HOŞ GELDİN; YA ŞEHR-İ RAMAZAN…
Rahmet ve mağfiret ayı…
Esirgeyen…
Ve bağışlayan Yüce Yaradan’ın "bize lütfettiği"
nimetlerden biri..
Bugün itibariyle..
Ki dün gece, kılınan "teravih" namazıyla..
Gölgesi, tüm feyziyle, "üzerimize" düştü,
Elhamdülillah..
***
Hasrettik…
Tıpkı, toprağın suya…
Ağacın, yaprağın güneşe olduğu gibi..
Beşerin de bir nefes sıhhatte gibi; "hasret
kaldığımız" fırsat iklimine kavuştuk..
Bir kez daha..
Bizlere.. Sizlere..
Tüm İslam âlemine "bahşederek" gönderdi, Allahû
Teâlâ Ramazan-ı Şerifi..
***
Hiç kuşkusuz ki..
Bu mübarek aya kavuşmamıza imkan veren..
Nasip..
Ve müyesser kılan..
Ramazan-ı Şerif'i,
Şuur ve inanç içerisinde idrak etmemizi sağlayan
yaradana..
Tüm sevgi dolu kalplerimizle, şükrediyoruz, hamt
ediyoruz…
***
Evet.
Hakla batılın,
Hidayetle sapıklığın,
İyilikle kötülüğün kendini sorguladığı..
Beşeriyetin bunları birbirinden ayırt edebilme aklını
daha fazla kullandığı..
Zenginin fakire…
Fakirin zengine…
Tüm fertlerin birbirine "ihtiyaç ve eşitlik"
mertebesinde olduğu bir takvim..
***
Bu ay..
Yeryüzünü aydınlatan..
İnsanoğlu için de..
Hidayet "kaynağı" olan, Kur'an-ı Kerim'in yer
yüzüne indiği zamandır..
İslam aleminde..
Ramazan-ı Şerif "sosyal adaletin" tatbik
edildiği, yaşatıldığı bir aydır..
***
Zenginin karnı,
Fakirin karnından,
Mahrumun ağzı,
Müreffeh bir hayat sürenin ağzından hiç de farklı
değildir…
Madde ve manevi yönde…
Sene-i devriyede, "kirliliklerden"
arınabilmenin, temizlenmenin..
Tövbenin..
Af dilemenin, dualarla, ibadetlerle "rahmet"
istemenin, fırsatıdır Ramazan!
***
Bu ayda; "nefis" muhasebesi yapılır.
Yemek-içmek gibi..
Tabii ve meşru arzularımızla mücadele edeceğimiz…
Günah ve yasak zevkleri "tövbe" ederek terk
etme iradesini ortaya koyabileceğimiz…
İrademizin "üstünlüğünü" koruyabilmemiz..
İnsani duygularımızı kuvvetlendiren…
Hislerimizin inceleceği, şuurumuzun derinleşeceği bir
terbiyeye sahip olabilmek..
***
Bu ayda..
Yalan söylemek,
İftira etmek, koğuculuk yapmak…
Fitne, fesat üretmek.
Hakka
Hukuka riayet etmemek..
Gibi gaflet ve dalalet içerisinde, olunmaması gerektiği
gibi..
Tüm manevi kirliliklerden "arınmamız" lazım..
***
Peygamber Efendimiz…
Hazreti Muhammed (S.A.V)…
Ramazan ayının "müminin" kulluk hayatında..
Gönül dünyasında hasıl edeceği güzellikleri müjdelerken
şöyle buyurmaktadır..
"Kim, inanarak ve karşılığını Allah'tan bekleyerek
Ramazan orucunu tutarsa, geçmiş günahları, bağışlanır"
***
Biz mümin kullar olarak..
Temel amacımız…
"Bu müjdeye ulaşma gayreti" içerisinde olmamız
lazım..
Çünkü kulluk yolunda;
Allah'a yakınlık kazanma..
Vuslat yolunda insanın en büyük düşmanı şeytandır..
***
İşte, Ramazan ayı..
Müminin, Şeytanın düşmanlığı karşısında "büyük
avantaj" elde ettiği..
Üstünlük sağladığı..
O'nu kalbinden söküp attığı bir Ay olarak
müjdelenmiştir..
Çünkü bu ayda cennetin tüm kapıları açılır…
Şeytan bağlanır.. Cehennemin kapıları da, kapanır..
