CAMİ YANINDA İÇKİLİ KAFE!

 

Olur mu?.. Ne yazık ki oluyor...

Diyarbakır olunca beterin beteri oluyor?

Dile kolay.. Ki burası Peygamberler ve sehabeler diyarı.

Evliyalar mekanı.. Tarihiyle.. Kültürüyle..

Medeniyetiyle; "33 kuşağa" ev sahipliği yapmış kadim bir şehir..

Ama layık görülen işte bu!

***

Söz'ün dünkü manşet haberi..

"Cami önünde içkili kafe!"

Cami, şehrin en gelişen semti Kayapınar'da..

Ümit Balcı Camii..

Cami cemaati.. Oğlu adına Camii inşa eden Hacı Zülfü Balcı!

50 metre ötedeki; "içkili kafeye" isyan ediyor..

"İnfial" içinde..  Tepkili..

"Müslüman mahallesinde salyangoz satılıyor" misali!

Cami önünde; içkili kafe olur mu?

Maalesef… Oluyor.

***

Ve birileri buna da izin vermiş.

Ruhsat imzalatmış..

Garip bir hal!

Bu rezaleti etkili ve yetkili zevat nasıl sineye çekiyor bilemiyorum?

Çekmemeli...

Bir dostun ifadesiyle..

Korkarım ki, Balcı Camii'nin akıbeti MTA yanındaki "mescit" gibi olsun..

Bar kapanmaz.. Ama camiiyi kapatabilirler…

Yazıklar olsun!

***

ATILAN SMS KİMDEN?

SMS'in içeriğine bakalım…

İçerik şu..

"2019 seçimlerinde Diyarbakır ilimizde kimi Büyükşehir Belediye Başkanı olarak görmek istersiniz?"

Anket yapılıyor..

Geri dönüş var ya?

Belediye açıklama yaptı; "bizimle ilgisi yok!"

İtibar etmeyin…

Ötesi yok..

Ne adli. Ne idari.. Ne de hukuki bir işlem başlatılmış değil..

Tabi der demez, sorular ikmal olmuyor değil..

***

Aslında, SMS'in kimden gittiği biliniyor..

Ama bilinmezlikten geliniyor..

Galiba!

Şüyuu vukuundan beter olduğu için..

İlgili ve yetkililerden; "zılgıt" alındığı için..

Tepkiler "sert" olduğu için..

Bu ne "işgüzarlık" denildiği için..

Topyekûn bir "inkâra" gidildi..

Tabi ki gecenin bir vaktinde!

Demezler mi gün ortası nerdeydiniz?

Yani istemem!

Eee… Sen yan cebime koy!

 

***

DİYECEĞİM O Kİ!…

Ne yazık ki!…

Onlar… Evet, onlar..  Ki yine onlar.. İşte onlar…

Dostlarını, yoldaşlarını küstürdüler..

Uzaklaştırdılar..

Trollerin kumpasıyla; "dost" değilsiniz denildi..

Sonra!

Düşmanlar… Hasımlar.. Ata, baba, din ve kültür düşmanları himaye edildi.. "Dost" edinildi..

En candan... En baldan kıymetliler oluverdiler!

Amma velâkin..

Düşmanları "onlara" dost olmadı..

Ne hasımlıktan!.. Ne intikam duygusundan vazgeçmediler.. Bilendiler…

Kılcal damarlara; nüfuz eder hale geldiler..

***

Ne çare ki..

Küstürdükleri.. Kapı önüne bıraktıkları..

Kumpaslarla hasım ettikleri; "dostlarını" geri kazanmak için, çaba göstermediler..

Özeleştiriye gitmediler..

Hakikatlere karşı; "kör taasubun" cenderesine girdiler.

Ve sonuç!

Yıkılmaları da.. Bölünmeleri de.. Parçalanmaları da..

Yok olup gitmeleri de "mukadder" oldu…

Netice!

Arif olan anlar derken.. "Anlayana sivri sinek saz..

Anlamayana davul zurna bile az!"

***

MEKKE VE MEDİNE'NİN ÖZGÜRLÜĞÜ!

Trump!.. Biliyoruz ki..

Şuursuz.. Kişilik karakteri bozuk.. Patavatsız..

Ağzından çıkanı kulağı; duymuyor..

Agresif.. Şımarık.. Bir zillet buhranı içerisinde; "çenesi" düşük!

Yine biliyoruz ki..

ABD başkanı seçildiğinden itibaren..

Ne Amerikalılar..

Ne de dünya ülkeleri "huzur ve güven" içerisinde olmadı..

