SAĞLIKTA TEPE DEĞİŞİMİ!…
Bekleniyordu!.. Dün itibariyle, Diyarbakır'da İl Sağlık Müdürü artık Sait Avar değil.. Kendisine göre; "8 yıldır sürdürdüğü görevinden istifa ediyor…" Birilerine göre de.. Ki Bakanlık "kulislerinden" çıkan söylentilere göre de; "görevinden" alındı!…
***
Söylenecek tek bir söz var.. Özellikle Avar için.. Önemli olan, geride bir "hoş seda bırakmak.. Yad edilebilmektir.?" Ve tabi ki, o makam sonrasında, "makamsız" olunurken, sokaktaki muhabbetle karşılanabilmek… Dahası, açılan "davalardan da aklanabilmek..!"
***
Her ne ise!.. Avar'a "her şeyin hayırlısı" derken, yeni gelecek olan "yönetime de başarılar" dileyip, nokta koyalım..
***
YOLU AÇILAN; İMAMOĞLU!...
Benimkisi, "keramet" değil.. Bir öngörü.. Tabi denir ya; "görünen köy kılavuz istemez.." Hele ki, "vakıa kimin işine yarıyorsa, fail odur" sözü hep haklılık getiriyorsa!.. Bizimkisi de, işte bu pencereden okumadır..
***
Hayalet bir "CHP'liyi" ikmale getiren vakıayla yürütülen, "havanda su dövme" ve üzerinden de birilerine, "kumpas" icra edici "süper geri zekalı" senaryo, gidişat açısından, "kimin işine yarıyor, ya da kim zararlı çıkıyor" sorusuna öncelikle odaklanılmalıdır?…
***
İşte vakıayı bu "soru" üzerinden okumak istiyorum.. Ki, "faile" ulaşabilelim… Yoksa, "yalan üzerine kurgulu yalandan" bir hakikat, çıkarmak mümkün olmaz.. İçine giren de; "dönme dolaba" döner.. CHP'deki "hal-i durum da" bu minvalde seyrediyor..
***
Kılıçdaroğlu cephesine bakalım!.. Nasrettin Hoca misali ilk hamlede "göle maya" çalma misali "ya tutarsa" deyip balıklama, "hayallere kapılıp" dalındı!.. Ki daldıkça, battılar!.. Köpürten sözcülerin, başkan yardımcılarının "kaynak azmettirici" olma halleri; denir ya diz dövmeye dönüştü!..
***
Çünkü yapılması gereken yapılmadı.. Çıkıp, "doğrudur" sözünün yerine "bi bakalım, arkadaşlar soruştursun.. Hiç bir CHP'li bunu yapmaz.. Bir yanlışlık vardır" deyip, işi "irdelemeye alması" gerekirken yapılmadı!.. Kongre öncesi, kendince görülen rakipler "hedef" alındı.. Fırsat bu fırsat, Deniz Baykal kaseti vakıası gibi!… Yokum varım hesabı...
***
Yani, "fail, azmettirici, kaynak" gibi, haberin "Muhtevasına" yönelmede imtina edilince; iş Kılıçdaroğlu'nun gırtlağına koltuğu bırakmasına kadar geldi.. Şimdi "çıkılmaz" halde debelenme var.. Görünen o ki, Kılıçdaroğlu cephesi, bu kongrede "ter atmadan" öte, "bize yol göründü" diyecek konuma geldiler?
***
Muharrem İnce'ye gelince!..Külliye'ye giden "isim" olarak, servis edildi… O ne yaptı kendince "bekleneni" yaptı ispat edilirse "kendimi Taksim'de yakarım" dedi.. Ama sonrası, çok laf etti.. CHP'nin "içini-dışına" getirdi.. "CHP'de bir çete var" sözü işi "partiden" ihraca odaklandırdı…
***
Nitekim, Parti MYK'sı çıkıştı.. "Bu çete kimse açıklansın.. İsimler verilsin.. Parti gereğini yapsın.." denildi.. Şuan için, "bu kazan" ateş üzerinde, içten içe de fena bir şekilde "intikam" alma adına, fokurduyor..
