İSLAMİ BAKIŞTAN, İNSANİ BAKIŞA!…
Hafta sonu HÜDA PAR’ın Diyarbakır’da icra ettiği çalıştaya herkes vakıf!..
İki gün sürdü…
Çok görüşlü, çok katılımcı bir çalıştay ikmal edildi diyebilirim!!.
Ben de davetliydim!..
Lakin yoğunluktan katılamadım!..
Ancak haber merkezi olarak yakından, takip ettik!..
Haber ve yorumları, siz okurlara aktardık..
Çalıştayın deklare edilen 15 maddelik sonuç bildirgesi..
Katılımcı siyasi, akademisyen, alim ve bilim adamları ile beri yanda kanaat önderlerinin kimlikleri..
En önemlisi de, kendilerine has fikri beyan sunumları..
Hepsi olumlu-olumsuz içeriklerine takılmadan düşüncelerin özgür ortamda aktarımı açısından önemli ve kıymetli olduğunu, belirtmek isterim!…
Sonuca dair çok konuşuluyor, çok tartışılıyor, yazılan çizilen yönü yüksek!..
Bu da, meselenin değer ölçüsünü göstermektedir…
Polemikler, yüksek dozajlı seyretse de!
Herkes konuşabilsin..
İktidar da, muhalefet de kendi mecralarında hesaplaşma malzemesi olarak kullanmaktan da geri kalmadıklarını görüyoruz!.
Hatta iç hizipleşmeyi de dışa vurdu..
Elbette ki, böylesi çalıştaylar, pozitif ve negatif yönü hep tartışıla gelmiştir…
Olmaması manidar kalır!!
Karşı veya tarafsızlık libaslı, fikri beyanlara çok dalmak istemiyorum!..
Özellikle de, Bahçeli çıkışlı seyir eden sürecin ruhuna dair yapılan kimi negatif yorumlar var ki arızalı!!!..
Eleştirisel, ya da destek mahiyetli, ortaya konulan bakışlar kimi noktada, sabotaj işlere meyil edici..
Çalıştayın belirlenen zamanı manidarlık içermiyor değil?!!..
Takvimin; 15-16 Şubat seçilmesi!..
Malum, Abdullah Öcalan’ın Türkiye’ye teslim edildiği tarih 15 Şubat!!..
Ki bu tarihte yeni süreçle vücut bulan Öcalan’ın çağrı içerikli bir açıklamasının olacağı beklentisi söz konusuydu..
O açıklama yapılmadı..
Ama çalıştay yapıldı..
***
Mesele, tarihsel kimliğe sahip olduğu gibi kangrenleşmiş bir hal-i içeriyor!..
Neler yaşanmadı ki, bugüne kadar?..
Siyasal, sosyal, ekonomik, kültürel, hatalar zinciriyle!…
İslami..
İnsani..
Rahmani..
Duyguları körelten hadiseler zinciri içerisinde boğula gelindi!..
Şiddet..
Terör..
Kan ve gözyaşı..
İnkar ve asimilasyon.
Bugün “çözüm” noktasında sürekli patinaj yapıyor olma halimiz de yanlışların, hataların, sürekliliğindendir…
Yıllar yılıdır söylüyoruz..
Silahlar susmalı..
Fikirler konuşmalı..
Ama hep tersine yaşanılmış, yaşatılmıştır!?..
Ancak artık değil demek gerekir!..
Ki önemli olan, konuşabilmek, müzakere edebilmek, çözüme doğru herkesin sorumluluk alabilmesine, zemin oluşturur hale gelinmesidir!?..
En halis, sıhhatlisi de; ben mi yanlış anladım, ben mi yanlış yaptım diyebilmek!..
Mevcut seyir şiddetsiz, silahsız, terörsüz bir Türkiye oluşturabilmek rotası!..
Özetle..
Ankara’nın saadeti, Diyarbakır’ın huzuruyla ikmaldir!..
Ki bu da, İslami değerlerle bütünleşen bir çözüm modeliyle ancak mümkün!..
Aksi karışıklık, zıtlar hanesinin değirmenine su taşır!?.
Ne diyoruz…
Kürtler bu ülkenin asli unsuru!..
O zaman ana diline neden karşı çıkılıyor?..
Demek ki, Anayasal güvenceye kavuşmalı!.
Anadilde eğitim diyoruz!..
Ki her kişinin hakkı olduğu gibi, kullanımı da anasının sütü gibi helaldir..
Zaten çözümü istenilen bu iki şık..
Hiçbir ırk, kimlik, bir başka ırkın ve kimliğin ne altı, ne de üstü olamaz, olmamalı!
Meseleyi etnik unsunlar hanesinden çıkarmak şart.
Bunu sağlarsak, barışı ve kardeşliği ebedileştiririz!..
***
KAFAMA TAKILAN!..
Yukarıda sıraladığım, fikri beyanların dışında!..
Bağımsız, düşünceyle!!…
Denir ya!..
Özgür, özerk olarak, merak saikiyle, ki okurların da telkinleri de oldu, zihnimde sorguladığım bir ayrıntı söz konusu!..
O ayrıntı da, fikri takip notlardan çıktı..
HÜDA PAR’ın, kuruluş tarihi içerisinde icra ettiği Kürt meselesine dair çalıştaya verdiği isimler..
Hatırlayalım!..
İlk çalıştayın ismi..
“Kürt Meselesine İslami Çözüm” idi!…
Bunu 13 yıl önce yaptı…
Şimdiki çalıştayın ismi..
“Kürt Meselesine İnsani Çözüm..”
***
Kendi kendime sorduğum soru şu..
İslami bakıştan, insani bakışa geçişin, hikmet-i mucibesi nedir?..
Siyasi ve sosyal konjonktürelden mi, başka bir gerekçesi var mı?..
Malum, HÜDA PAR’in siyasi misyonu belli..
Gerek parti tüzüğü, gerekse siyasi söylem ve eylemleri!!!
Tamamen İslami kimlik ağırlıklı!..
Kafama takılan, okurların da sorguladığı..
İslami bakıştan, İnsani bakışa geçişini gerektiren etken..
Siyasi mi, sosyal mi, günün konjonktürel hal-i durumuna özgü mü?..
Bilen beri gelsin..
***
GÜNÜN SÖZÜ..
Özüyle hareket edenin yaşam felsefesinde, melezlik yoktur!..
***
HAYIRLI CUMALAR..