THY'nin reklâm zekâtı!
Türk Hava Yolları.
Sen var ya, ne iş bitiricisin!
Ne "içten" pazarlık bir ruha sahipsin?
Tıpkı, Türk Hava Kurumu gibi.
Sağ gösterip; "dip" vuruyorsun.
Ne diyelim!
Susalım mı, konuşalım mı?
***
Diyoruz ki;
Türkiye'nin gururusun, "THY".
Uluslararası; "bir markasın".
Hepsine eyvallah.
Yurtdışı "uçuşlarında" markasın.
Ki dünyadaki "hava yolları" arasında, ilk üçtesin.
İkram ve saygı da, kusur işlemiyorsun!
***
Lakin, ülke içinde "paspal" bir hale sahipsin…
Hele ki, Güneydoğu'daki aktiviten "zulümkar".
Hizmetin zerresi yok.
Şöyle ki en elverişsiz, ömrünü tüketmiş uçakların bu bölgeye uçuyor.
Alt firman, Anadolu Jet.
Bununla, "uçuşları" ikmal ediyorsun.
***
Bir alt şirket neden?
Nedeni, "Uluslararası" unvanına oluşturduğun itibara, laf gelmesin.
THY olursa, kaliteli olmalı.
Kendince, "evdendirler" nasıl olsa diyorsun?
Kimse gık çıkarmaz.
İyi de, biz yemeyi-içmeyi bıraktık.
Müşteri memnuniyetini, lakin koltukların, iç içe.
Bir yolcu fazla alabilmek için.
Nerdeyse, yolcular kucak-kucağa seyhat edecek?
Ki ediyorlar da?
***
Sormak lazım değil mi?
Güneydoğu'dan uçan yolcular "bedava mı" uçuyorlar.
Sanmıyorum!
Bölgeye özgü bir indirim mi var?
O da yok.
Herkes, parasını ödüyor.
Hem de, üst seviyede ödemesini yaparak, seyhat ediyor.
Her gün uçuş sefer sayın, 10'ün üzerinde sadece Diyarbakır'da.
****
O zaman bu ne?
Niye kaliteli bir hizmet yok?
Neden, güven verici, uçaklar servise konulmuyor?
Neden, bu çifte standart uygulama?
Var mı bir sebebi.
Ya da THY'nin mazeret üreten gerekçesi var mı?
Yok.
O zaman biraz iyi niyet!
***
Ha bir de; şu reklâm bonkörlüğünüz!
Okuyor ve duyuyoruz.
THY yabancı spor kulüplerine "oluk gibi" para aktarıyor.
Reklâm adıyla.
Tamer'in dediği gibi "İyi güzel. Ülkenin reklâmı."
Öyle de.
***
Peki, yok mu bunun; Türkiyeye yönelik içi reklâmı?
Var.
Ama o da "ensesi" kalın olanlara.
Güneydoğu takımlarına var mı?
Yok.
Her mevzuda olduğu gibi bu konuda da yine "üvey evlat muamelesi"?
***
Bu şehir takımları; hep THY'yle uçuyor.
Sormak istiyorum!
THY.
Oluk gibi "reklama" akıttığın paradan bir miktarını bize aktarsana.
Hatta tabiri caizse, "zekâtını" dahi, Güneydoğu takımlarına akıtsan, ne olur?
Neler olmaz ki?
Yer yerinden oynar, çok şey değişir?
***
Düşünün, Yeni Diyarbakırspor'a.
Mardinspor'a.
Batman'a, Vanspor'a.
Siirt'te, Şırnak'a, Cizrespor'a.
Maddi "imkân" yaratılırsa, nasıl bir coşku fırtınası eser, şehirlerde?
Bölgeyi kim tutar, sosyal aktivitelerden?
Anlatılmaz.
Heyecan-coşku, her yer panayıra döner.
Ama nerdeeee?
***
Bir taraftan çözüm süreci diyoruz.
Huzur'dan,
Güvenden,
İstikrardan, toplumsal beşeri kaynaşmadan, dem vuruyoruz.
Ama görünüyor ki, tam aksine, sosyal yaşamda bile "makas" açtırılıyor.
***
Geçmişte yaşadık!
Diyarbakır'a,
Van'a büyük takımlar gelince; "nasıl bir coşku" hâkimiyeti olurdu?
Günler, haftalar konuşulurdu.
Her ne kadar; "futbol" birileri için, zihni uyuşturma politikası görüldüyse de.
Öyle değil.
***
Sosyal,
Ekonomik,
Kültürel,
Sosyal yaşam entegresinde; "kaynaşma" köprüsü oldu.
Gönüldaşlık.
Bugün, Doğu'da, Güneydoğu'da "halkta heyecan yaratacak" atmosferin bu yöndeki köprüsü var mı, yok?
Hafta sonu etkinlikleri desen o da yok?
***
Ne Diyarbakırspor'un,
Ne Vanspor'un,
Ne de bölgedeki diğer illerin takımlarından, "ulusal" düzeyde bir varlıkları var mı, yok?
Kendi "tavalarında" kızarıyorlar.
***
Velhasıl; THY...
Çuvalla "yabancı takımlara" akıttığın reklâm parasına tepkimiz yok.
Ülkenin tanıtımı.
Uluslararası "marka" noktasında, elbette ki!
Ama gel de; bölgeye özgü "çifte standart" uygulamalarından biraz dön.
***
Bölgeye yönelik; "hizmet" kaliteni artır.
Pek tabi ki.
Çuvalla akıttığın reklâmın zekâtını da, Güneydoğu illerindeki takımlara gönder de "ulusal heyecan" olsun.
Biz de, bol bol reklâmını yapalım!
Haydi, biraz heyecan olsun.
***
Bir de not düşelim.
Hey siz, siyasiler.
Gelin biraz bu mevzuuya aksiyon geliştirelim.
Katkınız olsun.
THY'nin kapısını, çalın.
Var olan çifte standart uygulamalara belki "çözüme" katkı sunarsınız.
Ha gayret, bari bu konuda sorumluluk, alsanız!
