HAVA İYİCE ISINDI?
Siyasi hava ısındı..
Özellikle!
7 Haziran "seçimlerine" odaklı.
Diyarbakır…
AK Parti ve HDP eksinli "siyasi" yarış başladı.
Ama gözler hep AK Parti'ye odaklı…
***
HDP'de durum ne?
Pek, dışa vurgulu "aday" havası içerisinde değil…
Çünkü BDP'nin geleneği…
Ki önceki seçimlerin de, "anekdotlarıyla"
Formül değişmez!
***
Oy getirecek.
Seçmeni sandığa taşıyacak kritere sahip!
Veya bölge istiyor eksenli, bir tercihi "ön planda" tutmuyor…
İyi mi yapıyor derseniz?
Sanmıyorum…
***
Parti için de, seçim için de tercih gösterilen seçim bölgesi için de!
Her dönem salt genel seçimler için değil…
Yerel seçimler için de; içten kemirici bir "sorgulama" olmuştur partinin bu stratejisi.
***
Bakalım!
Bu dönem, "bir değişim" yaratılacak mı?
Geleneği tabusu yıkılacak mı?
Yoksa bildik mi olacak?
Malum!
Parti olarak seçime giriyor…
Kulak tıkamamalı…
***
Hele ki, Türkiye partisi olma yolundayım diyorsa…
Önünde de koca bir yüzde 10 barajı var iken.
Diğer Kürt partileriyle "ittifak" arayışına girilmişken…
Tabiri caizse; "bir oyun bile" hesabı yapılacak evredeyse!
Aday'da Profillerinde ve seçim bölgesi açısından "toleranslı" olmamalı…
HDP "kırkı kırk" yaran mantıkla; liste belirlemeli…
Yoksa diz döver!
***
AK PARTİLİLER NE DÜŞÜNÜYOR?
Gelelim; AK Parti cenahına!
Cumartesi yazmıştım…
"Seçime beş kala" başlıklı yazımda…
Yazım!
Okur çevresinde…
Ve AK Parti camiası içerisinde; "hayli" etki yaratmış…
Tepkiler yüksek!
***
Dün, Cahit Sıtkı Tarancı Kongre salonunda bir etkinlik vardı…
AK Parti Milletvekili Cuma İçten'e ait…
Davetliydik…
İçten'in "yeniden aday adaylığını" beyan etmesi…
Ve 4 yıllık görev süresi içerisinde; "istişare içerisinde" olduklarına, "onur belgesi" takdimi.
***
İçten kürsüde!
Ki öncesinde, kısa bir Sinevizyon gösterisi…
4 yılda neler yaptı…
Neler konuştu, hangi mevzulara odaklı; "siyaset" güttüğünü anlattı.
Ardından mikrofonu aldı, kendisi konuştu…
Uzun uzadıya…
Son sözü şu oldu; "bir dönem daha için, destek istiyorum?"
***
Salondaki hava;
Gelenlerin ekseriyeti siyasi eksenli oldukları için!
Haliyle…
Etkinlik ardında verilen kokteylde sohbetler, bu noktada seyir etti…
Ayaküstü birçok sohbet alanı buldum.
***
Mesela; ilk masamız!
Yanımda AK Parti'nin iç siyasi nabzını iyi soluyan bir isim.
Nezir Büyüm.
Nam-ı diğer; "Çaycı nezir?"
İl Yönetiminden, M. Fatih Kayhan.
Diyanet-Sen'den Ömer Evsen…
***
Önce onlar sordu ben cevapladım.
Daha sonra ben mevcut arıza-i durumları sordum.
Onlar cevap verdi.
Kimin yazılmaması kaydıyla…
Zaten ifadeleri şu oldu; "siz yazıyorsunuz ya?!"
***
Ama salondakilerde genel kanı şu;
"Eğer ki, her şeyi merkez bilecekse, bu kadar curcunaya ne gerek var?"
Eee; seçim yerelin "işbirliğiyle" kazanılır.
Merkez "atamasıyla" değil…
Teşkilatı "kale" almazsanız…
Teşkilatı "adamcılık" üzerine kurgularsanız; küstürürsünüz?
***
Seçmen "ne diyor" diye, fikrini sormaz iseniz?
Temayül yoklamalarını…
İstişare toplantılarını; "iç sorgulamayı" bastırma gayesiyle yaparsanız!
Ağabeylerin "himayesine" her şey teslim edilirse!
Otel lobisiyle; "mevcudiyet" ikmal edilirse…
Eee doğal olarak; siz hiç bir zaman "siyasette saha hakimiyeti" yakalayamazsınız…
Nitekim tablo ortada…
Ne demişler; "Doğru söze ne hacet!"
