NERDE ŞEFFAFLIK?

 

Kayyumlar…

Ki, Büyükşehir Belediyesi…

Önceki gün mevzu etmiştim…

Şu;

"Asfalt İhalesi planını!"

400 milyon liralık iş…

Nasıl olur da; 130 milyon liraya kadar inebiliyor…

Bunun hikmeti ne?

Sormuştum…

Ve cevap istemiştim; "biri hakikati" açıklasın diye…

Lakın tık yok..

***

Pek tabi ki…

Belediyenin resmi internet sitesi…

Her yönüyle yenilenmiş…

Ve günlük güncelleniyor..…

Ama ne hikmetse…

İhaleler…

Yani ihale ilanlarının duyurusuyla ilgili, bölüm güncellenmiyor…!

Öyle duruyor...

Hala eski…

2015 yılına ait…

***

Neden, Belediye ihalelerini resmi internet sitesinden duyurmuyor…

Neden, güncelleme yapmıyor...

Arıza-i durum neye delalettir?

Velhasıl.

Hatırlatayım…

Sormuştuk…

Asfalt ihalesindeki planın; "serüveninin" iyleme halini..

Sizden de cevap istemiştik…

Bekliyoruz…

Yoksa işin sırrı, ketum kalmakta mıdır?

Neyse!…

Yeni fasıllar geliyor…

Takip sürüyor...

***

 

ÇAPSIZ MUHALEFET!

Erdoğan…

İl başkanları toplantısında konuşuyor…

Parti içerisinde.

Devlet kadrolarında.

Ve ana muhalefetin içerisinde bulunduğu; "çapsızlığa" dikkat çekerek...

Ama altı çizili vaziyette…

Diyor ki…

"Türkiye'nin en büyük şanssızlığı…

Çapsız, ruhsuz, plansız, projesiz ama bir o kadar da muhteris bir ana muhalefet partisine sahip olmasıdır.

Ana muhalefet partisi…

Programı ve gayretiyle milletimizin gönlünü kazanarak iktidara gelmek yerine…

AK Parti ve şahsımızla birlikte Türkiye'nin de kaybetmesi pahasına yönetimi ele geçirme anlayışıyla hareket ediyor.

Dil, normal bir muhalefet dili değil…

Adeta bir terör örgütü dili…"

***

Ne yazık ki öyle…

Ama bu durum hep ifade etmişimdir.

Ki Erdoğan da kısmi bazda ifade ediyor.

Ana muhalefet.

Bu çapsızlığıyla, Türkiye'ye…

Türkiye milletine…

Ve bizatihi ülke sathına; "en büyük tahribatı ve ihaneti" yapmakta…

Ancak.

Aynı minvalde, AK Parti'ye de büyük bir "ganimet ve şans."

Çünkü "alternatif" siyaset üretmiyor…

Onun içindir ki, tarihsel görülmeyen bir noktada, "iktidar sürekli" prim alıyor…

***

KENARA BIRAKACAĞIZ

Erdoğan.

Muhalefete bu göndermeyi yaparken…

Partisi için de, şu mesajı verdi.

"Daha çok çalışarak, en iyi kadroları göreve getirerek, daha çok proje üreterek, icraat yaparak milletimizden aldığımız desteği daha da yukarılara çıkarmanın gayreti içinde olmalıyız.

Bunu sadece partim için söylemiyorum.

Teknokratıyla, bürokratıyla bu yürüyüşe ayağını uyduramayan kim varsa, başta bakan arkadaşlarım olmak üzere, bunların hepsini kenara koymamız lazım.

Bakanlarımızın bu konudaki kararlılığı çok önemli…

Bu yürüyüşe ayak uyduramıyor mu, kenara koyacağız…

Engel mi oluyor, kenara koyacağız…

Bu millete hizmette laubalilik mi yapıyor, kenara koyacağız.

Bu millete hizmette kalkıp da affedersiniz her türlü yolsuzluğa bulaşan mı var, kenara koyacağız.

Buralarda dikkatli olmaya mecburuz..."

***

Tabi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan bunları söylüyor.

Özellikle "Parti" içerisindeki tahribata dikkat çekerek…

Amma velâkin…

Değişimin "önü" bir türlü açılmıyor.

Görünen seyir, "hep eski tas eski hamam" misali!

Kadrolar aynen…

FETÖ iş başında.

PKK-KCK iş başında.

Ve daha bilumum örgüt ilişkili; "zevat" aynı makamda!

İller.

İlçeler.

Beldeler…

Değişim ve dönüşüme karşı; "yıkılmaz duvar" örmüş vaziyette!

***

Yerel yönetimler.

Hele ki.

HDP'den "el konulan", Belediyeler.

Yani kayyum yönetimindeki, yerel yönetimler…

Ne yazık ki…

Gelen gideni aratır misali, bir "siyasi düşünce" hâkimiyeti altında…

Ve hızla.

AK Partinin tabir caizse; "ocağına incir ağacı" dikiliyor.

Yolsuzluk.

Usulsüzlük.

Keyfiyet o biçim.

Sanki "dokunulmaz, sorgulanılmaz" bir saltanatla, har vurup harman savunuluyor…

***

Tüm bunlar…

AK Parti'nin, 2019'daki hedefine; "takoz!"

Aşılması lazım.

Aksi takdirde, telafisi mümkün olmayan bir sonuç gelişir ki.

Diş bileyenler.

İçteki.

Dıştaki.

Yekun bir küresel işbirliğiyle, dört bir tarafı saran "sırtlanlara", yem olunur..

Ki ülke ve millet için; "maazallah!"

***

ARSLAN'A ÖZÜR BORCUNUZ VAR…

Evet…

Anayasa Mahkemesi Başkanı Zühtü Arslan'a..

Birileri..

Özellikle, "yargıyı" diline dolandıranlar…

Boyun eğdi..

İkiye bölündü..

Yargı elden gitti..

İşte yargı bağımsızlığı..

Reis'e Yargı biati..

Ve daha bilmem ne tezviratların, "dilendirenler"…

Sizler…

O resme ait videoyu izlediniz mi?

Çok kısa…

4-5 saniyelik bir görüntü…

İzleyin…

İzleyin de görün…

İğrenç emellerine dair; "nasıl sazan" balığı olduğunuzu…

Nasıl da, "tükürdüğünüzü" yaladığınızı…

Nasıl da yüzünüze gelenin "yağmur" olduğunu…

Kafası karışık olanlar da olabilir…

Onlarda izlesin…

Göreceklerdir ki…

O foto karesi ile…

Video görüntüleri arasında; "ne kadar fark" olduğunu…

***

Arslan…

Görüntülerde kutlamaya gelirken…

İtinalı…

Ve dik duruşuyla, selam veriyor…

Eğilme yok…

Zerre-i miskal bir itici hal de yok…

İtinalı…

El sıkışıyor…

Hafiften de bir baş selamı var…

Başkada bir şey yok…

Şimdi, ortaya çıkan bu görüntü…

Arslan'ın…

"Allahtan başka hiçbir gücün önünde eğilmeyiz..!" açıklaması…

Yekûnuyla…

Bir özür "Borcu" ihtiva ediyor..

Hadi..

Bari bu özürde azıcık, "adil" olun…

Hayırlı cumalar..