DEDAŞ’ta koltuk değişimi
…Ve DEDAŞ’ta “idari” koltuk ‘el’ değiştirdi.
Malum,
Önceki, Müessese Müdürü Nihat Nurbaki siyasi kararla “üç ay” önce, görevden alınmıştı.
Tabi salt Nurbaki değildi.
Bölge Müdürü Zafer Arıkan ve Mali İşler Müdürü Süleyman Alptoprak’ta vardı.
Üçlü, bir revizyon icra edilmişti Diyarbakır’ın iktidarda olan “siyasileri” tarafından.
Altılı ittifakla.
Arıkan’ın yerine, Cavit Orak bölge müdürlüğüne.
Nurbaki’nin yerine, Bülent Uğur Yaka İl Müessese Müdürlüğüne.
Alptoprak’ın yerine de, Abbas Aydın Mali İşler Müdürlüğüne getirildi.
* * *
Bu ani,
DEDAŞ’taki üçlü değişiklik uzun süre, Diyarbakır gündemini meşgul etti.
Farklı,
Söylenti ve kulis yorumları icra edildi.
Ki en çok konuşulan. eski ile yeni parlamenterlerin “çekişmesi” oldu.
İntikam duygusu var diye.
Çünkü görevden alınanlar, bir önceki dönemin “milletvekilleri” tarafından, referans edilenlerdi.
Yerlerine,
Atamaları yapılanlar da, mevcut parlamenterlerin “altına” attıkları ittifak imzasıyla geldi.
* * *
O gün,
DEDAŞ’taki “revizyona” şu yorumu getirmiştim.
Eski ve yeni vekillerin “bu çekişmesi” enva-i meseleye gebe diye..
Ve şu tabiri kullanmıştım;
“Bu hamur daha çok su alacak?”..
Nitekim de öyle oldu.
Nurbaki yargıya gitti..
TEDAŞ Genel Müdürlüğünün bünyesine, “uzman” olarak alınmasını, “haksızlık” olarak görmüş, Bölge İdare Mahkemesi’ne dava açmıştı.
İşte, “siyasi haksızlığa” ilişkin, Bölge İdare Mahkemesi kararını verdi.
* * *
Mahkeme,
“TEDAŞ’ın görevden alma hükmü “hukuki” değil, haksızlık dedi.
Nurbaki’nin,
Yasal süre içerisinde “görevine” iade edilmesi gerekir” hükmünü verdi.
Zorunlu olarak,
TEDAŞ Personel Daire Başkanlığı da Yargı kararını “ivedi” olarak uyguladı.
Yani “evet” dedi.
Cuma günü de,
Bu kararı yürürlüğe koyarak, DEDAŞ’a bildirdi.
Bugün itibariyle,
Nihat Nurbaki İl Müessese Müdürlüğü “görevine” başlayacak.
Yerine,
Vekaleten atanan Bülent Uğur Yaka’da “eski” görevine, sözleşmeli Etüt Projesi mühendisi olarak görev yapacak.
* * *
Peki,
Şemdi ne olacak, diyeceksiniz?
Politize,
Olmuş, “müdür” yonttan kurum haline gelen.
Ve Diyarbakır ahalisine de “karanlık” gün ve geceler yaşatan, DEDAŞ’ı “çetin” günler bekliyor.
Yeni siyasiler,
Yargı kararını “içlerine” sindirip, Nurbaki’nin dönüşünü kabul edecekler mi?
Yoksa,
Farklı bir “siyasi” manevralar icra ederek, “yeni hamlelere” yeltenecekler mi?
Bekleyip, göreceğiz, neleri yaşanabileceğini.
Unutmadan,
DEDAŞ tabiri caizse, şu günlerde “vekil” yakının, “sıçrama” yeri.
* * *
Neyse
Nurbaki’yi zor günler bekliyor.
Gerek kurumdaki “iç çekişmeden” doğacak, hizipleşme.
Ve gerekse,
Kışa girdiğimiz günden buyana, “kesintisiz” gün geçirilmesi nedeniyle vuku bulan “enerji” sıkıntısı..
DEDAŞ ve TEAİŞ,
Müsebbiplik noktasında “karşılıklı” suçlamada bulunuyor ise de.
Sorun,
Çözümsüz bir hal-i durumla devam ediyor.
Nitekim, önceki gün kısa süreli yağan kar “felç” etti.
650 köy.
4 ilçe ve Diyarbakır’ın büyük bölümü. Mardin ve Batman’ı saymıyoruz.
Karanlığa mahkum oldu.
Öyle ki,
Söz tv “jeneratör ve güç” kaynağına rağmen, “uzun süre” yayın yapamadı.
Keyfiyet,
Zafiyet ve yılların bıraktığı “tahribatın” müsebbip olduğu, “elektrik kesintileri” büyük bir sorun.
Velhasıl,
Kolay gelsin diyelim yeni müdür Nurbaki’ye..
İşi zor..
* * *
Şiddet ortamının nedeni?
Emniyet Amiri Murat Gök..
Diyarbakır’da,
Vuku bulan “şiddet suçlarını” doktora tezi konusu yapmış.
Akademik ç ve tespitlerini okudum..
Bir hayli ilginç.
4 Kan davası.
3 Kıskançlık
2 Namus,
18 Anlık
6 Planlı kavga,
7 Alacak-verecek
Yani, toplam 40 vakayı inceleyerek, “sonuç” elde etmiş.
Tabi; araştırma ve ortaya konulan tez de “tartışma” götüren ayrıntılar yok değil.
Ancak,
Genel itibariyle ve konuya dikkat çekmek, “suç ile suçlu” noktasında, atılması gereken adımlar açısından, “yol haritası” çizdiğini söyleyebiliriz.
* * *
Kabul edilmesi gereken gerçeklerimizdir.
Analizde;
Bağlar ve Suriçinde “suç oranı yüksek”
Nedeni de,
Silah ve bıçak taşıma kültürünün yaygınlığı..
Gök,
Meseleye çözüm önerileri de sunmuş..
“Eğitim”
Ve iletişim’in “doğru mecrada” yürütülmesi gerekir diye.
Bakalım,
Dikkate almaları gerekenler, “durumdan” yarınlar için ders çıkaracak mı?
En önemlisi de,
Şiddetin,
Terörün, kan ve gözyaşı ile insan hakları ihlallerinin yaşandığı ortam yaşanan şuan ki hal-i durum, “her mevzuuya” gebe..
Tespitler,
Tez’in sonuçları göz ardı edilmemeli..
Şiddetin,
Olduğu yerde şiddetten korunmanın da, “hayat memat meselesi” olduğunu da unutmamak lazım değil mi?
* * *
Yıllar sonra galibiyet!
…Ve
Diyarbakırspor’dan müjdeli bir haber..
Rakibi,
Tokat’ı “tek tokatla” devirip, üç puanı aldı.
Dile kolay,
787 gün, 33 maçtır “hasretti galibiyete..
Tabiri caizse,
“Şeytanın bacağını” kırdı, galibiyetle tanıştı.
Buradan,
Diyarbakırspor’a ve camiasına benden gönül dolusu tebrik ve sevgiler..
Haydi,
Bu galibiyeti bir “seri şekilde” icra edin de..
Ölü,
Toprağı serili vaziyetten kurtulalım..
Yeniden,
Eski günlerin “heyecanını ve başarısını” icra edip, sahiplenelim..
Bu takım bizim..