FARKLI BİR SEÇİM OLACAK?
Seçim takvimi, "hız almak üzere" işliyor.
Kesintisiz seyir alacak.
Sandık günü de, belli oldu.
30 Mart 2014.
Hiç tartışmasız;
Farklı, bir seçim dönemi yaşanacak.
***
Yerel yönetimler yasası.
Ve beri yanda Partilerin "aday" belirleme profili.
Doğrusu.
Yarış performansı yüksek bir seçim dönemine hazırlıklı olun.
***
Tabi ki.
En önemlisi siz/biz seçmenler için, farklılık arz edecek.
Özellikle; "seçme" noktasında.
İster Büyükşehir.
İster Büyükşehir olmasın.
İl sınırındaki, Köylü Mehmet efendi dâhil olmak üzere herkes "tercih" koyacak.
"Bu benim başkanım" diye.
***
Şehir merkezindeki gibi.
Hem İl için hem de, bağlı olduğu ilçe için "oy" kullanacak...
Demokrasi.
Ve temsiliyet eşitliği de böyle olsa gerek.
Artık seçmen "yerelde" hizmet alamıyorum, "tepkisini" koyamayacak.
***
Oyunu verecek.
Hizmetini de en ala bir şekilde isteyecek.
Ve istediğini;
Alabileceği kişiyi bu noktada iyi belirleyip, seçmeli...
Ki vekiller misali olmasın.
Ders-i ibret malubiyeti.
Oyumu verdim bir daha görmedim "olmasın."
***
Seçmen sayısı da atıyor.
Tıpkı "genel seçimler" düzeyinde yüksek olacak.
Buarada;
Belediye Başkan seçimi kadar bir önemli tercih var.
Meclis üyeliği.
Bilinmelidir ki;
"Meclis üyesi" seçimi de, önem arz edici.
***
Malumunuz üzre;
İl Özel İdareleri "seçim" sonrası kapanıyor.
Yani; artık "İl Özel İdaresi" diye bir kurum yok.
Yeni Yerel Yönetimler yasasıyla;
Artık, "Belediye" bünyesinde faaliyet gösterecek.
Bir daire başkanlığı gibi.
***
Bu nedenle hassasiyet şart.
Seçme ve Seçilme "kriteri" sıradan olmamalı.
Şöyle ki;
Meclis üyeleri bir ölçüde "yerel parlamento" gibi, görev yapacak.
Kentin enva-i meselesi burada "çözüm" bulacak, konuşulacak, tartışılacak.
Onun için;
"Meclis" üyesinin profili ve liyakatliği önemlidir.
Partilerin üzerinde hassasiyetle durması gerekir.
***
Meclis üyesi.
Sorgulayan.
Soruşturan, fikir ve proje üreten olmalı.
Seçilen "sadece" parmak sayısı görülmemeli.
Seçilen de, kendini öyle görmemeli.
***
Nitekim.
Özelde,
Diyarbakır açısından AK Parti için diyebilirim ki.
Geçirdiğimiz dönem açısından.
Çok vahim bir derecede; "yetersiz" kaldı.
Malum BDP ile AK Parti hal-i hazırda yarışıyor.
Hatırlarsak geçtiğimiz yıl Kent bütçesi "onlarca" kez veto edildi.
Vali ile Meclis "arasında" git-gel yaşandı.
***
BDP'liler.
Her seferinde "tepkiye" dayalı, basın karşısına geçti.
Meramlarını anlattı.
Neden "ısrarcı" olduklarını.
Ama AK Partililer ne hikmetse ketum kaldı...
Bir tek sefer dahi.
Ne kamuoyu nezdinde, ne basın huzurunda "olup-biteni" konuşmadı.
***
Dedim ya;
Bu seçim her yönüyle "çok farklı" bir dönem içerecek/içermeli…
"Aday" profili açısından, seçicilik yüksek olmalı.
Bir de bayan kotası.
Bu dönem partiler tarafından yüksek tutulması ciddi bir arttı, diyebilirim.
Önemli.
Nitekim
Tüm partiler bu meyanda deklare ettiler…
"Kadın" adaylar açısından "çömertiz" diye.
***
Doğrusu.
Bayanların "yerel yönetimde" varlık göstermesi.
Yani; "bizde varız" demeleri.
Karşı cinsten biri olarak.
Rekabet.
Ve Yönetimsel "başarı" açısından, "dinamik" bir güç lokomotifi olacaklarına inanıyorum.
Sokak jargonuyla; "yakışır".
***
Bence;
Bayanlar, siyasetin "kısır döngüsüne" kapılmamalılar.
Medeni cesaretle;
"Kapıları" aşındırmalılar ki, "kendilerini" gösterebilsinler...
Pek tabi ki.
Siyasi partiler de "bu çömerliklerini de" artırarak, siyaset zeminine imkân vermelilerdir.
***
Eğitimleri.
Kişilikleri.
Azimleri.
Ve düşünce üretimleriyle "siyasetleri" pazar görmeli.
***
Gelirsek.
Diyarbakır'da "yarışın" aktörleri kim diye?
Bir önceki yazımda da ifade ettim.
Hal-i hazırda, "kesin" bir durum söz konusu değil.
Ne AK Parti için.
Ne de, BDP için.
"Büyükşehir'de kim" başkan adayı diye.
***
Her ne kadar.
"Fısıltı" gazetesi üretip.
Sonra "manşet" haber yapanlar var ise de.
Tamamen; "pazar" ortamı yaratmaktır.
Bu da, "mesleki" açısından nasıl arıza-i durumda olduğumuzu gösteriyor.
İtibarsızlık.
***
Velhasıl.
Şu kesinlik kazandı.
BDP.
Büyükşehir Belediye Başkanlığı için, "kadın" kotasını tercih ediyor.
Yani Kadın bir ismi "aday" olarak gösterecek.
Eee.
Üç dönemdir Diyarbakır'ın "yerel bazdaki" yönetimini BDP elinde tutuyor.
İki dönem; "Bağlar" bayan kota uyguladı.
***
Evet, değişim şart.
Peki, rakip, AK Parti nasıl bir "aday" tercihinde bulunacak.
Doğrusu, net değil.
Ama şu bir kesinliktir.
Bayan adaya karşı, "bayan" aday olmayacak.
Tercih erkekten yana konulacak.
***
Neyse.
Zaten, "Kurban Bayramı" sonrası, her halükarda siyaset hareketlenecek.
Adaylar da.
Partilerin "tercih ve seçim" aksiyonları da.
Netleşecek.
***
Bayram tatili 9 gün.
Biliyoruz ki, "Partilerin" kurmayları da burarlarda olacak.
Seçim bölgesinde.
Haliyle biz de hasb-i hal etme fırsatı bulacağız.
Olup-biten nedir diye?
Ve partilerin stratejileri nasıl bir sonuç geliştirecek?
Bu sorulara cevap niyetiyle fikir sahibi oluruz.
***
Bizde bayram sonrası.
Enine-boyuna sizinle, paylaşacağız.
Neyse.
Şimdilik bu yazı "seçim havasına" ısınma hareketi olsun.