlenecek Büyükşehirlerde 100 TL şehir içi ulaşım desteği verilecek.
***
HDP'NİN VAATLERİ NELER?
Peki, seçim "poleni" olarak görülen HDP nasıl bir ekonomik vaatler silsilesinden söz ediyor.
Malum!
HDP.
Geldiği siyasi akım.
Ve hedeflediği yeni Türkiye'ye "sol akım" stratejisinde temel düşünce; "ortadirek ve altı".
Nitekim!
Asgari ücret,
Yoksul aileler,
Ve gençlerin günlük yaşam koşullarını iyileştirmede; "önemli" vaatleri var.
***
Şöyle ki...
Seçim beyannamesinde;
Asgari ücret için 1.800 TL sözü veriyor.
• Her eve ayda 10 metreküp su.
180 kilowatt elektrik ücretsiz.
Ve ısınma desteği.
• Mülkü olmayan kiracılara her ay 250 TL kira sözü.
• 18 yaş altındakilere, emekli ve engellilere toplu taşıma ücretsiz olacak.
Gençlere ayda, ulaşım ve iletişim desteği; 200 TL.
***
2011 VE 2014 SEÇİMLERİ
Seçim Analisti Filiz Aydın Koç.
2010–2014.
Yılları içerisindeki "seçimleri" karsılaştırmalı analiz etmiş.
Ve dökümünü de; "kitap" haline getirmiş.
İl il, ilçe ilçe "istatistikler" ortaya koyarak.
Neyse!
HDP'nin "verilerini" ve 7 Haziran'da "olabilirliği" şöyle yorumlamış.
***
Yani.
HDP barajı aşabilmesindeki "kriterler" nedir?
Bakalım.
Koç bu konuda, nasıl bir veri ortaya koyuyor.
Kendisine göre.
Barajı aşabilmesi için 3 farklı parametre var.
Birincisi seçmenler,
İkincisi katılım oranı,
Üçüncüsü HDP'deki oy artışı ivmesi.
***
2011 genel seçimlerine katılım oranı yüzde 83,2 idi.
HDP bağımsız girmişti.
Oy sayısı 2 milyon 819 bin 917, yüzde 6,6 idi.
2014 yerel seçimlerinde ise katılım oranı yüzde 89,2.
HDP, BDP ve bağımsızlar eklendiğinde, 2 milyon 935 bin 974 oy aldı, oy oranı yüzde 6,1’de kaldı.
2011 genel seçimleri ile 2014 yerel seçimleri arasındaki oy farkı sadece 116 bin 57.
2014 cumhurbaşkanlığı seçimlerinde ise katılım oranı yüzde 77.
Demirtaş’ın aldığı oy sayısı 3 milyon 902 bin 211.
Yüzdesi 9,8.
2014 cumhurbaşkanlığı seçimleri ile 2014 yerel seçimleri arasındaki oy farkı, 966 bin 237.
Bölgedeki katılım oranına bakıldığında, Türkiye ortalamasının 3 puan altında, yüzde 74.
Diyarbakır’da bu oran yüzde 70’lere düşmüş.
Diyarbakır seçmeninin yüzde 30’u sandığa gitmemiş.
2014 cumhurbaşkanlığı seçimlerinde bölgelere göre katılım oranlarına bakıldığında, İstanbul’da bu oran yüzde 72,8, Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde yüzde 73,6, Doğu Anadolu Bölgesi’nde yüzde 75,7, en yüksek katılım oranlarının Batı Marmara’da yüzde 82, Ege’de yüzde 81 olduğu görülüyor.
***
Koç.
Peki bu durumda katılım oranı artarsa.
HDP için bir dezavantaj niteliği taşır mı?
Bu soruya, yanıtı da şöyle.
Diyor ki.
Kendi seçmenini sandığa götürmesini sağlarsa avantaj.
Ama Türkiye genelindeki katılımın yüksek olması da dezavantaj.
Sandığa gitmeyen seçmen oranının içindeki HDP seçmeni oranı bilinmemekle birlikte, onların sandığa gitmesinin artı bir etkisi olabilir.
Cumhurbaşkanlığı seçiminde, Diyarbakır’da yüzde 30, İstanbul’da da yüzde 27 oranında sandığa gitmeyen, yaklaşık 2 milyon 714 bin seçmen var.
***
Gitmeyenlerin yüzde 10’unun HDP’ye oy vereceğini varsayarsak.
Ki bu 271 bin oy demektir.
Bu oyun da katılıma bağlı olarak ülke genelindeki HDP oyuna en çok etkisinin yüzde 0,5 olabileceği söylenebilir.
O zaman!
Tüm bu hesaplamaları toplu irdelersek.
Elde nasıl bir veri oluşur sorusuna Koç'un yanıtı şöyle.
Demirtaş’ın aldığı oyu sabit kabul edersek.
Katılım 2014 yerel seçimlerindeki gibi olsaydı, Demirtaş yüzde 9,8 yerine yüzde 8,3 oy alacaktı.
Katılım 2011 genel seçimlerinde gibi olsaydı da yüzde 8,9 oy almış olacaktı. Ülke genelindeki katılım oranının düşük olması Demirtaş için bir avantaj oldu.
Peki.
Demirtaş'ın aldığı oyları sabit kabul etmek.
Yani firesiz.
