Seçim mi AK Parti mi?

Evet.

Bugün, 18 Mart Çanakkale Savaşının yıl dönümü.

Yokluk.

Ve zorluklar içerisinde, kazanılan bir savaş.

Bugün 99'üncü yıl dönümü.

***

Çanakkale.

Millet olma bilincinin tohumlarının atılarak,

Kurtuluş Savaşı’nın kazanılmasına zemin hazırlayan, bir prestij ve azmin mücadelesidir.

İnsanların hiçbir ayırım gözetmeden.

Ne dil, ne ırk.

Ve gelecek kaygısı duymadan.

***

Ülke için.

Millet olabilmek için.

Ve tabi ki; huzur, sevgi ve kardeşlik içinde bir arada yaşayabilmek için.

Barış dolu bir ülke ve dünyanın inşa edilmesi için; mücadele etti.

Üzerinden 99 yıl geçti.

Mükâfatı o yıllar için alındı diyebiliriz.

Ama bugün; "dönüp bakmamız" gerekir.

Mükâfata layık bir noktada mıyız?

***

Çanakkale Şehitlerimizi;

Bir kez daha saygı ve şükranla anıyor, yüce Allah’tan rahmet diliyorum.

***

SEÇİM ATMOSFERİ NE GÖSTERİYOR?

Ve gelelim;

Ülke sath-i mailindeki seçim atmosferine.

12 gün kaldı, sandığa.

Zaman bu!

Su gibi akıp gidiyor.

Neyse!

Seçmen nabzı, önemli.

Şirketler, "hummalı" çalışıyor.

Oy kullanan, seçmen!

30 Mart'ta "nasıl tavır" koyacak?

***

Tabi ki.

Tavrın da etkileri söz konusu.

Özellikle.

17 Aralık operasyonu.

Yolsuzluk-Rüşvet iddialarının ayyuka çıkması.

Sonrasında, Paralel yapı.

Cemaat'in "kumpas' organizatörü olduğu rivayeti.

***

Unutmadan!

Vesayetçilerin;

Bir bir "ellerini kollarını" sallayarak tahliye olmaları.

Malum, 28 Şubat "bin yıl sürecek" demişlerdi.

Hükümette, "bakın bir yıl sürmedi" demişti.

Ama velâkin; "Ergenekoncular" üstün çıktı.

Hal-i hazırda; bu cenahtan kimse içerde kalmadı.

***

Anlaşmalı mı değil mi bilemiyorum?

Ama.

Görünen şekliyle.

Deniliyor ki.

Hükümet-Cemaat çatıştı.

Karlı çıkan; Ergenekoncular" oldu.

İçerde kimse kalmadı ki?

***

Ya bir de çıkarılan yeni yasalar.

Uzun Tutukluluk.

ÖYM'lerin kapatılması.

Maşallah.

O da, çifte uygulamaları barındırıyor.

Batı'da ayrı, Güneydoğu'da ayrı.

***

 

Birine var, ötekine yok.

Yani…

Ergenekon'a var,

KCK'lılara yok.

İşte; KCK'lılar'ın tahliye istemleri...

Uzun tutukluluk süresinde tahliye redleri peş peşe.

Mahkeme yok diyor.

Hatta diyor ki; "serbest kalsalar, dağa çıkabilirler."

***

GERİLİMİ YARATAN ETKENLER?

Son olarak;

Çözüm sürecine yönelik çatlaklık.

KCK'nın Kandil'den yükselen çıkışı.

Süreçte kilitlenme var…

İkinci aşamaya geçilmedi.

AK Parti'de istikrar dağınıklığı var.

Öcalan özgür olmayınca silahlar bırakılmaz.

Yani "işler" ciddi bir karışıklık içeriyor.

***

Buradaki tıkanıklığı; 21 Mart Newroz'u çözer mi?

Bilemiyorum...

Malum, Öcalan'ın bir yılı dolduran "o tarihsel barış" mesajı yenilecek mi?

Konuşulanlara göre.

Ki bir önceki; İmralı heyetinden gelen mesaj.

Öcalan'ın sürecinin "istediğim şekliyle gidiyor, eksiklikler olsa bile".

Tabi ki, arifesinde.

27 Mart'ta Başbakan Erdoğan'ın Diyarbakır'a yapacağı mitingde cevabi bazda önemli.

***

Bölge için.

En önemli olan seçimin atmosferini geren sokak çatışmaları.

Partilere yönelik saldırılar.

