Cami abdesthanesiz!

 

Yok, daha neler?

Olur mu ya "cami" abdesthanesiz?

Tabiatına aykırı…

Onlarca…

Yüzlerce, binlerce kişinin ibadet yaptığı bir mabet..

Olamaz.. Olmamalı…

***

Doğrusu…

Ajanstan haberi gördüğümde..

“Nasıl olur?” diye, tepki koydum.

İnanmamıştım.

Mümkün değil diye..

Ama teyidine gidince, ne yazık ki doğru..

Tabi bir değil, iki cami böyle imiş..

"Abdesthane" yok…

***

Fıkra gibi hadise..

Kimi dersen inanmaz..

Garip bir vaziyet..

Hadise Dicle ilçemizde vuku bulmakta..

İki cami..

Ve bu iki cami de, Artuklulardan kalma tarihi iki cami..

Biri Cami Kebir..

Diğeri Çarşıbaşı Camii…

***

Her biri beş yüz yıllık bir geçmişe sahip..

Ve faal camiler..

Ama ne var ki..

Ne tuvalet var..

Ne de cemaatin abdest alacağı bir çeşme var!

Yok.. Yok edilmiş..

***

Lakin, "olmayışı" eskiden beri değil..

Varmış..

Ama 7 yıl önce…

Dönemin Belediye başkanı tarafından yıktırılmış..

Harabe.. Yıkık..

Kullanılamaz "gerekçesiyle" yerle bir etmiş..

***

Çevre duvarı da kaldırılmış…

Camiler ulu orta yerde…

Çevre düzenlemesiz…

Yıkarken de söz vermiş…

Şadırvan yapılacak…

Hem tarihi dokuya uygun…

Hem de, Dicle'ye yakışan, ihtiyacı giderecek ölçüde olacak diye…

***

Ama gel gör ki…

Yıkış o yıkış.

Gidiş o gidiş…

O günden itibaren…

Ne gelen var, ne giden var…

Ne de, yıkılanın yerine yapılan var…

***

Üzerinden 7 yıl geçti…

Cemaat isyan ediyor…

Öfkeli…

Defalarca, Belediye'ye gitmişler…

Başkanlarla görüşmüşler…

Bugün-yarın denilerek…

Bugünlere kadar gelebilmişler…

Ama hala ortada hiçbir şey yok…

***

Dicle'yi bilen bilir…

Tarihi bir geçmişe sahip…

İlçenin nüfusu, mevcut ilçeler arasında nüfus oranı düşük…

İlçedeki yapılar da belli…

Ki iki cami var, ikisinin de tuvaleti ve abdesthanesi yok…

Gelen turistten tutun da…

Kırsaldan ilçeye gelen vatandaşa kadar…

***

Bırakın acil ihtiyaç gidermeyi…

Abdest alıp…

İbadetini yapacak "mekân" bulamaz halde.

Ahali ulu orta yerde..

Bulduğu pet şişeleriyle "abdest" alıp namaz kılıyor..

Acı bir görüntü..

***

Cemaatten..

Mustafa Özdoğru, tepkisini dile getirirken, sorguluyor..

"Kilise" olsaydı..

Şimdi her türlü imkan sağlanmış olurdu.."

Ne diyelim..

Yazıklar olsun, vaziyetin durumunu ikmale getiren..

Her kim müsebbip ise..

***

Buradan çağrımızı yapalım..

Dicle Belediye Başkanına..

Tabi ki Büyükşehir Belediye başkanına..

Beri yandı, Diyarbakır Valisine de..

Aynı zamanda, Dicleli olan Milletvekili Galip Ensarioğlu'na..

Yine Dicle'li olan Ak Parti İl Başkanı Muhammet Dara Akar'a..

"Rezalet" diyeceğim mevzuya bir hassasiyet gösterilsin..

***

Ülkenin neresinde vardır ki..

Cami "tuvaletsiz ve abdesthanesiz" olsun..

En küçük bir mescitte bile tuvalet ve abdesthane var..

Cemaatin dediği kadarıyla, 30-40 bin lira harcamayla sorun çözülür..

