SAĞLIK MÜDÜRÜ KİM OLACAK?

Soru askıda..

İş giderek, uzatılıyor..

Neden?

Yoksa..

Kimsenin midesi "vaziyeti" kaldırmıyor mu?

Öyle ya; "enva-i" durum vaki..

İş, tepeden, tırnağa berbat..

Kim bu "batağı" hamle yapabilir ki diyebilirsiniz?

Her yiğidin, harcı değil..

Yoksa, "batağa düştü mü" gırtlağa kadar..

Gelip-gidenlerin hali mevcut..

***

Ancak vaziyet hiçte öyle değil..

Şu an ki; "sürümceme!"

Sanmıyorum ki..

İşin üstesinden gelmeme..

Ya da bataktan korkma hali olsun..

Liyakatli..

İşin ehli..

Sorun çözücü..

Mevzuya müdahil "arayışı"..

Değil..

Bilakis…

Tam aksine, "batak ranttan" ne alabilirsem gibi bir düşünce hasıl?

Rant paylaşımında; "zaman" kovalamacası!

Malum..

Şu an herkes istediği şekilde; "istediği kulvarda at koşturtuyor.."

Vekaleten..

İdareten..

Denilip, akçeli işlerin ihale ve alımları yapılıyor..

İşte, 20 milyon liralık "doğrudan alım"dan söz eriliyor..

Bu rakam bütçenin yüzde kaçı?

Soran var mı?

Yok..

***

Anlayacağınız..

İlk Sağlık Müdürü ataması bir süre daha sürümcemede olacak..

2017'nin "ödenekleri" bitsin..

2018 de birilerinin nam-ı hesabına; "garanti" altına alınsın..

Sonra..

Sonrası kim gelirse gelsin; "batağın" içinde kalacak…

Kaçarı yok..

"Gerisi tufan" misali...

***

"Kim olacak?" sorusuna gelirsek..

Doğrusu; "birçok" isim zikrediliyor..

Kimler yok ki diyebiliriz?..

Denenmişler..

Denenmemişler..

Tabi, "siyasi" nüfuz vaziyetin ikmalinde ağır..

Öyle ya, "kim liyakatlik" arıyor ki..

Dün arandımı ki; bugün aransın…

Onun içindir ki..

40 yıldır Diyarbakır'da "Sağlık" sağlıksız işliyor diyoruz..

Sokak jargonuyla..

"Pıreze ortada be kardeşim!"

***

 

KAFALAR KUMA GÖMÜLÜ…

Beyler…

Bayanlar….

Ey siz, "sağlığın" yöneticileri…

İdareciler..

Başhekimler..

Yardımcılar..

Nedir bu; "ketum" haliniz..

Nedir bu, "üzerinize" çektiğiniz ayıbın şalı…

Nedir bu olup-bitenleri "hazmetme" durumunuz?…

***

Dedik ki bir ses verin..

Dedik ki, mevzua dair bir idari işleminiz var mı?

Dedik ki, ey sağlık camiası!

Yok mu bir iki kelam; "diyeceğiniz!"

Ne yazık ki..

Hal-i hazırda; "kimseden" bir ses yok…

Ne diyelim?

Vaka ibretlik..

Vakaya seyirci ve göz yumma daha bir ibretlik!

***

EĞİTİMDEKİ YENİLİKLER…

Tek cümlelik..

Eskiyi aratmıyor…

Ama çok da iyi değil…

Kötünün iyisi..

Geçmişe rahmet okutmuyor!

Lakin..

MEB'in de..

YÖK'ün de…

Bir kez daha "vasat" oldukları aşikar oldu...

Ezildiler...

Hem de çok ezik hale düştüler...

Bakalım, "kötünün iyisinde" çıkacak krizleri "nasıl aşacaklar?"

***

Neyse..

Türkiye "eğitimde paralı sistemi" çok sevdi..

Çünkü, dershaneler revaç alacak..

Parası olan özel ders alacak..

Yani..

Eğitim "paran kadar konuş" olacak..

Nitelikli okul..

Niteliksiz öğrenci…

Bu da eğitimin lügatındaki yeni sözcükler..

***

Tabi kriteri "kim" belirleyecek?

Nitelikli kim?

Niteliksiz kim?

İşte o bile meçhul..

Çünkü, "kriter" ne kimse bilmiyor..

Şartlar..

Koşullar..

Eğitimdeki, liyakat hali..

Vaziyetin ikmaliyle.

Vah ki vah!

Bu duruma, "acil" reisin müdahalesi şart..

Yoksa, "iş kötünün kötüsüne" döner...

Kimse de "huzur bulamaz..!"

***