TEMAYÜL YOKLAMASI NE DEDİ?

AK Parti..

81 il için; dün "e-temayül" yoklamasına gitti…

Çağa uygun, elektronik..

Peki, Diyarbakır..

Yapıldı..

Tabi, 17 ilçe belediyesi için…

Renkli görüntüler oluştu..

Hem salonda, hem salon dışında..

Ama!..

Yine kollama..

Yine yakın markaj..

Yine yönlendirmelere dair görüntüler oluşmadı değil..

Oluştu..

"e-temayül" olmasına rağmen..

Kimi gerginlik.

Kimi müdahale de oldu!..

Ama, genel itibariyle "sükut" geçti diyebilirim!!..

Ders alınmış gibi..

Katılım yüksekti..

Tabi, İl Başkanı S. Serdar Budak'ın etkisi oldu..

Oy kullananlar!..

Ki teşkilatlar kendi ilçeleri için!.

Aday adayları içerisinde "kimi istersiniz" diye oy kullanıldı..

Tabi üç isim, belirleyerek..

***

Büyükşehir için derseniz..

Resmi aday adaylığı için başvuran yok..

Yani; "isim" tercihi teşkilatlar noktasında; "belirtilemedi?"

Ama şu yapıldı..

Siz kimi "Başkan adayı görmek istiyorsunuz.. Üç isim, sıralayın..

Tabi; ilk tercih sıralamasına göre..

Yazıyı kaleme alırken, "oylama" yeni bitmişti..

Sonuçlar malum; saklı..

Açıklanmadı..

Genel Merkez’e sonuçlar aktarıldı…

Aldığım Büyükşehir'e dair gayri resmi bilgi şu..

Prof. Dr. Nihat Hatipoğlu…

Partinin Doğu Bölgesi Koordinatörü Alaattin Parlak..

Eski milletvekili Galip Ensarioğlu…

Ve Mehmet Mehdi Eker dörtlüsünün "ismi" ağırlıkta konuşulan oldu.!…

Tabi kayyum diyen de varmış..

Cumali Atilla olsun!?..

***

Diyeceğim şu!..

Büyükşehir Belediye Başkan adaylığı için..

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kafasında; "ilk isim" Prof. Dr. Nihat Hatipoğlu…

Ki bir önceki dönemde de, "istemişti..!"

Ama, Hatipoğlu "siyaseti şimdi düşünmüyorum, hocalığımı yürütmek istiyorum" demişti..

Bu kez, Erdoğan, ısrarcı…

İlla ki, olacak?

Nitekim bu ısrar, yapılan görüşme etkiledi..

Ki Hatipoğlu'ndan da, "karşı bir beyan" gelmedi..

Malum öncekinde; hemen adı gündeme gelince "ben yokum" demişti..

Ama şimdi; "ne konuşuyor, ne tepki veriyor, ne de mülahaza ediciliği var?"..

Yani; "olabilir?" diyor..

Velhasıl!…

İbre yüksek derecede; Hatipoğlu'nu gösteriyor..

Son 48 saat içerisindeki; Ankara trafiği de..

Ki şunu dedirtti.

Hayırlı olsun..

Ak Parti adayı Prof. Dr. Nihat Hatipoğlu...

***

Peki.. HDP Hatipoğlu'na karşı kimi aday gösterecek..

Bir önceki yazımda dillendirmiştim..

HDP hep, AK Parti "adaylarını" açıkladıktan sonra, açıklar..

Hamleyi önce AK Parti'den bekler..

Eğer ki..

Bu minvalde bir hamle gelişirse..

HDP Hatipoğlu'na karşı eski müftü Nimetullah Erdoğmuş'u "rakip" gösterir..

Anlayacağınız!..

Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanlığı yarışı Hatipoğlu-Erdoğmuş arasında geçecek..

Haydi hayırlısı diyelim..

Hele bir resmi açıklama yapılsın..

Sonra; artılara eksilere bakarız!..

***

KİM YORGUN?.

Vallahi!…

Kim ne der; bilmem…

Ama görünen o ki!..

"Yorgunluk", iktidarda değil, muhalefette..

Özellikle de, ana muhalefette..

Baksanıza!..

Hala bir arayış..

Hala bir belirsizlik..

Hala bir "takunya" bulabilme, giriftinde!…

Heyecan çok..

İstikrar yok..

Kazanayım..

Başarayım..

Bu kez olacak deyip; dinç, diri ve heyecanlı bir "siyasi aktivite" içerisinde değil…

Verimsiz...

Aksiyon deseniz sıfır..

Seçmeni cezbedicilik, üretim geliştirme hak getire!…

Müzminleşen bir hal var..

Bir de, "korku ve endişe" hakimiyetini gösteren refleksler!

Sorumluluk, sorumsuzluğu…

Hayal kırıklığı..

Onun için, muhalefete doping lazım..

Tabi o doping de, hal-i hazırda pek görünmüyor..

Çünkü, lider "takatsiz.?!"

Ha bir de yürütülen ittifaklar..

Seyir; "sakal-bıyık" misali..

Girift..

Çünkü, yerelin ittifakı "zıt kutupları" barındırmaz..

Barınak; sağ'ın ya da sol'un "radikalini" merkeze taşıma olur..

Ötesi boş..

***

GEZİ'YE DAİR TAHKİKAT!…

Gezi "vakıası" sorgulanıyor..