Tüm bu 'gel-gitleri' ihtiva eden hadiseler.

Birer gölge misali.

Ürkütüyor seçim üzerine körüklenen bulutlar!

Dağılır mı?

***

Doğrusu umutlu değilim.

Çünkü.

Görünen şekliyle; 30 Mart gününe kadar dağılmaz.

Bilakis, bulutlar kararabilir.

Ki yazıyı kaleme aldığımda, Cizre'den bir ölüm haberi geldi.

Newroz'a "kan karıştı" diye.

Bir gösterici; "hayatını" kaybetti diye.

***

İşte.

Tüm bunların yarattığı tabloya karşı vücuda gelen bir soru.

O da; 30 Mart ne olacak?

Seçmen.

Ve seçim ne kadar etkilenecek?

Aslında.

Bu soruyu daha açık ifadeyle, şekillendirirsek AK Parti; "nasıl ve ne kadar" etkilenecek?

***

KUMPASLAR GERİ Mİ TEPTİ?

Çünkü.

Hal-i hazırda olup-biten ne varsa belli bir hedefe yönelik.

O da; AK Parti'ye "oy kaybettirme".

Peki; "kayıp" yaşanabilir mi?

Mitinglere yansıma.

Özellikle;

Güneydoğu'daki mitinglerdeki görüntü.

***

Bir de.

Batı illerindeki, mitinglerdeki katılım oranı.

Antalya.

İzmir ve Mersin'deki mitingler.

Bakınız, bu konuda seçmenin nabzını tutan Anket Şirketi sahipleri fikr-i beyanda bulunuyor.

Şöyle diyorlar.

***

GENAR Genel Müdürü Mustafa Şen;

AK Partili seçmen, yaşananlar ve iddiaların ardından liderlerine daha fazla sahip çıkmaya ve etrafında kenetlenmeye başladı.

ANAR Genel Müdürü İbrahim Uslu;

Gezi'den bu yana AK Parti seçmeni 'Yedirtmeyiz' konseptiyle hareket ediyor.

A&G Araştırma Şirketi Başkanı Adil Gür;

Gezi, montaj kasetler ve yolsuzluk iddiaları karşısında Başbakan'a daha fazla sahip çıkmaya başladığının göstergesi.

ANDY-AR Araştırma Başkanı Faruk Acar;

Görünen o ki bir önceki yerel seçimlerde yüzde 38,8 oy alan AK Parti, 30 Mart'taki yerel seçimlerde bu oranın 4–5 puan üzerine çıkacak.

***

DİYARBAKIR SEÇMENİN TERCİHİ?

Ya Diyarbakır için "ipi" göğüsleme nasıl olacak?

Bu konuda;

Mak ajansının bir araştırması vardı.

Seçmen.

Yani Diyarbakır ahalisi; "nasıl bir tavır" koyacağının cevabı?

Ankete göre;

Yüzde 50'nin üzerinde, BDP diyor.

Yüzde 43'te AK Parti.

***

Geriye kalan oran da.

HÜDA-PAR,

CHP.

MHP.

SP ve BBP.

Veri sağlıklı mı derseniz?

Bir iki puan eksikle diyebilirim ki, az sağlıklı.

***

Herşeye rağmen.

Temennimiz odur ki.

Çatışmalı ortamı "körükleme" gayreti içerisinde olan şer yapılar.

Ortaya konulan; "provokatif" eylemlere.

Sokağın.

Ve Ahalinin "yem" olarak, yer almamasıdır.

***

Onun için de!

İtidal davranmalı,

Sağduyu elden bırakılmamalı.

Çünkü.

Hal-i hazırdaki tüm kumpasların hedefi; "demokratik kazanımı" bertaraf etmektir.

***

Onun için.

Sürece,

Çözüme,

Demokratik kazanıma "sahip" çıkılması lazım!

Yani sandık ve tepki oyu; "herşeyin" cevabı ve tabi ki ilacıdır.

***

HABERİNİZ OLSUN!

Buarada;

Haberiniz olsun bu akşam;

BÜYÜKTİMUR’LA GÜNDEM programı var.

Saat 23.00'te; Uzay ve SÖZ tv ortak yayınında.

Konuklarım;

BDP Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eş Başkan adayları

Sayın;

Gültan Kışanak ve Fırat Anlı.

***

Sizleri de.

Soru ve önerilerinizle ekrana bekliyorum.

SMS. E-mail. twitter.

Ve tabi ki; telefonla bize ulaşabilirsiniz.

Bekliyoruz.