GÖRÜNTÜ GÜZEL AMA EKSİKLER VAR

Sabahın ilk ışıklarıyla, havaalanındayız.

Diyarbakır ‘Tanıtım Günleri’ organizasyonu için.

Birçok tanıdık sima var.

Hepsinde iki farklı duygu hâkim.

Kimi;                    

Tanıtım günündeki standın doyurucu hissine yoğunlaşmış.

Kimi de;

‘Tanıtıma’ katılım ve davetlilerle alakalı ‘misafirperverlik’ heyecanına.

Özetle;

‘Diyarbakır’ın Ankara da en güzel şekilde yapılacak tanıtım organizasyonunda ‘çorbada tuzu olmanın’ heyecanı hâkimdi.

* * *

Gerek havaalanı gerekse uçuş süresince koyu bir sohbet vardı.
Başkentteki,

Tanıtım rüzgârı her sözün başıysa da elbette Diyarbakır’ın imajı, tanıtımı ve bulunması gereken yerdi.

Bu konuda herkeste bir sitem sezdim.

Sitem; elbette ki Diyarbakır’ın tarihi, turistik ve medeniyetler kenti olarak değil de ‘taş atan çocuklar, ikide bir kapatılan kepenkler ve bin türlü olumsuzlukla’ gündeme gelmesiydi.

Ortak görüş; bu tür tanıtıcı etkinliklerle bu işin üstesinden kısmi de olsa gelinebilineceği şeklinde oluştu.

Bu tablo olur mu?

İsterseniz tanıtım günlerinin ilk gündeki izlenimlerine bakalım.

Sanırım,

Soru, orada alenileşip cevap bulacaktır..

* * *

Atatürk Kültür Merkezindeki ‘tanıtım alanı’ ve buradaki stantlara..

Dün,

Gün boyu hepsini gezdim. Tek tek mülahazada bulundum..

Kim var, kim yok!

Gelen kim, getirilenler nedir?

Bakınız dikkatimi çeken bazı olaylar oldu.

Mesela 17 ilçemizden sadece 7’si katıldı.

Bunlar da Diyarbakır’ın nüfus bakımından büyük ilçeleri.

Ergani, Hani, Eğil, Çermik, Silvan, ve merkez ilçeler.

Diğerleri niye yoktu?

Zaten,

Var olan oluşumda o ilçenin Kaymakamlığı ile diğer resmi kurumlar!

Yereller yok.

Sadece ilçeler değil tabi dün yazdığım gibi Büyükşehir ve İlçe belediyeler de yoktu.

* * *

Dün de ifade etmiştim; belediyeler kentlerin sahibidir.

Bu yetkiyi onlara seçim yoluyla halk vermiştir.

Ne var ki Diyarbakır’daki belediyelerin bu tür etkinliklere katılmaması kabul edilir gibi değil.

Şahsen dün hayli üzüldüm.

Ev sahibi olmaları gereken yerlerde yok olmaları nasıl izah edilebilinir bilemiyorum?

Dün de bunun eksikliğini açıkça gördük.

Herkes bu noktadaki duruşun yanlış olduğunu söyledi.

* * *

Tabi,

Herkesin merak ettiği bir soru vardı.

O da,

BDP’li Belediye Başkanları neden ‘tanıtım günü’nde arz-ı endam etmedi?

Doğrusu.

Bu soruyu dün İl Valisi Mustafa Toprak’a birebir sordum.

Bana cevabı şöyle oldu.

‘Biz de anlayamadık.

Tanıtım gününe ilişkin etkinliklere katıldı. Toplantılar yapıldı. Ama son günde denildi ki ‘biz katılamıyoruz… Galiba bir yerden emir geldi…’

* * *

Evet.

Henüz konuya ilişkin Belediyelerin, cevabı açıklaması yok.

Önümüzdeki günler, tepki ve beyanatlar ne olur bilmem.

Bekleyip göreceğiz.

Muhakkak ki, bir gerekçeleri olacaktır.

* * *

Tanıtım gününe dönersek.

Kimler gelmişti?

Kısaca bakalım.

Eğitim ve Araştırma Hastanesi,

Dicle Üniversitesi Hastaneleri,

Diyarbakır Kültür Turizm ve Müzik Derneği,

Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası,

Diyarbakır Ticaret Borsası,

Ve bazı ticari kuruluşlar.

Oteller.

Bir çok kuruluş fedakarlık göstererek hazır idi..

* * *

Tanıtım günlerinin organizatörü Yelda Yakut.

Tanıdık biri.

Diyarbakırlı.

Ama Ankara’da ikamet ediyor.

Tanıtım konuşmasındaki şu sözü özlüydü.

‘Kadim şehre,

Kadim sevgi ve sahibiyet gerekli..’

* * *

Törene katılan renkli isimler arasında,

Meclis Eski Başkanı Hikmet Çetin...

Ayaküstü sohbetim oluyor…

Eee uzun yıllardır görüşmüyoruz. Kendisi de hayli yaşı ilerletmiş.

Ama hala da, güçlü bir hafızaya sahip.

Tez tanıdı ve bir anıyla benle olan sohbetini koyulaştırdı.

* * *

Başka kimler vardı derseniz…

Eski ve yeni siyasilerin ekseriyeti vardı.

AK Partinin ağır topları ve bakan derseniz, onların bugün katılım gösterecekleri söyleniyor.

Eski Bakan Mehmet Salim Ensarioğlu,

CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin,

AK Parti’nin eski ve mevcut vekilleri vardı.

Ve tabi ki Diyarbakır Valiliği…

***

Tanıtımın bir ilk olması,

Ve mesai gününe denk gelmesine rağmen renkli ve güzel görüntüler vardı.

Hasret kucaklaşması.

Geçmişin yâd edilmesi.

Eski günlerin nostaljisi...

Evet.

Kadim ve medeniyet şehri Ankara’da gül koktu.


***

Stant gezilerinde katılımcı kurumlar kendi hazırladıkları tanıtımları yaptı.

Ama tabi ki eksikler de yok değildi.

Hem de ciddi eksikler vardı.

Bunları,

Burada aktarmak istemiyorum. 

Nedeni de medeni cesaret gösterilerek bir başlangıcın gerçekleştirilmesi...

Maddi ve tabi ki manevi bazı engellemeler.

Siyasi mülahaza yaratan kabulsüzlüğe rağmen..

Ve tabiî ki,

Eksiklikler üzerinde hayli konuşulması gerektiğine de inanarak…

Diyorum ki,

Valiliğin medeni cesareti tebrik edilmeli.

Evet,

Biz daha buradayız.

Yeni gelişmelerle karşınızda olacağız.

Hayırlı Cumalar.