Sürekli kavga.. Sürekli çatışma.. Sürekli ekonomik ve sosyal travma yaşıyor…

Eller tetikte.. Namlular halka yönelmiş..

Uçaklar.. Helikopterler. Tanklar tüfekler ha bire; "kan dökmenin" gayretinde..

Her ne kadar, 3. Dünya savaşı birebir yaşanmıyorsa da..

Fiili cephe çatışması yok ise de..

Özünde; "çok yönlü" bir savaş içerisinde Dünya!

Ülkeler "hasım!"

***

Dünün dostu bugünün düşmanı..

Dünün müttefiki, bugünün haini..

Dünün haini, bugünün dostu..

Yani; zıtlar dünyası!

Şizofrenik bir; "küresel dünyaya" doğru ilerliyoruz!

İşte Ortadoğu!

Ve ne yazık ki; tüm bunların müsebbibi!

"Ateşi" körükleyen..

Ülkeleri.. Halkları.. Birbirine düşüren; ABD ve onun başındaki Trump!

Pek tabi ki; piyon ülkelerin lideri..

Vasıfsız krallar!

***

İşte, Suudi Kralı Salman!

Akla ziyan bir yönetim..

Akla ziyan bir islami anlayış..

Akya ziyan bir ABD sevmişliği..

Akla ziyan bir sömürge boyunduruğu altında; yaşam kabulü!

Baksanıza Kral'a..

Çenesi düşük Trump ne diyor?

Diyor ki..

"Ey Kral Salman!

Benim sayemde o tahta oturuyorsun…

Ben olmazsam iki haftada devrilir gidersin.."

Yani, ABD sayesinde o tahttasın…

Biz yoksak; Suudi Arabistan da yok..

"Siz bir hiçsiniz" demeye getiriyor; Trump!

Ve bedelini öde diyor?

Eee.. Bedeli milyar dolarlar… Haraç…

Ki her yıl, Suudi Arabistan'ın AB'ye aktardığı para; 100 milyar dolar!

Ortalama bir rakam..

Neymiş silah.. Neymiş savunma harcaması!

***

Gelirsek!… Trump'ın Kral Salman'ı aşağılama haline..

Öyle böyle değil; "zilletin" ta kendisi…

Kabul edilmez.. Yakışmaz..  Hele ki bir İslam ülkesine..

Ötesi.. Mekke'nin... Medine'nin yönetimini elinde tutan!

İslam'ın kalesi.. İslam'ın kıblesi.. İslam'ın varlık mekanı olan mukaddes toprağın; idaresindeki zat!

Ve idaresi…

Ey Kral Salman!

Bir Müslüman'a..

Hele ki ülkeyi yöneten bir yönetime!

İster kral.. İster padişah.. İster Başkan. İster Cumhurbaşkanı..

İster en sıradan bir zevat ol…

Bu onursuzluğu.. Bu zilletliği.. Bu pervasızlığı; ne kabul eder..

Ne sineye çeker.. Ne de elin gavuruna "biat" eder.. Velev ki "esaret altında" olsa bile!

***

İslam'a.. İslam dünyasına.. Müslüman'a.. Ortadoğu'daki "din" kardeşlerine..

Yoksulluğa.. Fakire.. Biçare halkına karşı; "bir vicdanı" sahiplenme yok!

Sahiplen demekten de vazgeçtik..

Ama!

Mekke ve Medineyi; "böylesi aşağılık" karekterine kurban edemezsin..

Çek git..

Bu mukaddes topraklardan "elini çek?!"

Git, ABD'ye.. Git, Fransa'ya.. Git, İngiltere'ye.. Zillet içinde…

Onursuzca… Şuursuzca… Pervasızlık karekterini orada; "icra" edebilirsin…

Zaten; ömür boyu yetecek servete sahipsin…

Bari bırak…

İslam'ın kalesi "zillet" batağına dönüşmesin!

Özgürlüğüne kavuşsun... Çünkü hal-i vaziyet hiç de sineye çekilir değil..

Üzüyor..

***

 

 

CHP NASIL KAZANIR?

Okur'dan bir tüyo!

Diyor ki..

Süper lig.. 1. lig.. 2. ve 3. lig maçlarını; TRT'den yayınlatsınlar.

Bunun vaadini versinler.. Şifresiz desinler...

Hiç bir ücret alınmayacağını vaat etsinler..

Avrupa maçlarını da dahil etseler…

Yani spor'u yekunuyla "beleşe" çevirirlerse!!!..

Kalıbımı basarım ki..

CHP bunu yaparsa "seçimi" kazanır?

Eee.. Milleti "düşünmekten" alıkoyup, meşgul edeceksin…

Ki atlar cirit atsın!!!