Bu mu esirgeniyor..

***

Bilemiyorum…

Özdoğru'nun ifade ettiği duruma bir meyil mi var ki..

Birileri, "zafiyet" üretiyor..

İki tarihi Camii'nin..

Hal-i vaziyetine, "seyirci ve umursamazlık' gösteriliyor..

Niye…

Evet niye? Birileri cevap versin..

***

Bu arada..

Bu akşam "Beraat Kandili"..

Kandilinizi kutluyor..

Bu "mukaddes" gecenin feyzi üzerinizde olsun diyorum..

Duam odur ki..

Yeter artık; "kardeş kanı" dökülmesin…

İçerimizde bulunduğumuz;

Şiddet,

Terör..

Kan ve gözyaşı bir an evvel son bulsun..

***

Yeniden..

Bin yıllık kardeşliğin duygularıyla..

Kucaklaşalım..

Barışı..

Huzuru..

Güveni..

İstikrarı ve "eşitlikçi" yaşam alanını yaratıp/kavuşalım..

 

***

MECLİS SÜRPRİZ YAPMADI?

Dün ifade etmiştim..

Dokunulmazlıklara dair..

Referandum cepte..

367'de artık sürpriz değil diye..

Nitekim dün de böyle oldu..

Dokunulmazlıklar..

376 oy'la, kaldırıldı..

Burada CHP kilit oldu..

Ki belirtmiştim..

CHP..

"Terörle mücadele" kapsamında görülen, "dokunulma" gayretinde..

Kim'den "yana" tavır koyacak..

HDP'nin kulvarında yer alarak..

"CHP, örgüt eylemlerini tasvip ediyor mu" dedirtecek?

Yoksa..

***

İşte bu yoksa, CHP'li bir sonuç getirdi..

Çünkü, Kılıçdaroğlu..

Olası referandum'da, "halka ne diyecekti?"

İşte bu soruya "cevap" veremeyeceklerini gördüğü için, "ibre" değişti..

Ki ana baskı, Erdoğan'dan geldi..

"Teröre destek veriyorsun" yorumundan kaçtı..

***

Sonuç itibariyle..

Anayasa değişikliğinin halkoylamasına gitme gereği CHP'den gelen 'evet' oylarıyla aşılmıştır.

Ama, CHP..

Yine de, 100'e yakın "vekiliyle, HDP'nin yanında" yer aldı denilecek…

Çünkü, destek 20 vekilden geldi..

***

Peki, şimdi ne olacak?

Yasal süreç başladı..

Ama, seyir çok mevzuya gebe..

Şimdiden, bir çok "aksiyonlu" gelişmeye hazırlıklı olalım..

Ne diyor Demirtaş..

Parlamentoyu terk etmeyeceğiz.

İfademizi almak isteyenler, bizi zorla götürecek.

Biz demir leblebiyiz” 

***

Bu arada..

En çok konuşulan..

Ki "dokunulmazlıkları" dokunulur kılan müsebbiplerden..

HDP'li, Faysal Sarıyıldız ve Tuğba Hezer..

Sarıyıldız, PKK'ya 'silah taşımaktan.?'

Hezer ise, "Canlı bombanın cenaze törenine' katılmıştı..

Dün sabah,  Rudaw bir haber yayınladı..

"Ki vekil kaçtı" diye..

İkisi şuan yurt dışında..

Her ne kadar, HDP kaçmadılar gelecek açıklamasını yaptıysa da..

Sarıyıldız, "10 gün sonra dönerim" dediyse de..

Vaziyet, bu evrede çok konuşulur..

 

***

 

Pek tabi ki..

Mecliste çıkan bu tablo..

Yani, 376 sayısı..

Sivil Anayasa..

Ve Başkanlık sistemi için de, "bir stratejik" konum içerebilir..

Hele ki..

Kılıçdaroğlu'nun "bir gün içerisinde biri yumurtalı iki kez protesto" edilmesi..

CHP'yi, "değişim ve yeni Türkiye açısından" baskı altına alabilir..

Rota değişir..