GİDİŞAT İYİ DEĞİL!
Ürkmemek elde mi?
Bu ülke… Ve bu millet…
Vahim..
Ki ötesi, bu kadar nefreti…
Kutuplaşmayı..
Hoşgörüsüzlüğü…
Hizip..
Ve ötekileştiren süreci..
Şiddeti, kanı, gözyaşı ve terörü kaldıramaz!
***
Coğrafya "kaotik!" havayı soluyor.
İslam ülkeleri…
İçinden çıkan "devletçiklerde ki" şiddet ve
terör..
Küresel güçlerin, "Bizans oyunları.."
Bu ülkelerin "kukla" liderlerinin, gözü kör
"iktidar" hırsları..
Beri yanda; "Ortadoğu'da" yeni bir coğrafi
harita değişimi; "planlanırken?"
***
Tüm bunlar!
Kendi iç siyasetimize..
Günlük hayat akışına "sirayet" edici sonuçlar
doğururken..
Ankara'nın; göbeğinde "canlı bombalar"
patlatılırken…
İnsan..
Birey veya toplum olsun!
Korkmaz mı?
Endişe etmez mi; yarınlara kaygı ile bakmaz mı?
Bakar…
Hem de gözünü kırpmadan "bakar ki"...
***
Hele ki.
7 Haziran sonrasında "esen siyasi
istikrarsızlık" havası…
Bunla birlikte; yaşadığımız "sokak terörizmi"…
İşte bu; "kaotik" ortamdan çıkabilmek…
Tek eksene bağlı…
O da, siyasi istikrar…
Barışçıl bir atmosfer…
Milli meselelerin; "çözümsel" diyalogu…
Bunu da; ikmale getirecek olan "sibopta" 1
Kasım seçimleri…
***
Sandık ne der?
Nasıl bir sonuç çıkar...
Kimi iktidar…
Kimi muhalefette bırakır…
Ya da, çoklu, ikili bir koalisyona mı teveccüh eder?
Her ne derse desin!
2 Kasım sabahı; "çok şeyin" değişime mahkum
olduğu hakikatidir..
Bu hakikatin de; Türkiye'nin "istikrarına"
delalettir..
***
O'nun için…
1 Kasım'a çok ama çok "önem verici" olmalıyız..
Sandığa gitmeliyiz…
Duyguyla değil…
Akımsal düşüncenin,
Ve yarının, barışçıl atmosferine inanarak
"oyumuzu" kullanmalıyız..
Çünkü güçlü bir iktidara ihtiyaç vardır..
Yoksa olup-bitenin günahkarlarından biri de biz oluruz!
Bu nedenle; tahammülsüzlüklerimizden vazgeçelim!
***
VAY BEEE!
Hakikatten de öyle!
Vay beee…
Ne kadar da çok AK Parti içerisinde; AKP'liler varmış!
Dünkü yazım..
Ve içerdiği mevzuuyla alakalı; "kimler aramadı
ki?"
Kimler kimler hakkında; "hangi melanetleri"
yaptığını anlatmadı ki.
İnanın "akıl tutulması" yaşadım!
***
Gerek hal-i hazırda!
Gerekse de, eski AKP'lilerle alakalı!
Hepsini not aldım..
Zaman süreci içerisinde; "doğruluk" teyidiyle
buradan, aktaracağım!..
Çünkü AK Parti içerisindeki AKP'lilerin varlığı siyasal
davanın "en yumuşak" ama kangrenleşen bölgesi!
Mafyavari bir örgütlenme olmuş!
***
Zaten!
AK Parti'nin, ANAP ve DYP'ye dönüşmesi!
Hızla; "yerel bazda" kan kaybına uğraması…
Partiyi.. Davayı..
Siyasal düşüncesini; "ranta" devşirenlerin…
Ne yazık ki!
Şu AKP'lilerin parti içerisinde; "söz sahibi"
olabilme alanını ellerine geçirmesindendir..
O'nun için; AK Parti içindeki "çürümüşleri"
ayıklayıp-temizlemeli..
***
Velhasıl.
Bu mevzuyu daha çok ama çok; "irdeleyeceğimi"
bildirirken..
Pek tabi ki…
AKP'lilerin de Ensesinde, boza pişirmeye devam edeceğim!
Bu böyle biline!
***
DİCLE ÜNİVERSİTESİ!
Bu arada.
Dicle Üniversitesi Yönetimi!
Şu AKP'lileri buradan mevzuu ettiren; "Balık
Restaurantı" ihalesiyle alakalı…
Önceki günkü yazıma dair henüz bir cevap vermişliği yok?
Neden?
İhalesi nasıl yapıldı?
Kim ve kimler hangi teklifi verdi?
Yıllık 63 bin lira kira bedeli..
Üç yıllık "sözleşme" ve diğer koşullar hangi
kriterlere dayalı?
İşi alan şahsiyetin!
AK Parti'yle ilişkisi.
Yine üst katmanlarla; "bağlantısı"…
Kampüs içerisinde; "büyük bir marketin" açılıp
işletilmesine dair "ihale'deki" aktörsel faaliyet…
Cevap bekliyoruz!
***
UNUTMADIM…
Okurum…
Fikri takip konusunda mail atmış…
OSB'deki…
İş dünyamızın "imajını" yerle-bir eden;
kaçakçılığa…
Koca fabrika…
Sanayi "üretimi" yapmazı gerekirken…
Gümrük kaçağı sigaraların "depolama" merkezi
olarak kullanılıyor…
Ki son olarak; Jandarma operasyonuyla "maske"
düşmüştü…
***
Okur…
Bu noktada, OSB yönetimine olan sorumu hatırlatarak…
Diyor ki…
O üretimsiz…
O imaj zedeleyen…
O kendini, suret-i haktan gösterip melanetler yapan!
Sözde; "fabrika sahibi, yatırımcı" kim?
OSB yönetimi, "size kim" olduğu…
Ve kendi cephelerinde; "soruşturma"
açıp-açmadıkları!
***
Evet.
Bu soruları; iki kez sordum!
Bu vesileyle üçüncü kez olacak…
Ne yazık ki!
Hal-i hazırda; henüz bir cevap yok..
Ki önceki gün;
GGC'nin gecesinde, Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Ahmet
Sayar'la konuyu konuştum..
Mevzudan "haberdar" değilim..
Ki kendisi de; "hayli şaşırdı ve tepki
gösterdi?"
Böyle bir vaka nasıl olabilir; diye?
***
Sonuç!
Bekliyoruz..
Ve haberimizin-yorumumuz fikri takibindeyiz..
Bakalım..
Hafta içerisinde; OSB'den ses belki gelebilir!..
Gelirse hepimiz buradan bilgilenmiş oluruz..