***
Evveli rahmet,
Ortası mağfiret
Sonu da cehennem ateşinden kurtuluş olan..
Rahmet, mağfiret ve nimetleriyle bizleri kuşatan..
Niyet, irarde ve düşüncelerimize "balans ayarı"
olan.
Kulluk balansı ayarı veren Ramazan-ı Şerif'i idrak
ederken..
***
Cehennem ateşi gibi..
Ülkemizi..
İslam alemini..
Ortadoğu'daki İslam ülkelerini, kan revan eden..
Zulmü,
Terörü, çatışmayı, savaşı..
Açlığı, sefaleti..
İhtilafı.. Acı, kanı ve gözyaşını,
"mahkumiyetle" saran bir seyirde olmanın, "çaresizliği"
içerisinde..
***
Duamız..
İbadetlerimiz..
Namazımız,
Orucumuz,
Kur'an,
Sadaka, zikir ve zekatlarımızı icra ederken..
Yüce Yaradan'a yalvarmalıyız..
***
Müslüman’ı, Müslüman’a kırdıranları "bedbaht"
kıl..
Bizleri de..
Tüm İslam alemini de, "mümin müminin
kardeşidir" düsturuyla, birleştir..
Yanan ataşe su..
Dökülen gözyaşlarına da rahmet ol, diye dua edelim..
***
Evet..
Mübarek Ramazan’ı Şerifin,
Milletimiz,
Memleketimiz
Ve tüm insanlık alemi için hayırlara vesile olmasını Yüce
Mevla’dan niyaz ederek..
Ramazanınız mübarek olsun..
DUALARIMIZ…
Dualarımız İslâm dünyası için
Ramazan’da duanın özel bir yeri vardır. Rabbimiz dua
hakkında şöyle buyurur:
“Bana dua ediniz, size karşılık vereyim.” (Mümin Suresi:
60)
“De ki: Duanız olmazsa Rabbim size ne diye ehemmiyet
versin.” (Furkan Suresi: 77)
***
Peygamberimiz (s.a.v.) müminleri duaya teşvik eder:
“Ramazan’ın ilk gecesinde Cennet kapıları açılır. Her
gece sabaha kadar bir münadi seslenir: Günahlarının affedilmesi için istiğfar
eden yok mu? Tövbe eden yok mu? Allah tövbesini kabul buyursun. Dua eden yok
mu? Cevap verilsin. Kendisi için bir şey isteyen yok mu? İsteği hemen
karşılansın.” (İbn-i Hanbel, Müsned, 4: 22)
***
“Üç kişinin duası geri çevrilmez: Adaletle hükmeden
hâkimin, iftar edinceye kadar oruçlunun ve mazlumun.” (İbn-i Mâce, Siyam: 48)
“Oruçlunun iftar vaktindeki duası reddedilmez.” (Tirmizi,
Daavât: 129)
Mademki, Ramazan’da dualar reddedilmiyor, geliniz bu ayı
ibadet ve dua ile değerlendirip kurtuluşumuza vesile edelim.
SÖZ'DEN ÖZEL SAYFA
Sevgili okurlar..
Her yıl olduğu gibi..
Bu yıl da;
Ramazan-ı Şerif'te sizleri yalnız bırakmıyoruz..
Söz Gazetesi olarak..
Sizler için..
Çok özel, dopdolu bir "Ramazan Sayfası"
hazırladık..
Ayet.. Hadis.. Fıkıh..
Oruç.. Zekat.. Fitre..
Tarihi ve Dini mekanlar..
Camilerimiz.
Makaleler..
Ve Özel sohbetler.. Pek tabi ki, bilmeniz gerekenler..
Sorular.. Cevaplar..
Özgü sözler..
***
Ramazan'ın..
Maneviyatını,
Huzurunu,
Bereketini,
Heyecanını,
Feyzini sizler için hazırladığımız bu sayfada
"yaşayacağınızı" ümit ediyoruz..
***
Tabi sizlerden de katkı bekliyoruz.
Makaleler..
Şiirler..
Yayınlamasını istedikleriniz..
Ya da cevap aradığınız sorular olabilir..
Diyoruz ki..
Ramazan özel sayfamız, "sizinle istişareli"
olsun..
Katkı bekliyoruz..