ROBOSKİ; VİCDANLARDA MAHKÛMİYET ASKISI!
Hak.
Hukuk ve Adalet.
Barış.
Demokrasi.
Ve İnsan Hakları.
Vicdan.
Toplumsal hissiyat!
Yasa.
Kanun, devlet nizamı!
Hepsi bilaistisna.
Mevcudiyetiyle "Roboski" katliamına, mahkûm!
Suçlu.
Eli kanlı "bileşenler" olarak arz-ı endamda!
***
34 Kürt.
Çocuk. Yaşlı, Genç!
Gözetmeksizin.
Mevsimin soğuğu.
Sabahın keskin bıçak rüzgarı.
Yaşam koşullarının "zorba" yükü…
Yekûnuyla!
Savaş uçakları.
Jetler.
Ve mevzideki askeri birlikler.
Ateş çemberi oluşturup "ateş serbest" dediler.
Emir-komuta zinciriyle…
Bir kez daha başardılar; Kanlı coğrafyanın "acı yüreğine" kan akıtmayı.
***
Tarihe!
Evet, Kürtlerin "tarihine" işlendi.
Roboski katliamı!
Eee.
Tarih sayfası geniştir Kürdistan’ın!
Katliamlar.
Acı, öfke, şiddet.
İdamlar, ölümler.
Serhildanlar…
Bu toprağın "özüne" işlenmiş, temizlenmez!
Temizlenemez de.
Tarihi yazmasa da.
Hep "vicdanlarda" mahkûmiyet askısıdır.
***
O 34 kişi, neyin peşindeydi?
Sağır-sultan biliyordu.
Ki kurşunları, bombaları yağdıranlar da.
Emri veren de.
Biliyorlardı;
Bir bidon mazot...
İki kilo da çay için "kaçağa giden" yerel halktı.
Ki 17'si çocuk...
Lise öğrencisi!
Zaten "sınır köylerinde" yaşamın trajik hayatı bu!
***
Yeni değil…
Asırlardır;
O bölge insanının "geçim" kaynağı kaçakçılık!
Kimse de inkâr edemez!
Köydeki "Karakol Komutanı da"…
Er'i de...
Şırnak'taki Alay Komutanı da…
Köy korucusu da…
Ankara'da…
Asırlardır "devam ede" gelen bir geçim kaynağı.
***
Yani!
Hiç bir gerekçe; laf üretmez!
Onun için.
28 Aralık 2011 sabahı ifade ettiğim gibi.
Bugün de "daha" bir hakikat gücüyle.
Diyorum ki; "Roboski Katliamı" bilerek, tasarlanarak, icra edildi.
Ki Kürtler üzerinden.
Akan kan üzerinden; "kaotik" ortamın süre gelmesini sağlamak.
Ama yağma yok!
***
Evet!
İşte, bu kanlı "vahşetin" 3. yılındayız!
Koca üç yıl geçti.
Peki,
Akan kanın, ölen canların,
Toprağa verilen fidanların "hesabı" soruldu mu?
Yok!
Savcılık "tahkikat" yaptı!
Ama tek bir "ifade" veren olmadı.
En son; "dosya" görevsizlik kararıyla Askeri savcılığa gönderildi.
O günden bugüne; "tozlu rafta"
***
Birileri diyor ki; "yanlış" istihbarat.
Ya da, MİT yönlendirdi.
Yerel kaynak aldattı.
Örgüt içerisinden gelen istihbarat üzerine, harekete geçirildi…
Tabi hala da, şu ısrarda bulunanlar var.
Aralarında, PKK gerillası da var.
Dediğim gibi!
Enva-i hile ve ahlaksızlığın icrasıyla "34 can kanlı sürecin" yolunda "katledildiler…"
***
Peki.
Ya "Demokratik Parlamenter" yapı.
Yani, Meclis ne yaptı?
Hiç.
Meclis Araştırma Komisyonu.
Tıpkı; Türkiye'nin diğer "kanlı yüzüne" ilişkin mevzularda olduğu gibi!
Güdümlü "Yargı'dan" daha haşin rapor tanzim etti.
Ne suçlu, ne de azmettirici "çıkmadı" gösterilmedi.
***
Velhasıl.
Roboski Katliamı üçüncü yılında.
Acılar taze…
Ve hiç de "kabuk" bağlayacak gibi değil.
Çünkü Kürdistan coğrafyasındaki hiç bir hukuksuzluk, unutulmaz!
Unutuldu mu?
Binlerce faili meçhul cinayet,
İşkenceler.
Kömür kazanlarında insanların yakılması,
Cezaevlerinde infazlar.
Gözaltına alıp, öldürülenler.
Yerinden-yurdundan edilen, yüz binlerce ailenin dramı.
Ne mümkün?
***
Diyeceğim odur ki.
Roboski.
Uludere-Roboski katliamı.
Koca bir yürek, acısıdır.
Üç yıl değil, üç yüz yıl geçse de; "yüreklerde" hep acı ve vicdan, sorgusuyla, yaşayacaktır.
Ama o dönemin devlet ricali.
Askeri. Sivili. Yargısı!
Hepsi; "34 insanın" kanından sorumlu ve mahkûm şahsiyetler olarak, anılacaktır.
***
Eğer ki.
Hal-i hazırdaki, akıl yönetim.
Ki, vakadan sorumlu.
Ülkenin Salih-i selameti için.
Normalleşme evresine girilmesi için.
Barışın,
Adaletin,
Özgür ve eşitlikçi yapının, hayat bulması için.
Yürütülen, çözüm ve müzakere diyalogunun samimiyetle noktalanması için.
Önce Roboski'nın yüreği yanık "ailelerinden" devlet ricalı özür dilemesini bilmeli.
***
Pek tabi ki, tozlu raflardaki, "dosya" indirilecek.
Hak, hukuk ve adalet nizamı çerçevesinde; "adil yargılama" terazisine alınacak.
Ki, Türkiye Cumhuriyeti Devleti bir "hukuk devleti" olduğu, hakkaniyetine, kavuşmuş olsun.
İşte bu yapıyla;
Çağdaş, çoğulcu, demokratik bir iklime kavuşabiliriz.
Aksi takdirde; "hep aldatma ve ihanet" ağı içerisinde, girdaplara yakalanıp dururuz!
Evet, rahmetle anıyoruz o 34 fidanı!
Unutulmazlar.
Hayırlı cumalar.