SEÇİME 7 AY MI KALDI?
Sahi.
Yerel'de siyaset nasıl gidiyor.
Hali vaziyet neye hikmet?
Doğrusu.
Şuan suskunluk, ihtiva ediyor.
Varlıkları.
Özellikle, AK Parti için diyebilirim.
Sadece "sosyal" medya, üzeri "alış-veriş" var.
Berisinde.
Yani, saha, organizasyonu ve aktifliği yok.
***
Kent siyasetinde BDP önde.
Tabi ki, o da belli bir yapı içerisinde, seyr-ü sefer yapıyor.
Ötesi yok.
Neyse!
Partilerin kendi iç sorunları diyelim.
Teşkilat aktif mi, değil mi?
Seçime iddialı mı..
Yoksa "dostlar" alış-verişte görsün mü?
Her ne ise?
Veyahut "küçük olsun" benim olsun mu?
Mevcudiyette hepsi var.
***
Zaten,
Fikri arıza halleri ve "yapıları da" böyle.
Ki her aktivitelerinde kendilerini de ele veriyorlar.
O nedenle; ne diyelim?
Onların meselesi.
***
Ben.
2014'teki seçimlerin "aday-adayları" var mı yok mu?
Buna, biraz kafa yormak istiyorum.
Diyeceksiniz ki?
Teşkilatlar ne ki, "adayları" ne olsun?
Ya da, "aday adayları".
Nasıl olsa.
Her seçimde "bize mi" tanışıyorlar.
Fikrimiz mi alınıyor.
Yok.
***
Birileri "isim" belirliyor.
Karşımıza, dikip "haydi" oy verin diyor.
Bizde.
"Tercihi" kuzu kuzu, kabul ediyoruz.
Öyle de.
Haklısınız, biraz da suçlu bizleriz.
Sorgulamıyoruz.
***
Ben deki "merak".
Malum merak var ya, der demez sorguluyor.
Pek tabi ki.
Meraktan öteye, kadim şehr-in "geleceği" de önemli.
Dile kolay.
Zevat, 5 yıl süreyle "kentin" idaresini elinde tutacak.
Suyundan, yoluna kadar.
Çöpünden, kaldırımına kadar.
Velhasıl; "ev" sahibi olacak.
***
Takdir edersiniz ki;
İyi ev sahibi.
Ev ahalisinin de, "huzuru, güveni" ve yaşam dengesinin, ölçütüdür.
O iyiyse.
O hizmet üreten ve çalışan ise.
Doğal olarak da,
Ev ahalisi de, "memnuniyet" içerisinde, yaşam sürdürür.
Aksi takdirde; "şer" kaçınılmaz olur.
***
İyi de.
Kimler şuan arz-ı endam içerisinde?
Görünürde,
Hiç bir partiden isim ve ortaya çıkan kimse yok.
Ketumiyet var.
Ancak, söylenti-dedikodu yok mu derseniz var.
Hem de bol keseden.
***
Nitekim.
Diyarbakır Mahalli İdareler Derneği.
Şuan "kendince" bir işlev içerisine girmiş.
Diyarbakır Başkanını arıyor diye?
Bir dizi isimler alt alta sıralanmış.
Ekseriyeti tanıdık...
Siyasetin "eskileri", yani denenmişler.
***
Üstadın bir ifadesi var.
Der ki;
Eee.
Denenmişler bir daha denenmez.
Denense de, "sonuç" alınmaz.
Haklı.
***
Tabi.
Bir kaç isim var o da bana, yabancı.
Lakin.
İlginç gelen, "isimlerin" orada tercih edilmesi.
Yani, "kim, hangi kritere göre" kimleri, çarşaflamış.
Ya da, kendileri isim vermiş?
Diyeceğim;
Neticesiz bir uğraştan öte değil.
***
Buarada.
2014'ün Martı'na az kaldı.
Derler ya;
Şunun şurasında, ne kaldı ki?
Kaç ay kaldı.
Evet.
7 Ay gibi kısa bir zaman kaldı.
Ama hala, Diyarbakır'ın "aktör" partilerinden ses yok.
***
Ne.
Adalet ve Kalkınma Partisinden.
Ne de,
Demokratik Toplum Partisi'nden.
CHP.
MHP, malum pek "görüntü" vermeseler de olur.
Kazanma oranları belli, yüzde 3 bile değil.
***
Unutmadan; HÜDA PAR var.
Yeniler.
Denilene göre.
Yerel seçimlerde, "nabız" yoklayacaklar.
Gücümüz "nedir" diye?
Seçim riski ne olur derseniz?
Oy alacağı alan, belli.
"Radikal" kesim tercih edecek.
Ama ne kadar?
***
Doğrusunu isterseniz.
Bu da haliyle; AK Parti'ye "kan kaybettirir"…
Sanmıyorum!
BDP'ye kayıp vereceği.
Olsa da, cüzi bir orandan öteye gitmez.
***
Dedik ya.
Seçimlere, 7 ay gibi bir zaman var.
Partilerde, bu "ketumiyet" nedendir?
Bir dostumun ifadesiyle;
"Gizlilik" isimlerin yıpranmamasına yönelik imiş?
İyi de.
Eğer daha işin başında iken.
"İsim" yıpranmaya müsait ise getirisi ne olabilir ki?
Olmasın.
***
AK Parti.
Ankara, kulislerinde.
Ve tabi ki, Diyarbakır’ın "kapalı kapılarında.
Eski-Yeni.
Vekil ve Bakan "odaklı" bir düşünce hâsıl.
Talipler mi?
Yoksa genel merkezin tercihi mi olacak, bilmiyorum.
Ama.
Böyle bir hal, AK Parti için ne "sağlar" o tartışılır.
***
Diyorum ki;
Liderin keyfine,
Hatır gönül ilişkisine,
Ya da, heveslenmişliğe hal-i vaziyet kurban gitmesin.
Liyakatli,
Üretken,
Ve halkın teveccühüne sahip olmuşluk.
Adayda, ön tercih olmalı.
Bu bakımdan, aday adaylarını merakla bekliyoruz.
Haydi, mülahaza için tam zamanı.