GÜL BULUŞMASI OLMAYACAK?

Bir önceki yazımda, dikkat çekmiştim..

Özellikle, bugün için..

Gül, Erdoğan'la "bir araya" gelecek mi?

Buluşma...

Malum..

Çevre ve Şehirçilik Bakanı Özhaseki'nin "kızı" evleniyor..

Düğün Kayseri de..

Ki bugün..

Gün içerisinde, AK Parti'nin "mitingi de" var..

Şehir Hastanesinin açılışı..

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Başbakan ve kurmaylar, Kayseri'de olacak!..

Eee..

Abdullah Gül'de "şahit" olarak düğüne davetli…

Hal böyle olunca..

Çatı adayı, krizi..

Erdoğan'a karşı rakip hali..

CHP, İyi Parti ve Saadet'in "üçgenindeki" gidiş gelişler..

Oluşan, gerilim..

Kırılganlık..

Ve geçmişe dair; "dostluğun" uğradığı tahribatın telafisi acısından; "bir fırsat" olabilir mi, diye sormuştum..

Tabi; Gül…

Ya "Kardeşim Erdoğan" diyecek..

Tıpkı, 15 Temmuz gecesindeki "çıkışı" gibi..

Ya da..

AK Parti'de artık işim; yok!…

Erdoğan muhalifi..

AK Parti, rakibi bir cephedeyim, diyecek!..

İşte; bunların mülahasası içerisinde iken; dün haber geldi…

Gül..

Düğün'e "mazeret" belirtip, katılmayacak mış?

Yani; zirve olmayacak..

Doğrusu!..

Bu "mazeret" çok, başlıkları alt alta dizer..

Pozitif..

Negatif…

Çift yönlü bir "polemik" üretici..

Bir kesim diyecek ki..

Gül, "yüzü tutmadı", korktu..

Bazıları da..

Diyecek ki, AK Parti ile Gül ve Erdoğan artık "aynı yolun" yolcusu değiller!..

Ayrıldılar…

Bir kesimde!..

Gül "yeni polemikler" üretilmesin..

24 Haziran seçimleri..

Erdoğan'a dair beklentiler "zarar görmesin!" minvalindeki mazeretle; gelemedi der..

Her ne ise!…

Ki "mazeretin" içeriği kamuoyuna açıklanmış değil..

Ama!…

Mevcut durumun hamuru; "çok su" alacak..

Hele bir düğün olsun..

Gecenin "şahitliğinde" kim ne konuşur görürüz..!

***

İNCE ADAY!...

Demiştim!…

Ki haftalar önce, altı çizili kaleme almıştım!..

Çatı aday..

Şu aday..

Bu isim..

Ya da Kılıçdaroğlu…

Hepsi; konuşulur konuşulmasına!..

Lakin, son nokta, Muharrem İnce olacak!..

Çünkü, Kemal kurgulu planda; "İnce'nin" bertarafı var..

Nitekim, dünkü anonsu ise, düşündürücü..

Bir eğitimci..

Yeni bir siyasi isim Muharrem İnce; "gel buraya..." dedi..

Ki dünkü yazımda da, kesin kez İnce iddiasında bulunmuştum..

Var mı iddiasında bulunan diye, iddiam vardı?!…

Neyse!..

Sonuç itibariyle..

CHP'nin "reis" adayı belirlendi..

Muharrem İnce…

CHP'ye hayırlı olsun..

İnce…

Kavgacı..

Polemikci..

Ateşli…

Nutukkar…

Yani ortamı; gümbürtebilecek bir; "siyasi polemik" üretici kişiliğe sahip!..

Artısı, Kemal'den yüksek olur..

Tabi ki, "muhalefet" cephesinde..

Peki, "oy getirici" olur mu?

İşte orada; "arıza-i durum" var..

Çünkü, İyi Parti ve Saadet "tabanı", kilitli kapı!..

İnce'ye açmaz..

Diyeceksiniz ki..

Sağ tabanı çekmek için; "tövbekar" olacak..

Yani; "camiye" gidecek, "cuma namazı" kılacak..

Olur mu?

Niye olmasın..

Ulusalcılar şuan, cami avlularında değiler mi?

Neyse!..

Cumhur ittifakı bloğu ne diyora gelirsek..

Vaziyeti şöyle okuyordur..

İnce..

"Bizim için, iplik misali..!

Delegelerinin "seçmediği" birini, ahali seçer mi?

Sağ kesimin..

Demokratların..

Liberallerin..

Hele ki, muhafazakarların; "itici" gördüğü birini; vatandaş "tercih eder mi?"

Parti içi; "sürekli" yenilgi alan birine seçmen oy verir mi?..

Biz rahatız..

Ki İnce "çatı adayı" dahi olamaz…

Kemal, "İnce'yi" kurban seçti..

Hem de; bir taşla iki kuş vurma misali..

Rakip "diskalifiyesi.."