***
Yani kaygılar şu…
Bu dönem, giden dönemi aratmasın…
Çünkü evvelki dönemler hep giden dönemleri "aratmıştır?"
Yani, yanlışlar tekerrür etmesin…
Bırakılsın bir kez de olsa; "seçmen söz sahipliği" yapsın..
Görün; verimliliğinin ne olduğunu?
***
Yine ayaküstü;
Ticaret Borsası Başkanı Ebubekir Bal…
Diyarbakır Organize Sanayi Bölgesi (DOSB) Başkan Vekili Abdulkadir Karavil'le sohbet ediyoruz!
Siyaset ve kentin, sosyo-ekonomik durumunu…
İfadeleri şu oldu…
Beklentimiz ve umudumuz; "çözüm süreci" bir daha akamete uğratılmasın..
***
Ki sohbet ettiğim herkesin ortak fikri de buna odaklıydı.
Huzur var…
İstikrar var…
Barışa ramak kalmış…
Özgürlük güvercini aman ha aman "kim vurduya" gitmesin.
Herkes; sahiplensin…
***
ÇİFTE GALİBİYET
Keyifler yerinde…
Olmaz mı?
Hafta sonu bereketi var.
Futbol…
İcra edilen çifte galibiyet…
Büyükşehir evinde, Tepecik'i Eren'le alt etti.
Diyarbakırspor'da, Çine Madranspor'u devirdi…
Üç golle… İbrahim iki, Nurullah bir…
Şehrin tek sosyal aktivitesi futbol…
Kutluyorum…
Her iki takımımızın futbolcularını ve yönetimini…
***
Kolektif bir çabayla eski günleri yeniden yaşarsak!
Bilinmelidir ki, çok şeyi de aşmış oluruz.
Birilerine mesajımdır;
Şehrin idaresini elinde tutan seçilmiş ve atanmışlar spordan çok uzak kalmayın.
Meyil verin…
İmkân varsa maddi destek sağlayın…
Diyarbakır’ın her alanda; "marka" olmaya ihtiyacı var.
Eee…
Futbol yüzyılın "tanıtım ve reklam" aracı olması noktasında rakipsiz…
Harmanı iyi kullanalım…
***
Vay be…
Nasıl da, yıllar su gibi akıp gidiyor…
Baksanıza…
Koca bir 53 yılı geride bırakmışız!
Ne demişler!
Yine, cepten yedik bir yılı.
Gitti ömürden.
Yürüyoruz, kabre doğru…
Yaşam güzel…
Her yaş; kendisine has, güzel.
Hele ki sizin gibi dostlar, arkadaşlar, yarenler sorup-sual ederse, daha bir güzel.
Herkese ama herkese!
Doğum günüme şahsi bazda gösterdikleri "sevgi muhabbetine", canı gönülden teşekkür ediyorum.
İyi ki varsınız…
***
Bu arada;
Şair Sinan Karakaş dostum mail atmış…
Doğum gününe özgü!
"Doğum Günü" başlığıyla bir de şiir iliştirmiş…
Derin manalar içeren bir şiir…
Şiir özelse de, sizleri inci taneleri gibi "sözcüklerden" mahrum bırakmak istemiyorum.
Bakın ne diyor?
***
Doğduğunda bilmezdin, dünyada misafirsin.
Oysa nadir bulunan değerli bir safirsin.
Geçmiş günlere göre bugün daha mahirsin.
Umarım her geçen gün biraz daha Tahirsin.
Maddenle hayal değil dünden daha sahisin.
Günün kutlu olmalı iyi ki doğmuşsun.
Üzmesin sizi kimse siz hakkı bulmuşsunuz.
Nedamet kulun işi siz nadim olmuşsunuz.
Üstelik bu âlemde gül gibi kokmuşsunuz.
Nezafeti yüreğe, elbet indirmişsiniz.
Ümidi saklı tutup, hayatı bilmişsiniz.
Zaman akıp gitmekte, siz bunu görmüşsünüz.
Kutlu olsun bu günün, kutlu olsun her günün.
Umarım ağlamazsın, hep görülsün güldüğün.
Tefekküre yönelsin bakışın, temayülün,
Lebinden çıktığında, karşılansın isteğin,
Uzaklarda değildir, yakındır mutluluğun.
Olsun diye dilerim bugünlerin hep kutlu.
Layıksın mutluluğa, günlerin olsun mutlu,
Sıkıntılı olmasın, yarınların umutlu,
Umduğunu bulursun, yaşarsın hep onurlu,
Nezaket içerisinde her şeyi yap şuurlu.
(Sinan Karakaş)