Kavala..

Ve diğer gruplara ait; "soruşturma" kapsamında..

Gözaltılar var..

Yeni gözaltılar da olacağa benziyor..

5 yıl sonra…

Zaman, işleyiş biçimi "devlet" aklı!…

Ki hep denir..

"Devlet unutkan değil.. Unutmaz!.."

Neyse!..

Meram neden; "geç sorgulanıyor" değil…

Vaziyet!..

Gezi olaylarına ilişkin; "soruşturmanın" birilerini rahatsız edişi..

Özellikle de; ABD'nin..

Ve tabi ki, "solak" kesimin..

Niye..

Şimdi, "Gezi" olaylarına dair herkes bir şey demiyor mu?

Bir kesim; "çevre duyarlılığı.."

Bir kesim; "darbe organizasyonu…"

Bir kesim; "kardeş kavgasını ülkeye yaymak!.."

Bu üç soru!…

5 yıldan bu yanadır; "mülahaza" edilmiyor mu?..

Ediliyor.

Hem de; "ekranların" huzurunda..

Taraflar..

Kendilerince "haklılık" çıkarma payesi içindeler..

Yok şöyle..

Yok böyle..

O günün faturası; "milyarlarca" hasar..

Vurulan..

Yaralanan..

Yakılan-yıkılan…

Velhasıl..

Türkiye bir hukuk devletiyse…

Hak..

Hukuk..

Adalet..

Eşitlik..

Şeffaflık..

Hakkaniyet..

Demokrasi..

İnsan hakları…

Özgürlükler kavramı etrafında tüm kesimler için diyorum!…

Cirit atılıyorsa..

Her mevzuda; "kalkan" olarak, öne çıkarılıyorsa…

Neden bu ciyak hali?

Gezi..

Masum mu, günahkar mı?..

Mağdur mu, zalim mi?..

Kıyam mı, isyan mı?

Ha bir de, iç ve dış bağlantılı mı?…

Liseliler mi?

Liseleri arka bahçe olarak kullananlar mı?

İşte tüm bunların; "gün ışığına" çıkması gerekmez mi?..

Gerekir…

Kimse de gocunmasın..

Gözaltı…

Soruşturmanın muhtevası..

Ki kapsama alınan kesime dair bir "hasımlık" hesabı..

Ya da keyfiyet!..

Buna da karşı olduğumu beyan ederek..

Diyorum ki…

Bir beş yıl daha; Gezi karanlığına mahkum olmayalım..

Çünkü, O günü aydınlatmadığımız için..

Belki de, 15 Temmuz'u dayattılar..

Aydınlatsaydık…

O kanlı, ihanet gecesine "maruz" kalmazdık..

Onun için..

"Sağlıklı demokrasinin" ikmali; şeffaflıktan geçer…

Devlet te..

Toplum da..

Örgütlü yapılar da; "şeffaf" olmalı..

"Karanlıkta" beslenen olmamalı..

Ben resmi böyle okuyorum!..

Sizce!…

 ***

MEVLİD-İ NEBİ…

Bu akşam; Mevlid Kandili..

Yer yüzünü nurlandıran Peygamber Efendimizin doğum günü…

"İnsanlık tarihi" için, en müstesna bir zaman dilimi…

Çünkü, Peygamberimiz Hz. Muhammed (S.A.V) doğmadan önce; "insanlık" şirk içindeydi..

Tevhidi unutmuş!..

Cahiliye..

Barbarlık..

İnsanlık.

Zerre-i miskal, onur, şeref ve haysiyet kalmamıştı..

Her şey; "ayaklar" altındaydı..

Kadınlar "bir ticaret" malı gibi muamele görüyordu..

Kız çocukları "uğursuz" görülerek, diri diri toprağa gömülüyordu…

Orman kanunlarından beter!?..

***

Ama o'nunla yer yüzü aydınlandı..

Nurlandı..

Hayatı, iman edilen Kur'an-ı Kerim'in adeta yaşanmış bir tefsiri..

İnce ruhlu,

Nazik,

İçi-dışı, özü-sözü bir;

Yumuşak huylu,

Affedici,

İstişareye önem veren, karar verdiğinde Allah’a güvenip dayanan, son derece kibar bir insandı Peygamber Efendimiz....

Nitekim, kendisine Muhammed el-Emin diyorlardı.

Görülüyor ki,

Sevgili Peygamberimiz, imanı, ibadeti, adaleti, ahlakı, ahde vefası, affedici, bağışlayıcı kısaca bütün yönleriyle incelenmesi, öğrenilmesi ve örnek alınması gereken emsalsiz bir şahsiyettir.

Tüm İslam âlemi olarak, böylesi müstesna bir güne ulaşmanın bu gece mutluluğunu yaşıyoruz.

Mevlid Kandili’nin; tüm dünyada şefkat, sevgi, hoşgörü, adalet ve huzur ikliminin hâkim olmasına vesile olması diliyorum.

Kandiliniz mübarek olsun!?..

DUAMIZ ŞÖYLE OLSUN...

Sofranız afiyetli…

Paranız bereketli,

Kararlarınız isabetli,

Yuvanız muhabbetli,

Kalbiniz merhametli,

Bedeniniz sıhhatli,

Dualarınız kabul olsun, kandiliniz mübarek olsun…