***
Bir önemli nokta da, "İnce ve Kılıçdaroğlu" ekseninde yaşananların varacağı nokta!.. İkili bir araya gelip, görüşürlerse, belki "kazan soğumaya" alınır, ama görüşülmezse, "kazan" kızgın demire döner!.. Ki, Kılıçdaroğlu "bi daha İnce ile görüşmem, makama da almam" dediği söylendiğine göre; "iş İnce'nin ihracına kadar" gider gibi..
***
Gelirsek, başlığa dair öngörümüze!.. 2023 mü olur, "erkene mi" alınır bilmem.. Ama Cumhurbaşkanlığı seçimlerine odaklı "siyasetin" tüm partiler açısından "dizayn" edilme evresi işleme alınırken, CHP'nin aklı da, ya da "siyaset kodları da" belli bir organizasyon içerisinde olacaktır?..
***
Aslında özü itibariyle; "CHP'deki hayali kişi" üzerinde kurgulanan senaryodaki ana hedef, "bir hamleyle" üç engeli aşabilmektir. O da şu!.. Ana hedef Erdoğan.. Bu hedefi de alt etmek için, İnce ve Kılıçdaroğlu alt edilmeli..
***
CHP'de kala kala kim kaldı?.. Ya da, "çatı aday" Erdoğan'ın rakibi olabilecek?.. İşte o hah denilen kelime; Ekrem İmamoğlu!.. Kırmızı halı mı, turkuaz halı mı, altın tepside bir sunum hazırlığı mı, her ne ise proje, senaryo, kurgu İmamoğlu'nu, Külliye‘ye taşımak!..
***
Nitekim, AK Parti mahallesindeki yumruklaşmaları da göz ardı etmeyelim.. Davutoğlu ile Ali Babacan'ın, "parti" kurma halleri.. İki değirmenin işleyişi de; "kar amaçlı" İmamoğlu'nun değirmeninin hanesine suyu akıtır!…
***
Velhasıl!.. "O hayali CHP'nin" vakıasında kaybeden, CHP'dir.. Kılıçdaroğlu'dur.. CHP MYK'sıdır.. İnce'dir.. Kazananı da; İmamoğlu'dur..
***
DİŞİME GÖRE MUHALEFET BULAMAYIŞIM!
İşte, yeni siyasetin "kodlarını" çözecek ifade bu!.. Erdoğan dünkü grup toplantısında, ifade etti..
"Bunca yıl başbakanlık yaptım, cumhurbaşkanlığı yaptım; en çok hayıflandığım konulardan biri, şöyle dişime göre bir ana muhalefet bulamayışımdır.?"
MEVLA'NIN RUHU!…
Konya Valisi Cüneyt Orhan Toprak'ın öğretmenler günündeki; "kibirli" çıkışı.. "Sen öğretmen misin birader, öğretmen gibi otur.."
***
Öfke, kibir, hoşgörüsüzlük ve şefkatten uzak "kaşı çatık" Vali Toprak'ın bu kontrolsüz söylemine söylenecek tek söz var.. O da, Mevla’nın memleketinde, Mevla'nın "ruhundan" be haberdarsın be valim!!..
***
DEDAŞ ANKETİ..
Sürüyor.. Mesajlar hayli yoğun olarak geliyor.. Kesintiler, arızalar, trafolar, sayaç okuma, fatura şişkinliği, akıllı sayaç, kameralı sistem, yani bir "dizi" abone odaklı, "olumlu-olumsuzluklar" akarken… Kurum'un "iç işleyişiyle" alakalı, mesajlar da gelmeye başladı.. Özellikle, "akçeli" işlerle alakalı.. Tabi teyide muhtaç olduğu gibi, "irdeleme de" istiyor.. Şimdiden hafta sonu için, verilecek not, memnuniyetsizlik 70'lerde seyrediyor..
***
GÜNÜN SÖZÜ
Söz ola kese savaşı, Söz ola kestire başı