SEÇİME BEŞ KALA!
Öyle ya!
Ne kaldı ki Haziran'a…
Şunun şurasında beş ay…
Çok değil.
Hele ki, genel seçimler için…
"Göz açıp kapayıncaya kadar!"
Zaman kısa…
***
Aday!
Aday adayları.
Parti arayışı.
İttifak stratejileri.
Yani, hava iyice "seçime" ısınıyor?"
Baksanıza!
Sosyal medya.
Gazete sütunları.
TV kanalları…
Aday turu haber bülteni gibi.
***
Baksanıza..
Daha seçim yapılmadı.
Partilerin, "sandalye" sayısı, ikmal olmadı.
Ülkede; "yönetim şeklinin" değişimi konuşuluyor.
Başkanlık!...
Yani, erkenden paçalar sıvanmış durumda..
***
Listeler uçuşuyor…
Kim aday olsun?
Daha açık ifadeyle; "kimi milletvekili" görmek istiyorsunuz?
Tıkla!
Oy'unu ver…
Ya da beğen…
***
İsimleri kim seçiyor…
Hakikatten, adı geçenler mi, "yazın" diyor…
Yoksa "kendileri" mi uyduruyor…
Bilemiyorum…
***
Ama benim de bir sitemim var…
Yazmışken…
El insaf diyorum!
Bu kadar yazıp, çiziyoruz, emek sarf ediyoruz…
Niye; bizim ismimizi listelerinize yazmıyorsunuz(!).
***
Neden?
Layık mı görmüyorsunuz!
Yoksa "ne işin var bu curcunanın" içerisinde mi, diyorsunuz?
Neyse!
Siz yine de bizden, uzak durun!
Neme lazım!
***
Bu arada, ilgililere duyurulur.
Haberiniz olsun!
Pek tabi ki, AK Parti cenahı için.
El altında; "anketler" yapılıyor!
Bilesiniz!
Bazı isimler önceden belirlenerek, "soruluyor?"
Özellikle; "ilk" sıralar için.
***
Bir önceki yazımda değinmiştim..
Ak parti'de "aday minderinde" güreşen çok..
Eskiler.
Daha eskiler.
Mevcutlar.
Ve yeni yeni kendine "yer edinme?" gayretinde olanlar var.
***
Peki, üstün kim gelir?
Öncelikle…
Daha eskileri bilenler, bilir…
Ağır ağabey…
Kesin gözüyle bakılıyor…
Liste'de, "kendi" kurgusuyla, olacak deniliyor?
***
Yani…
Bu durumda, yeniler bilsinler ki…
Çok ama çok!
Yarışa, "geri adımlardan" başlayacaklar…
Eee…
Uzun yıllardır tabiri caizse siyasetin "nadasındaydılar?"
***
İsim vermem!
Ama şunun ipucunu verebilirim..
Eskilerden; 1.
Daha eskilerden, 2,
Mevcutlardan, 1-2
Yeni entegre olmak isteyen 1,
Parti içerisinde aktif görev icra eden, 1…
Olmak üzere; şimdiden sıralamanın ilk 7 ismi belli…
***
Biliyorum…
Bilmece gibi bir veri oldu…
Ne yapalım?
Politik mevzunun beyanı da politik olacağı için…
Biraz da; "derin" düşünüp, meseleyi çözmek lazım…
Beceri şart…
***
Dün!
Yazının karalamasını yaparken, bir dost aradı…
Şu an başka bir memlekette…
Bürokrat…
Siyasi havayı sordu…
Özetle, aktardığımı ilettim…
***
Çok şey konuştuk…
Ama, telefonu kapatmadan lütfen deyip..
Ağabey senden şu iki cümleyi yazmanı istiyorum..
Özellikle; AK Parti için…
Hani olur, Genel Merkez bir "kriter" geliştirebilir, bari dediğimiz "göz önüne" alınır?
***
Dediği neydi?
Seçim öncesi, telefonu açık olan…
Seçildikten sonra telefonunu kapatan…
Numarasını değiştiren!
Sorunların çözümüne; "evet" diyen…
Ama zerre-i miskal; "çaba" sarf etmeyen…
Kendisini seçeni unutan!
***
Bir de…
Kendinden…
Akrabasından…
Aile ve çevresinden başka; "kimseyi" düşünmeyen…
Aile şirketi gibi; "çalışan" isimlere aman ha dikkat edilsin…
Çok çektik…
***
Velhasıl!
Biz de o notu düşürdük buraya.
Ki haksız da değil…
Yerden-göğe kadar haklı…
Şehir ahalisinin de zaten en çok muzdarip olduğu; "unutmuşluk da" bu…
***
Gel gelelim…
Dereyi görmeden paçayı sıvayanlar…
Adam demeç veriyor…
Öyle ki, "akla hayale gelmeyen" uçuk vaatler…
Kendisi de inanmıyor…
Ama olur ya, ya "birileri kanarsa"…
***
Ne diyor bilinen zevat?
İşsizliği,
Yoksulluğu bitireceğim…
Diyarbakır'ı "ekonomik" noktada uçuracağım!
Benim mega projelerim var…
Kentsel dönüşüm…
Mümkün mü?
***
Bildiğim kadarıyla?
Parlamento…
Yasama görevi yapıyor…
Vekil'de bu durumun bir neferi…
Yani bir ölçüde "icracı" değil…
Galiba unutmuş…
Bu seçimlerin "mahalli seçimler" olmadığını…
Heyecan! Heyecan! Heyecan!
***
Velhasıl…
Seçimin havası, ısınıyor…
Zaten biz de, şu an için, "ısınma" yazılarıyla meseleye hazırlık yapıyoruz…
Ki yazıyı da, hafta sonu "pazar" mahiyetiyle, kaleme aldım…
İroni olsun diye!