HDP'nin barajı aşması için; 1 milyon'a yakın oy ihtiyacı var.
Bu nasıl aşılacak.
Katılım artsa da, "fark" kapanır mı?
Koç bunun için "imkânsız değil, gerçekleşmesi de sürpriz olmaz" diyor.
Bu oy oranı.
Katılım oranına göre yüzde 1 ile yüzde 1,5 arasında bir orana karşılık geliyor. Bunun gerçekleşmesi mümkün!
Yeter ki, seçmenin sandığa katılımı "yüksek" olsun.
İmkânsız değil.
Ama gerçekleşmemesi de sürpriz olmaz.
***
İKİ AYRI ANKET İKİ FARKLI SONUÇ
Evet.
Peki vaatler,
Sosyal yaşamı iyileştirme taahhütleri,
Siyasal,
Sosyal ve kültürel bazdaki "parti" bildirgeleri ışığında; "seçmen" nasıl bir düşünce ortaya koyuyor.
Kısacası; "geri dönüşümü" ne?
***
Anketlere bakalım.
MAK ve SONAR araştırma şirketlerinin "saha" çalışması.
İki anket; iki farklı sonuç.
MAK anket şirketine göre AK Parti'nin oy oranı yükseliyor.
Ama HDP barajı geçemiyor.
Ancak, Sonar'a göre ise HDP barajı geçerken AK Parti'nin oy oranı düşüyor.
***
Önceki akşamdı.
İki şirketin temsilcileri; "ekranda" tartışıyor.
Bir taraftan; sonuçları açıklıyorlar.
Diğer yandan; birbirlerinin "tezini" çürütme gayretindedirler.
Kulak verdim.
Ve sizler için not aldım, kim ne diyor diye?
***
MAK.
38 Büyükşehir ve 17 ilde 5400 kişiyle anket yapmış.
MAK Danışmanlık Başkanı Mehmet Ali Kulat.
Diyor ki;
AK Parti'de "küçük" bir oy kaybı var.
HDP'de ise, küçük bir artış var.
Yani rakamlar verileri "küçük" bir profilde görüyor.
Saadet ve BBP'nin ittifakı'nın kendileri için "küçük" bir sinerji oluşturduğundan da söz ediyor.
***
Bu durumda, tablo nasıl?
AK Parti: Yüzde 45,15
CHP: Yüzde 24,79
MHP: Yüzde 15,25
HDP: Yüzde 9,15
Milli İttifak: Yüzde 4,15
***
Gelelim; SONAR'ın sonuçlarına.
MAK'tan çok farklı.
HDP barajı aşacak diyor.
AK Parti yüzde 43'lerde derken, CHP için ilginç bir yorum; "oy oranı" düştü yüzde 26'larda.
Kulak verelim.
SONAR Araştırma Şirketi Başkanı Hakan Bayrakçı "anket ve analizi" nasıl?
En iddialı çıkış Bayrakçı'dan, MHP'nin oy oranında.
Diyor ki; MHP'nin yüzde 18'lik oy oranı var.
Bir farklı iddiası da; AK Parti'nin yüzde 38'den yüzde 43'e tırmanış gösterdiği.
***
Buarada Bardakçı.
Siyasi partilerin özellikle muhalefet cephesinin ekonomik vaatlerinin toplumda geniş yankı bulduğunu; ancak seçmenin bunlarla çok ilgilenmediğini söylüyor.
Bir de; HDP'nin Cumhurbaşkanlığı seçimlerinden bugüne kadar sürekli oyunu artırdığını ifade ediyor.
İşte Bayrakçı'nın canlı yayındaki o sözleri;
"Demirtaş çok başarılı diyoruz, barajı geçer diyoruz, evet!
Bunların hepsi evet.
Bana da sorsanız 9,6’da olsa, 9,9’da çıksa bana göre de HDP barajı açar.
Buradaki ilginç nokta şu:
MHP'nin oy artışı, seçim beyannamesiyle ilgili değil.
HDP'nin oy artışıyla birlikte MHP'de artıyor.
Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Demirtaş 9 küsur aldı, o günden bu yana MHP pirim yapıyor.
***
Bu durumu; "Birleşik Kaplar Teorisine" benzetiyor, Bardakçı.
Devam ediyor.
"Ben 4–5 ay önce yine bu programda MHP yüzde 18'in altında alırsa ben bu mesleği bırakacağımı söylemiştim.
Bazı arkadaşlar o dönemde 13–15 buluyorlardı.
Bu arada 17,8 alırsa da bu farktan dolayı bırak diyen olursa da gülerim ama 19'da alabilir."
***
HDP yükseldikçe, bu fikir yükseldikçe karşısında en sert duran yükseliyor.
Mesela Cumhurbaşkanı'nın Çanakkale filmi var. İzledim gayet başarılı olmuş, duygulandım.
Olmaz ama.
HDP'nin yükseldiği bir ortamda milliyetçi oyların gidip bakacağı yer MHP'dir.
Çünkü çok net bir tavrı var.
Bu on senedir var.
MHP'nin oy yükseltmesi gayet normal.
Çok ilginçtir tüm muhalefet oy artırmış.
HDP oyunu artırmış, MHP artırmış.
Burada ilginç olan eğer bu rakamlar çıkarsa, CHP için bir sorgulama dönemi başlamalıdır."
Yazarın Önceki Yazıları