Partili "savunması..!

Kısacası; İnce üzerinden "ince" hesaplar bizi değil, kendi bloğunu yaralar!!..

Velhasıl..

Aklıma Kemal Bey'in "aday kriterleri" geldi..

Ne demişti…

Ekonomiden çakacak..

Başarısı bulunacak..

Tabi ki; kavgacı olmayacak..

Kucaklayan olacak...

Sahi..

Bunlardan biri var mı; İnce'nin "özgeçmişinde!?"

Siz deyin..

***

CUZZAMLI MUAMELESİ!

HDP…

Neden; "ittifaklar da" yok?

Daha açık ifadeyle…

İttifaklar; HDP'ye" neden kapıları kapattı..

Var mı yanıt?…

Yasal bir parti..

Devlet tanıyor..

Parlamentoda grubu var…

"Yasama'nın her kurulunda, temsiliyet alıyor..

Ki yüzde 13'ün üzerinde oyu var..

Legal..

Ekseriyetiyle, "Kürtlerden" oy alan bir parti..

Neden; "bu yok" sayma!..

Neden, "cüzzamlı" davranış..

Hayırdır..

İnkar ve asimilasyonu; yeniden hortlatma mı?

Velhasıl..

Yanlış..

Ne demokrasiye,

Ne insan haklarına,

Ne milli temsiyiyete,

Ne de, hukuk ve adalet nizamına; uymuyor..

Derler ya…

"Yok sayanı" yok sayan da "yok" sayılır!…

Neyse!…

Etki-tepkiyi doğurur!…

***

BENİMSEMEDİKLERİM..!

Çok..

Ki son haftalarda daha bir çoğaldı…

Yoğun...

İktidar..

Muhalafet..

Ve tabi ki, medyanın söylemleri..

Yazılan-çizilen..

Hele ki, "iri puntolu" manşetler..

"Gıcık vari"..!

İşte, son trend içerisindeki benimsemediklerim..

AK Parti..

Ki kurmaylar..

Cumhurbaşkanımız dahil olmak üzere..

Radikal bir "milliyetçilik" kimliğine bürünmüşlükleri..

Keskin, bloklaşma halleri..

***

CHP..

Bukalemun misali; her oyuna oyuncu..

Kimliğini kabetti..

Sağa eğilim gösterdi..

Evrim değişikliği..

Yol arkadaşı, HDP'yi kapı önüne bıraktı.

Öyle ki, "Cüzzamlı" gibi; "bize yanaşma" dedi…

***

Dengesiz..

Kimliksiz..

Vasıfsız..

Kısır bir döngü içerisinde; girdaplaşılması..

Aylardır bir aday göstermebilmedeki; aciz kalışlar…

Özünü değil, sözleri dinleyen bir parti kimliğine bürünmesi…

***

İyi Parti..

Varso yoksa; "ben.."

Oy Meralım… O Meralım….

Şarkısından başka şarkı okunmayışı...

Gerisi tufan..

Erdoğan gitsin; ülke bölünsün..

Ak Parti iktidardan düşsün; devlet za-i olsun.

 

***

Saadet Partisi.

Soyunu..

Sopunu..

Hasmını..

Ata düşmanlarını..

İktidardan devrilmelerini..

Postmodern darbeyi..

28 Şubatı "akarte" eden; zihniyete bürünmesi..

Kendi aklıyla değil, komuta aklını, inşa etmesi..

Erbakan'ın kemikleri sızlatır olma halleri..

***

HDP..

Halen şahinlerde..

Halen yaşananlardan ders-i ibret almamada..

Hala; "Kürt" kimliğini, Turk soluna "kurban" etmede…

Demirtaş'a..

Olup-biten gerçeklere kulak tıkatılması..

İktidar alternatif olamabilme kemaline ermemesi..

Kendi özünü bensememesi..

Davul değil, tokmak olmadan imtina edilmesi..

***

Evet..

Hoşnut olmadığım..

İçime sindiremediğim..

Hoşuma gitmeyen; "parlamentodaki" partilerin icra ettikleri politikanın hal-i durumları böyle!..

Siz ne dersiniz..

Ya da yalın dille..

Siz; neden ve kimden hoşlanmadınız..

Hayatın öteki yönü deyip; cevap bekliyorum..

Ha gayret..

Hoşnutsuzluk olmasın...

***

HAS MEMLEKET!..

Kadim şehrimize özgü bir ifade…

Halk deyimi..

"Has ekmek, kör memleket..!

Ne yazık ki.

Gidişatımız acı bir şekilde; "ortaya" kaymaktadır..

Yani..

"Görünen köy kılavuz "istemez..

Mevcuduyet..

İşte 24 Haziran'a dair seçim..

Ve Diyarbakır'a akın eden; "isimlerin" vekillik hırsları..

"Has ekmek kör memmleket…"

Maalesef, dibini yaşıyoruz..