HOŞ GELDİN; YA ŞEHR-İ RAMAZAN!

On bir ayın sultanı..

Rahmet..

Bereket..

Ve Mağfiret ayı; 

Ramazan-ı Şerif hoş geldin.

Sefalar getirdin.

***

Dün; ilk teravih kılındı.

Ve bugün; niyetliyiz.

Âlemlerin rabbi olan Allah'a şükürler olsun ki;

Bizleri,

Sizleri,

İslam alemini yine Ramazan'a eriştirdi..

***

Ramazan ayı..

Hizmettir..

Fazilettir..

İttifaktır ve kardeşliktir..

Cömertliktir..

Cömertlikten akan bir ırmak gibidir; "beşeri dayanışma"

***

Unuttuğumuz!

Ya da, unutmaya yüz tutmuş.

Veyahut.

Unutturulmaya çalışan birçok "İslami ve İnsani" güzelliği hatırlatır.

Tekrar "yeşertir"

Ve farkına varılmamızı sağlar.

***

Öyle ki.

En katı kalpler bile "rağbetle" yumuşar.

Fakiri.

Yoksulu, biçaresi hatırlanarak, "yardım" eli uzatılır..

Ki bu nedenle;

Ramazan-ı Şerif'e atfedilen bir isim de; "Merhamet Ayı"

***

Hele ki…

Kötülükten,

İhtilaflardan, 

Tefrikalardan,

Şirkten, "insanı" uzaklaştırır… 

Gönüller, kalpler "güzelliğe" nakşolur…

Uzaklaşır;

Fitne, fesat, haset, dedikodu, yalan ve hasımlık…

***

Şeytani duygulardan,

Ahlaksızca,

Fütursuzca,

Kötülükleri inşa eden, "şer" fikir ve huylar beşeriyetten uzaklaşır.

Ulvi..

Ve Ahlaki bir "üstünlük" oluşur..

İdrak edilen bu ayın "ıslahı" tablosuna bakıldığında; "suç ve suçlu" potansiyeli, hayli düşük..

***

O'nun içindir ki; Ramazan'ın diğer bir adının da, "Islah" adı olduğu..

Çünkü bu ayda;

Şeytanlar ve ifritlere zincire vurulur.

Onda kazanılan sevaplar..

Bilhassa "orucun" sevabıyla, Allah’ın mükafatıyla, Cennet'e "reyhan" kapısını açtırır..

***

Hiç kuşkusuz ki…

Oruç, cehenneme perdedir…

Bu ayda…

Sosyal adalet,

Toplumsal dayanışma, kaynaşma ve işbirliği en üst mertebeye çıkar…

Körelen,

Cimrileşen,

Huysuz vicdanlar "insani" noktada yeniden hayat bulur.

***

Neşenin..

Eğlencenin…

Birlikte sevgi ve muhabbetin, oluşan feyzi…

Camilerdeki mukabele halkaları,

Sahur'a kadar devam eden; "sosyal" etkinlikler.

Yani "bambaşka bir neşe ile" buluşturan bir ay; Ramazan-ı Şerif…

***

Sahuruyla,

İftarıyla,

Teravihiyle,

Orucuyla İslam'ın en önde gelen şiarlarındandır Ramazan ayı!

İbadetlerin..

Tövbe ve istiğfarın yapıldığı; "medeniyet" inşa eden bir aydır.

Hele ki; Kadir Gecesi..

Kur'an-ı Kerim'in "yer yüzünü" nurlandırdığı..

Beşeriyete,

İslamiyet’e "üstünlük" kazandırır..

***

Bakınız.

Bir hadis-i şerifte şöyle buyrulur;

"Ramazan'da dilini tutmayanın, kötü davranış ve kötü sözlerden kaçınmayanın aç ve susuz kalmasına ALLAH’IN ihtiyacı yoktur." 

Yani, Ramazan-ı Şerif, nefsi her bakımdan terbiye etme ve ona mutlak aczi ve fakrıyla gerçek mahiyetini anlatabilme mevsimidir. 

Hiç düşünmeden tükettiğimiz nimetlerin gerçek niteliğini ve kaynağını tanıyıp, şükür mekanizmasını harekete geçirme ve geliştirme zamanıdır. 

***

Sonuç olarak; 

Nefsi terbiye eden, 

Sabrı öğreten, 

Nimetlerin kadrini bildiren,

Tüm ümmet-i Muhammed’in ayıdır..

Her bakımdan tam kıvama erme ayıdır. 

Bu vesileyle;

Tüm okuyucularımızın Ramazan-ı Şeriflerini tebrik ediyorum.

 ÖLÜM HAK!

Her fani için ölüm hak..

Er ya da geç..

Ama mutlaka bir gün; "ölümü" tadacaktır.

Kaçış yok…

Ne demişler..

Ölümden, olduğu kadar,

Ömür'den de, ders-i ibret alınmalıdır ki; "beşeriyet" huzur bulsun..

***

Evet, Çoban Sülo…

Süleyman Demirel..

9'üncü Cumhurbaşkanı,

Laik sistemin kurucu isimlerinden Süleyman Demirel dün gece vefat etti.

***

Duamız odur ki;

Allah bildikleriyle gidenlerden değil,

Bildiklerini paylaşıp, ardından güzellikler bırakanlardan eylesin..

Başaramayanları da..

Allah affetsin..

***

 

Demirel..

Türk siyasetine "damgasını vuran" bir isim..

Cumhuriyetin ilk kuşağından..

O sürecin, dört liderin sonuncusu..

***

"Dün dündür, bugün bugündür." sözünün sahibi..

Kendini hep sözleriyle "hatırlatan" biri oldu..

Siyasi literatürde yerini almış çarpıcı bir kaç sözünü hatırlarsak..

Ne derdi.. Derdi ki;

"GAP'I kimseye gaptırmam.."

"Şapkamı koysam o bile seçilir.."

"Benzin vardı da biz mi içtik.."

***

İlksan yolsuzluğuyla alakalı şu sözü manşet olmuştu..

"Parayı verdimse ben verdim, ne olmuş yani.."

Ya Ecevit için ne demişti..

"Dört kaz teslim etsem, akşama üçünü kaybedip gelir?"

İşçilerin yürüyüşü için..

"Yollar yürümekle aşınmaz.?"

***

Ne diyelim!

Darbelerin; gel gitleriyle duayen oldu.

Ömrünün son demlerinde!

Vesayetin "akıl hocası" oldu, denildi.

Velhasıl.

Ömründe olduğu gibi,

Ölümünden sonra da; "en çok konuşulacak" olan isim olacak..

***

Artık;

Sevabıyla,

Günahıyla "İlahi adalettin" huzurunda..

Allah taksiratını affetsin..